İşte Fethullah-Bahçeli yoldaşlığı!

Kısa bir süre önce bu sütunda CHP ile MHP’nin F tipi örgüt ile anlaştığını ve cemaat mensubu isimlerin bu partilerden aday yapılacağını, buna karşılık olarak F tipi örgütün CHP ile MHP’ye sınırsız medya desteğinin yanı sıra, milyon dolarları akıtacağını yazmıştık.

Seçime 3 buçuk ay varken, bu yoldaşlık kanıtlandı.

Önce yapılacak para yardımları MİT’e atfedilen dinleme kayıtları ortaya çıktı.

Peşi sıra önceki gün, Silivri Cezaevi’nde yatan Yurt Atayün isimli F tipi örgüt eleman şüphelisinin MHP’den aday olduğu medyaya haber oldu.

Peki kimdir bu Atayün?

Fethullah Gülen’e kendini adamış bir Emniyet Müdürü!

Öyle ki Pensilvanya’dan aldığı emirle hareket ettiği, yargılandığı davanın temel suçlaması.

İşte böylesine cemaat militanı olan biri MHP listesinden aday ki, hiç kimse hapiste olan birinin bu teşebbüsünü şahsi fantezi görmemelidir. Belli ki Pensilvanya ile MHP zirveleri anlaşmış ve nikah kıyılmıştır. Bunun adı ise Fethullah ile Bahçeli’nin gizli amaç birlikteliğidir.

Ülkücüleri bu oyunu bozmaya çağırıyorum...

AÇIKLAMA: Dünkü yazımda bir maddi hata yaparak AKP’den aday olmak isteyen Nuray Başaran’ı Nuray Babacan diye yazdım... Düzeltiyor ve Hürriyet muhabiri Babacan’dan özür diliyorum...

CAN DÜNDAR, ILICAK VE BİZ!

Nedim Şener ile Ahmet Şık yazılmayan kitaplar için hapis yaptı.

Nazlı Ilıcak’ın ise F tipi örgütün en azgın şüphelisi, tutuklu Ali Fuat Yılmazer’le beraber günlerce büroya kapanıp yazdığı ve örgütü aklayan kitap için kimse ifadesini bile almıyor.

Benzer bir çifte standart Can Dündar bağlamında yapılıyor.

Can Dündar’ın, Cumhuriyet’te yazdığı dizi yazı için Tayyip Erdoğan suç duyurusunda bulundu.

Bütün medya ayağa kalktı.

Bu tavır doğru... Elbette Can Dündar’ın yanında olmalıyız.

Ancak...

Can Dündar’a henüz dava açılmadı yani ortada bir hüküm yok sadece bir suç duyurusu var.

Oysa biz Tayyip Erdoğan için yazdığımız iki ayrı yazı yüzünden hapisle cezalandırıldık ki, tekrarı halinde hapse gireceğiz.

Tablo bu iken hiçbir yerde tek bir satır yok.

Bu ülkede Milliyetçi-Ulusalcı olmanın karşılığı maalesef budur...

5 VALİZ DOLAR KENEFE DÜŞMÜŞ!

Ekranlara yansıyan o görüntü hâlâ gözümün önünde.

Ahmet Davutoğlu’nun Libyalı isyancılara elden teslim edildiğini açıkladığı 5 valiz dolusu doları düşünüyorum.

Amaçları güya Libya’da yönetimi ele geçirme ihtimali olanların Türkiye ile iyi ilişki kurmasıydı...

Peki öyle mi oldu?

Önceki gün yapılan açıklama tam tersine işaret ediyor:

Libya’nın yeni yönetimi Türk müteahhitlere ihalelere katılma yasağı getirmiş! Bu durumda 5 valiz dolusu dolar kenefe düşmüş olmadı mı?

ANKARA ÇETELERİ

Merkez medyanın Ankara ilaveleri yazmıyor zira işbirliği içindeler.

Yazılmayan ne mi?

Ankara’daki sokak çeteleri!

Peki arkasında kim mi var?

Polis değil Büyükşehir Belediyesi var.

Ankara’nın pek çok caddesinin kenarları, karanlık tiplere belediye tarafından park yeri diye kiralanıyor ki sonuçta dehşet bir park mafyası oluşmuş durumda.

Bu çeteler aynı zamanda gizli bonzai satıcısı.

Peki belediye bunu niye mi yapıyor?

Park parası havuzunu doldurup bunu güya spor kulüplerine aktarmak için!

Bakan Ala’ya çağrımızdır. Lütfen bu park parası havuzunu denetletin!

CNN’DEKİ ÜÇ ÇETE!

İktidardan büyük ihaleler alan Doğuş Grubu’nun kanalı NTV’yi artık haber kanalı olarak görmüyorum.

Dolayısı ile Çiçek Bar solcusu Oğuz Haksever’in AKP gazlamalarını eleştiriye bile değer görmüyorum.

Ancak her şeye rağmen evrensel medya refleksi beklediğim CNN Türk’te olanlara dikkat çekeceğim.

Bu kanalda üç ayrı akımın egemenliği ya da onların korunması var.

Birincisi Fethullah sevdalısı, Doğan TV Ceo’su, eski polis İrfan Şahin’in kolladığı Fethullahçılar.

Diğeri, Şirin Payzın’ın acentalığını yaptığı PKK’lılar.

Üçüncü kesim ise AKP tarafından tavsiye edilip kanalın başına oturtulan Barış Tünay!

Durum bu olunca CNN Türk’te sadece onların sesi çıkıyor...