10 Mayıs 2024 Cuma
İstanbul 15°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

ŞİÖ bir tercih değil zorunluluktur

"Suriye ve genel olarak bölgede Türk-Rus işbirliği, Batı’nın en istemediği şey, orası kesin. Hele buna İran, Irak ve Suriye’yi de katın, tehlikenin Batı açısından büyüklüğü ortadadır."

ŞİÖ bir tercih değil zorunluluktur
A+ A-

Hüseyin Vodinalı

25.12.2016’da odatv.com'da yayımlanmıştır

Suriye ve genel olarak bölgede Türk-Rus işbirliği, Batı’nın en istemediği şey, orası kesin. Hele buna İran, Irak ve Suriye’yi de katın, tehlikenin Batı açısından büyüklüğü ortadadır.

Kızılordu Korosu’nu taşıyan Rus askeri uçağının düşme sebebi henüz belli değil ama Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov suikasti, adeta tüm dünyaya bir şov halinde yapıldı.

Putin de, Erdoğan da bu suikastin, Türk-Rus ilişkilerine yönelik düzenlendiğinde hemfikirdi.

ABD’de yeni başkanın göreve başlayacağı 20 Ocak öncesindeki bu cinayet, belki Obama’nın emriyle işlenmedi ama hiç kuşkusuz, Washington’daki Pentagon ve CIA odaklı Neo Con siyasi mahfillerin rolü vardı.

Türk hükümetine “ŞİÖ yolunda güvende değilsin” iması, Putin’e de “Seni işte böyle cezalandırırız” mesajı ile sınırlı değildi bu suikast.

“Suriye’de Esad ile çalışırız” diyen Trump’ı, yeniden Suriye’ye çekmek, gerilimi bir üst noktaya çıkarmak için yapılmış olabilirdi. Yani Hürriyet yazarı Tolga Tanış’ın “ABD Trump gelene kadar sadece bekleyecek” iddiası doğru değil.

Suriye ve genel olarak bölgede Türk-Rus işbirliği, Batı’nın en istemediği şey, orası kesin.

Hele buna İran, Irak ve Suriye’yi de katın, tehlikenin Batı açısından büyüklüğü ortadadır.

Türkiye’nin Fırat Kalkanı harekatı sonrası, önce Musul’daki IŞİD’cileri, operasyon öncesi bir koridor açarak Suriye’de Rakka’ya yönlendiren ABD, şimdi de Rakka operasyonunu bahar aylarına erteleyerek, bir anlamda El Bab’a IŞİD teröristlerinin transferini yaptı.

Pentagon bütçesine son anda eklenen bir madde ile PKK/PYD’ye omuzdan havaya atılan MANPAD füzelerinin verilmesi kararı ile de tüm terörist grupların yeniden tahkim edilmesinin yolu açıldı.

Peki kim imzaladı bunu? Obama.

Halep’in kurtarılmasıyla, bitti denilen savaşta yenilgiyi bir türlü kabul etmeyen ABD emperyalizmi, düşmanlarına en ağır kaybı verdirmenin peşinde.

Savaş bundan sonra daha da kızışabilir.

Terörü bir savaş aracı olarak kullanan Batı emperyalizmi, istihbarat mekanizmalarını da son vitese takıp operasyonel hale getirmişe benziyor.

Terör eylemleri, suikastler, sabotajlar, sosyal medya ve internet yoluyla psikolojik operasyonlar vs.

Ancak bu kez karşısında kararlı ve bilinçli bir cephe var.

Sahadan gelen son haberleri derlersek eğer:

*Rus savaş uçaklarının El Bab’da Türk askeriyle işbirliğine başladığı iddia edildi. Yerel kaynaklar Rus uçaklarının El Bab-Menbiç arasındaki Amira bölgesini bombaladığını bildirdi.

*TSK, 16 askerin şehit olduğu El Bab’da terör örgütü IŞİD’in bulunduğu alanlarda karadan ve havadan ‘Süpürge Harekâtı’ başlattı. Türk Silahlı Kuvvetleri, son olarak El Bab’da, IŞİD’e ait 140 hedefin imha edildiğini, 12 teröristin de öldürüldüğünü açıkladı. Son 3 günde öldürülen IŞİDli sayısı 300’u geçti.

*Suriye’deki TSK varlığı yeni birliklerle takviye edilecek. Zırhlı, mekanize tugay düzeyinde büyük birlikler değil, özel eğitimli seçkin komandolarla El Bab’a tahkimat yapılacak.

*Rusya ile Türkiye arasında istihbarat paylaşımı, IŞİD hedeflerine yönelik hava operasyonlarının sayısının artması, Türk jetlerinin uçuş güvenliği ve IŞİD teröristlerinin çevrelenmesi konusunda yeni bir mekanizma oluşturuldu.

ŞİÖ NEDEN BİR MECBURİYET?

Evet, AKP 2011’de Ortadoğu’da BOP harekatında bire bir rol aldı.

Evet, rejim karşıtlarına her türlü desteği verdi. PYD’sinden tutun, El Nusra’sına kadar.

Ama kimin adına verdi? ABD, İsrail ve Suudi Arabistan’ın. Neydi vaatler? Esad devrilecek, yerine Müslüman Kardeşler yönetimi gelecekti. Sünni mezhepçi bir hayalin peşinde koşuldu.

Milli devlet bir kenara bırakıldı, dinci hülyalara dalındı.

Ve elbette kabusla uyanıldı.

Türkiye’nin ekonomik, siyasi ve idari kriz içindeki halinin en temel nedeni Suriye’de yapılan yanlışlardır.

Ancak 24 Temmuz 2015’te PKK’ya karşı harekete geçilmiş, 15 Temmuz 2016’daki FETÖ/NATO darbesi savuşturulunca da milli bilinç yükselmiştir. 24 Ağustos’ta başlatılan Fırat Kalkanı Harekatı, Türkiye’nin yakın tarihindeki en başarılı, Korg. Zekai Aksakallı’nın büyük kurmaylık zekasını da içeren milli bir olaydır. Korg. Aksakallı, darbenin önlenmesinde de yakın koruması kahraman Astsb. ÖmerHalisdemir’e o emri vererek, ardından da kendisi bizzat harekete geçerek büyük rol oynamıştır.

Türkiye’nin, ölse de bitse de, kendisine her türlü kötülüğü yapan NATO’da kalması, ABD ve AB’nin emrinden çıkmaması, sıcak dolarların esiri olması için şaşmaz biçimde konum alanlar şimdi “Ne işimiz var Suriye’de” edebiyatına başladılar.

Bunlara kalsa zaten, Kıbrıs’ı verelim, Ermeni soykırımını tanıyalım, tüm adalarımızı işgal etseler de Yunan ile sirtaki yapalım, Brüksel’i kızdırmayalım, Washington’u incitmeyelim, Londra’yı küstürmeyelim...

Bu zihniyet, İstiklal harbinde de vardı, mütareke yarı aydınları, ‘bizden adam olmaz Batı mandası olalım, bizi adam etsinler’ diye çığrışıp dururdu.

Şimdi bunların sözde Atatürkçü geçinenleri, aynı türküyü farklı makamdan söylüyor.

Neymiş efendim? Atatürk bize Batı’yı işaret etmiş, çağdaş uygarlık bir tek Batı’daymış, ondan uzaklaşırsak bizi öcüler kaparmış filan.

Kendini bilmezler! Büyük Atatürk, en büyük düşman olarak Batı emperyalizmini işaret etmiştir sürekli olarak, namütenahi kez yani.

Son Dakika Haberleri