'Model ülke'ye terör saldırısı

Küreselleşme, ABD’nin dünyaya tek başına egemenliği idi. Bitti…

İnsanlık şimdi “küreselleşmenin çöküşü”nün ağır sancılarını çekiyor.

90’larda ve 2000’lerde Amerika, “Uzak Batı’daki vahşi kovboy” gibiydi. Amerikan ordusu da sonsuz topraklara saçılmış Kızılderileri katleden süvari ordusu…

Ama devreye önce Çin’in üretim ekonomisi girdi. Peşinden de Rusya’nın silahı… Bu iki güç gevşek bağlarla da olsa birleşerek tek küresel güç gibi gözüken ABD’nin karşısına çıktı.

Böylece dünya yeniden iki kutuplu hale geldi.

Bunun anlamı, küreselleşmenin çöküşüdür.

Bu gelişmeye paralel olarak dünya yeni bir paylaşım savaşına başladı. Bugün yaşadıklarımız, gizli orduların yürüttüğü bir üçüncü dünya savaşı…

DÜNYANIN MERKEZİ’NDEKİ SAVAŞ

Yeniden iki kutuplu hale gelen dünyanın kapışma noktası, şu an Ortadoğu…

Ortadoğu’nun “model ülkesi” ise Türkiye…

ABD’nin Ortadoğu Projesi’nde aynen böyle yazıyor: Model Ülke Türkiye…

Neyin modeli?

BOP gereği 22 ülke parçalanacak ya… İşte bu parçalanmanın modeli…

Bunun motorunu da Kürt açılımı ile çalıştırdılar.

4 Temmuz 2003’te Süleymaniye’deki komandolarımızın başına çuval geçirilmesiyle başlayan saldırı; FETÖ’nün içeride yürüttüğü kumpas davaları ile sürdürüldü.

Sonrasında, Başbakan Erdoğan uyandı.

Sadece Türkiye’nin değil kendisinin de kuşatıldığını gördü çünkü.

Ve bağlı olduğu Atlantik Bloku’ndan kurtulmak için adımlar atmaya başladı.

Bunu kuvvetlendirmek için Rusya ile ittifak yaptı.

Bir tarafta: ABD-AB-PKK-IŞİD

Karşısında: Rusya-Türkiye-Suriye-İran

***

Model ülke, ABD’nin elinden gitti gidiyor…

İşte NATO’cu Gladyo bu sırada devreye sokuldu.

Bir PKK saldırıyor bir IŞİD…

Gladyo’nun iki suikast örgütü…

Amerika, dünyanın merkezini bırakmak ister mi hiç?

'ASIM’IN NESLİ' BU MU?

“Model ülke”nin parçalanması için PKK yetmiyordu. Yeni bir örgüte ihtiyaç vardı. İşte, Türk toplumunun inanç üzerinden terörize edilmesi böyle başlatıldı. Dindar gençlik yetiştirme projesi özünde bir CIA projesiydi. Laik devlete karşı bunlarla savaşılacaktı. Başta Samuel Huntington ve Paul Henze olmak üzere, Amerikalı stratejistler, Türkiye’ye, bu amaçla, “Laiklik size göre değil; Batı işi. Siz İslami köklerinize dönün” diye propaganda yürütüyorlardı. Bu işin partilerini bile kurdurmuşlardı.

İşte son küresel savaşta, Türkiye’ye karşı kullanılan ikinci ordunun askerlerini büyük ölçüde bunlar oluşturuyor.

EL-BAB’DA İKİ TÜRK ÇOCUĞU KARŞI KARŞIYA

Anadolu’da yetişen Türk genci, Suriye’ye gidiyor; dine hizmet için IŞİD’e katılıyor. Ve şu sıralarda bunlar, el-Bab’da bizim askerlerimize karşı terör saldırıları yapıyor.

Dinin içine siyasetin sokulmasının bizi ne hale getirdiğini anlayabiliyor musunuz?

“Asım’ın nesli” olarak yaratmaya çalıştığımız nesil, IŞİD üstünden Amerika’ya hizmet ediyor.

Herkes biliyor ki IŞİD’in anası El Kaide Irak’ta “Çuvalcı General” D. Petraus tarafından Şiilere karşı kullanılmak üzere kuruldu. Ama sapmanın nereye varacağı bilinmez. IŞİD’e katılan çocuklarımız, bizim ordumuza karşı Petraus’un çocukları ile birlikte intihar saldırıları yapıyor Suriye’de.

YANDAŞ MEDYADA TERÖR PROPAGANDASI

El-Bab’da Türk askerini katledenleri bu ülkede övenlere bakın. Bunlar sıkı AKP’ci… Kendilerini de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın fedaileri gibi gösterme gayretindeler. Aslında onun düşmanlarına hizmet ediyorlar.

Dinci terörü kutsayan bu yandaş gazeteler ve televizyonlara hükümet dokunmuyor.

Bu yanlış siyaset okullardaki yanlış eğitimle birleşince Türkiye terör üretim merkezi haline geliyor.

Hükümet eğer bu tür yayınları durdurmazsa, model ülke sadece Güneydoğu’dan değil Türkiye’nin en batısından bile karışabilir.

Parçalanmış bir Türkiye’de AKP bütün kalabilir mi?

BİR ÇİÇEK ÇOCUK

Ortadoğu Gazetesi’nde ülkücü havalarında yazan bir Çiçek çocuk var. MHP Genel Merkezi’nin Başkanı Devlet Bahçeli’yi eleştirdim diye bir sürü yalanla bezediği yazısında bana hakaret yağdırıyor.

Devlet Bahçeli düne kadar doğru yapıyordu, övüyordum. Şimdi ABD projesinin savunucusu, eleştiriyorum. Biz kapıkulu ocaklarından değiliz ki…

Üstüne üstlük MHP çok önemli bir parti. Burası Bahçeli ve muhafızlarının özel mülkü veya tekkesi değil. Elbette o konuda fikrimizi belirteceğiz.

Bu çocuğun kafayı taktığı Doğu Perinçek’e gelince…

O, hayatı boyunca Amerika ile dövüştü, Amerika için dövüşmedi. Yaşadığımız şu sıkışık günlerde bunu bir kez daha görüyoruz.

***

Bak evlat! Belli ki Tanrı Dağları’ndan kaçmış, Hira’ya sığınmışsın.

Milliyetçiliğinizi de ümmetçiliğe esir etmişsiniz.

Sizin gibi siyasal milliyetçiler, benim gibi kültür milliyetçisini anlayamaz. Çünkü ben, tarihe Türk adını veren demirci Açinaların soyundan geliyorum…

Dilim ve törem demirci Bumin Kağan’ın dili ve töresidir.

Dönemsel milliyetçiler her sıkışıklıkta Türk’ü yarı yolda bırakırlar. Ama benim dedelerim gibi gerçek Türkler, çuvallara doldurulup Kızılırmak ve Yeşilırmak’ta boğulsalar da kuyulara doldurulup katledilseler de Oğuz dilini ve töresini asla terk etmezler. Onu bir Kemal’in öncülüğünde yeniden dünya bayrağı yaparlar.

Gündelik milliyetçiler bunu anlayamazlar…

Oymak beyini de kağan sanırlar.

Titre ve kendine gel ey Çiçek çocuk…