26 Nisan 2024 Cuma
İstanbul 18°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Tehdit hücreleri neyin peşinde?..

Mehmet Faraç

Mehmet Faraç

Eski Yazar

A+ A-

Kendi derdini unutarak başkasının sıkıntısını körükleyen hatta bizi de yakacak bir yangının üzerine benzinle giden ne kadar da gafil ve ahmak var aramızda?..

Peki, o ahmaklar aşağıdaki soruları insanlık süzgecinden geçirerek bir gün gaflet uykusundan uyanırlar mı acaba?..

Söyler misiniz mesela; El Nusra adlı dinci örgütün militanları Suriye’de öldürdükleri Esad askerlerinin kalbini söküp yemediler mi?.. Tüm dünya bu vahşet karşısında büyük şok yaşamadı mı?..

IŞİD adlı Selefi örgüt sözde “şeriat” uğruna Ortadoğu ülkelerinde; Libya, Irak ve Suriye’de aylardır sokaklarda kafa kesmiyor mu?.. İç savaşın cenderesinde tutsak edilen binlerce insan karanlığı ve korkuyu dayatan çetelerin kurbanı olmadı mı?..

Ve dinci teröristler neredeyse 4 yıldır özellikle Suriye’de çocuk, kadın yaşlı, genç demeden toplu katliamlar yapmıyorlar mı, insanları canlı canlı toprağa gömmüyorlar mı?.

Merhamete kahrolası acılar çektiren, insanlığın içini acıtan, hatta insanı insanlıktan utandıran tüm bu soruların yanıtı ne yazık ki “evet...”

Vahim soruların yanıtı madem insanlık tarihinde kanlı yaralar açıyor, o halde salt ABD istedi diye Esad’ı devirenlere destek vermek ve hatta onların izinden giderek terör grupları safında örgütlenmek neyin nesidir acaba?..

Ve de salt “Esad yıkılsın” diye insan kalbi yiyen, masumların kafalarını kesen ve vahşice katliamlar yapan dinci teröristleri desteklemek insanlığın hangi gafil hücresine hizmet ediyor ki?..

Bir insan salt “düşmanımın düşmanı dostumdur” hastalığını kendi beynine neden zikreder ey uygar dünyayı reddeden anlayış?..

Bu soruların ilk muhatabı daha düne kadar en yakın komşu olduğumuz Suriye’ye aniden düşman olan bizim topraklarımızdaki IŞİD müttefikleri ile onların siyasal destekçilerinin olması gerekiyor...

KONYA’DA NELER OLUYOR?..

Evet, asıl soruya gelelim... Akıl almıyor doğrusu... Bu nasıl bir gaflettir ki, Suriye’de katliam yapan ve meydanlarda, halkın gözleri önünde insanlık dışı infazlara imza atan bir örgütün Türkiye’de her gün yeni bir “hücre”si ortaya çıkabiliyor!..

Nasıl olabiliyor bu, nereden destek ve güç alabiliyor bu yapılar?.. Komşu bir ülkeyi kan gölüne çevirenlere yönelik bu dehşet verici sempati ve işbirliği nereden kaynaklanıyor acaba?..

Alın işte Mevlana’nın “hoşgörü”sünü de barındıran Konya’nın neredeyse her mahallesinde hücreler oluşturan terör örgütü IŞİD’in militanlarına karşı önceki gün operasyon düzenlemiş...

Tam 43 adrese eş zamanlı baskınlar yapılmış... Özel Harekat eşliğinde 200 polisin katıldığı baskınlarda, hakkında yakalama kararı bulunan 43 IŞİD’liden 33’ü gözaltına alınmış...

Evlerinde çok sayıda örgütsel doküman ele geçirilen şüphelilerin, farklı adlarda kurdukları yardım derneklerinde örgütsel faaliyetlerini sürdürdükleri ve IŞİD’e destek için sıklıkla Suriye’ye gidip geldikleri de belirlenmiş...

Peki, geçen yılın Kasım ayında 18 Nusra militanın da yakalandığı Konya’da neler oluyor acaba?.. Kentte böylesine kaç tehdit hücresi var ve bunlar aslında neyin peşindeler?.. Bir terör örgütü nasıl oluyor da yasal dernekler kurabiliyor ve buralardan elde ettiği gelirle büyüyebiliyor?..

Konya Emniyet Müdürlüğü, kenti Antep’ten sonra ikinci lojistik üssü olarak seçen dinci örgütlerle ilgili bir açıklama yapar mı, yoksa bu soruların yanıtını olası bir canlı bomba katliamıyla mı alacağız?..

IŞİD’E SEVKİYAT ŞOKU!..

Memleket IŞİD hücreleriyle donatılırken ve “MİT TIR”ları haberi Türkiye’yi hem iç siyaset hem de diplomaside zor durumda bırakmışken, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba’nın dinci örgütle ilgili ürkütücü iddialarına ne demeli?..

Yani Ağbaba’nın iddiaları doğruysa, bu durum IŞİD ve Nusra’nın Konya gibi kentleri üs seçmesinden çok daha vahimdir ve ciddi tehlikeler de kapımızda demektir...

Çünkü iddialar dehşet vericidir... CHP’li Ağbaba, IŞİD’in patlayıcı maddeler için gerekli kimyasalları Türkiye üzerinden tedarik ettiği iddialarıyla ilgili Meclis’te Araştırma Komisyonu kurulmasını istemiş...

CHP’li vekil, iddialarını Musul operasyonunda Irak ordusuna eşlik eden “CAR” isimli kuruluşun yetkililerinin IŞİD cephaneliklerinden elde ettiği verilere dayandırmış...

CAR’a göre, IŞİD’in terk ettiği altı silah fabrikasında yapılan incelemelerde “örgütün füze yakıtı ve patlayıcı maddeler için gerekli kimyasal ürünleri Türkiye üzerinden tedarik ettiği konusunda bulgulara” ulaşılmış...

AĞBABA’NIN UYARISI...

İşte bu iddialar ve konuyla ilgili suskunluk da Veli Ağbaba’nın dikkatini çekmiş... CHP’li Ağbaba, Meclis’te neden bir Araştırma Komisyonu kurulması gerektiğini de şöyle açıklamış;

“CAR, IŞİD’in Türkiye içinde büyük bir ‘tedarikçi ağı’ bulunduğunu ifade ediyor... IŞİD’in ülkemizde düzenlediği katliamlar da göz önüne alındığında, söz konusu sevkiyat zincirinin ortaya çıkarılması daha da önem kazanmaktadır...”

Evet, IŞİD’in onlarca intihar saldırısı ve bombalı eylemlerle yüzlerce kişiyi katlettiği, her kentte eylem hücreleri oluşturmaya devam ettiği bir ülke açısından Ağbaba’nın sorularının acilen yanıtlaması ve bu çok vahim iddiaların üzerine gidilmesi gerekiyor...

Bakalım AKP hükümeti, Türkiye’yi uluslararası arenada da zor durumda bırakacak bu iddianın üzerine ciddiyetle gidecek mi, yoksa birileri Suriye ve Esad düşmanlığını körüklerken, “düşmanımın düşmanı dostumdur” diyerek olayı örtbas mı edecek?..

En vahimi de şu; eğer CAR’ın iddiaları doğruysa, IŞİD’in Türkiye’den giden mühimmatla Suriye’nin yanı sıra bombalı eylemlerle daha önce Türkiye’yi vurduğu da anlaşılacak ki, kimse bu rezaletin hesabını veremez...