Erken seçim acelesi...

Dünyada gelişmeler çok hızlı.

ABD her yerde kaybediyor.

Biden ABD’yi “toparlama” vaadiyle seçildi.

Yardımcısı Kamala Harris’e çok güveniliyordu.

Ama tam tersi oldu, ikisi de fos çıktı.

Afganistan’dan kaçışın fotoğrafı çarpıcıydı.

ABD’nin bugünkü durumunun özeti.

Hem dışarıda hem içeride büyük sorunlar yaşıyor.

ABD’NİN RAHATSIZLIĞI

ABD için Türkiye çok önemli.

Bir zamanlar içimizdeki Amerikalılar,

“Türkiye, Türklere bırakılmayacak kadar önemli bir ülke” derdi.

Gerçekten de pek bırakmadılar.

Menderesler, Özallar, Çillerler,

2002 seçimleri, Güller, Babacanlar, Davutoğlu’ları…

Ancak köprülerin altından çok su aktı.

Kısaca özetlersek:

Türkiye Asya’ya yöneldi.

Rusya ile sıkı iş birliği yapıyor.

Erdoğan’ın dünyada en fazla görüştüğü lider Putin.

Çin’le işbirliği her alanda gelişiyor.

Astana Süreci, ABD planlarına karşı.

ABD dışı çözümler uygulanıyor.

2. İsrail referandumu,

Suriye’de ‘ABD-İsrail Koridoru’nun kesilmesi,

Karabağ’da Ermeni işgaline son verilmesi,

En son Kazakistan’daki ‘turuncu kalkışmanın’ bastırılması…

Bölge sorunları, bölge ülkeleriyle aşılıyor.

ERKEN SEÇİM

ABD açısından kabul edilemez bir durum.

Bu gidişatı değiştirmek,

Türkiye’yi “ABD ayarlarına” döndürmek istiyor.

Dünyadaki yenilgisini,

Türkiye’de kazanacağı zaferle(!) dengeleme peşinde.

Bulduğu çözüm de belli.

Erdoğan’ı devirmek,

“Biden muhalefetini” iktidara getirmek.

2023’ü geç buluyor.

Acelesi var, erken seçim istiyor.

NASIL?

Erken seçimin yolu belli.

Ya Erdoğan isteyecek ya da Meclis karar verecek.

Bu nedenle zora başvuruyor.

Yapısal sorunları kullanıyor.

Ekonomide yaşanan krizi tetikliyor.

Irak’ın kuzeyinden, Suriye’nin doğusundan,

Kıbrıs’tan, Doğu Akdeniz’den,

Ege’den Yunanistan’dan Türkiye’ye silah doğrultuyor.

İçeride de “kaos” planları yapıyor.

Muhalefeti de istediği gibi kullanıyor.

ERKEN SEÇİMİ SAVUNANLAR

Daha önce de yazmıştım.

Son yaptığım görüşmelerde daha net gördüm.

Ak Parti içinde de erken seçim isteyenler var.

Tezleri özetle şöyle:

“Ekonomide alınan kararlar…

Kısa sürede meyve verir.

2023’e doğru tekrar bozulur.

Şimdi dövizi indirdik.

Yaz aylarında turizm gelirleri artacak.

İhracat da iyi gidiyor.

Ekonomide bir bahar yaşanacak.

Ama çok uzun sürmez.

Asgari ücreti artırdık.

Memura yüksek zam verdik.

Bu zamlar yılın ikinci yarısına doğru eriyecek.

Bu fırsatı kaçırmayalım.

Haziran, eylül arası seçime gidelim.”

Ayrıca şu uyarıyı da yapıyorlar:

“ABD Erdoğan’a karşı hazırlık içinde.

Halkbank davası dahil üstümüze gelecekler.

Hızla seçime gidersek,

ABD harekete geçemeden sonuç alırız.”

Bu görüşler Ak Parti yönetiminde tartışılıyor.

Belli bir taraftar bulduğu da açık.

Erdoğan’ı ne kadar etkilerler bilemiyorum.

Ama masada durduğu kesin.

ABD PLANI İLE AYNI

Sunulan plan ABD planı ile benzer.

ABD’nin acelesi ile de uyumlu.

İçinde tehdit de var.

Enflasyon yüzde 36’ya yükseldi.

Muhtemelen ocak ayında yüzde 40’ı aşacak.

Üretici enflasyonu yüzde 80’e yakın.

Tüketiciye yansıması kaçınılmaz.

Bu koşullarda erken seçim istemek manidar…

ERDOĞAN’IN TAVRI

Erdoğan “Seçim zamanında yapılacak” dedi.

Ama son günlerdeki tavrı kafa karıştırıyor.

Sorunlara çözümü öne çıkarmak yerine, siyasi polemiği arttırdı.

Mümkün olduğunca sahaya çıkıyor.

Partiyi ayağa kaldırma çabasında.

Genelde erken seçime yoruluyor.

Erdoğan’ın tavrını,

Ak Parti’de de böyle okuyanlar var.

Bazı Ak Partililer kaygılı.

“Erken seçim tuzak.

Köklü çözümler arayalım.

Üretimi destekleyelim, seçime zamanında gidelim” diye uyarıyorlar.

Bakalım sonuç ne olacak?

İzliyoruz…