30 Nisan 2024 Salı
İstanbul 13°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Basındaki FETÖ

İsmet Özçelik

İsmet Özçelik

Gazete Yazarı

A+ A-

Yıllar önce Amerika’da kulağıma gelmişti. Washington’da yaşayan bir Türk gazeteci Beyaz Saray’ın hemen önündeki parkta anlatmıştı. “Pensilvanya’ya gidip gelen biri ağzından kaçırdı” demişti.
FETÖ bir “basın raporu” hazırlamış. Gazete ve televizyon patronları, köşe yazarları, gazete yöneticileri, Ankara temsilcileri fişlenmiş. Bakanlık ve sivil toplum kuruluşlarının basın danışmanları da kapsama alanına girmiş.
İsim isim dosyalar hazırlanmış. Zaafları, kimin kime yakın olduğu, mal varlıkları, ailesi, çocuk sayısına kadar bilgi toplanmış.
İsimler FETÖ’ye yakınlığına göre de sınıflandırılmış. “Örgüte alınabilecekler”, “kullanılacaklar”, “tasfiye edilecekler”, ... tek tek belirlenmiş.
Raporda emeği geçenler de ilginç: FETÖ gazetelerinin çalışanları, emniyet ve istihbarat örgütlerindeki FETÖ elemanları.

PENSİLVANYA DAVETLERİ
Hazırlanan rapor ışığında, “FETÖ basın eylem planı” devreye sokulmuş. FETÖ medyasının yönetici kadroları belirlenen isimlerle temasları arttırmışlar. Hatta onlara “asıl patron biziz” havası verilmiş.
“Örgüte alınabileceği” ve “kullanılabileceği” düşünülen isimler bir program dahilinde Pensilvanya’ya götürülerek Fethullah Gülen’le görüştürülmüş. Hoca ile “seansa” sokulmuş. Dönüşlerinde de “kıymetli” hediyeler verilmiş.
Işık görülenlere “özel çaba” gösterilmiş. Hoca’nın yanındaki heyetin “adam olmaz” dediklerinin peşi bırakılmış.

CIA MODELİ
Bunları dinleyince CIA’nın taktiklerini anımsamıştım. ABD de Türkiye’de “devşirmek” istediği isimlere benzer yöntemler uyguluyordu. Önce 3 haftalık ABD gezisi, “adam olacaklar” için 6 aylık kurslar. Arkasından 2 yıllık burs.
Bunlar ABD’de oldukları sırada ABD yöneticileriyle de buluşturuluyordu. “Ne kadar önemli adamlar”(!) oldukları hissettiriliyordu. Hatta bunlardan biriyle New York havaalanında karşılaşmıştım. İki gün önce ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney ile buluşmasını nasıl da ballandıra ballandıra anlatmıştı.
Oltaya takıldığı her halinden belliydi.

ARACILIK
FETÖ’nün AKP ile birlikte hareket ettiği dönemde FETÖ’ye yakın isimler el üstünde tutulmuş. Patronlar hükümetle işlerini FETÖ’ye yakın gazeteciler üzerinden götürmek istemişler. Gazete ve televizyonlarında onlara kadrolar tahsis etmişler.
Tabi bu arada himmeti ihmal etmemişler. Ne istedilerse vermişler.

TASFİYELER
FETÖ o dönemde hükümetin istemediği gazeteci ve yazarların tasfiyesinde de rol oynamış. Bu yolla hem AKP’ye yaranmış, hem de kendine yeni kadro açmış.
Patronları ikna etmek de zor olmamış. Bazen patronun zaafı kullanılmış, bazen de tasfiye edilecek kişinin zaafı.
Öykü çok.

ORTALIĞA DÖKÜLÜRSE!
Bunları duyduğum tarih yanlış hatırlamıyorsam 2008 ya da 2009 yılıydı. Ergenekon, Balyoz, ... tertiplerinin dalga dalga geldiği günlerdi.
“Basın raporu” kimlerin elinde bilmiyorum. 15 Temmuz ABD/FETÖ darbe girişimi sonrasında ele geçip geçmediği de belli değil. İtirafçı FETÖ’cülerin raporu gündeme getirip getirmediği meçhul.
Ama eğer bu rapor ortaya çıkarsa, şu anda ahkam kesen çok basın mensubunun zor günler geçireceği kesin. Hiç ummadık isimlerin geçmişte FETÖ için ne taklalar attıkları ortaya çıkacak.
Raporda gereğinden fazla ayrıntı olduğu ifade edilmişti. FETÖ’nün gazete ve televizyon yöneticileriyle yapılan sohbetler raporda ayrıntılarıyla yer almış.

ÜSTÜ ÇİZİLECEKLER
Hele AKP’ye akıl vermeye çalışanların, TSK kararnamesine, yapılan yanlışlara destek olanların ne diyeceklerini çok merak ediyorum.
Günün modası, “yanılmışız” ya da “bizi kandırmışlar” demeleri onları kurtarır mı bilemiyorum. Ama rapor Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eline geçerse üstü çizilecek çok isim olduğu kesin!
Ne diyelim, hayırlara vesile olur inşallah!