PKK Tayyip’in değil, Türkiye’nin belası!

ABD’si, AB’si, Y-CHP’si, Fethullahçısı, vatansız solcusu, Cumhuriyet Gazetesi yani bilumum PKK sevicisi Tayyip muhalefeti üzerinden toplumu kafeslemeye çalışıyor.
Ne imiş efendim PKK, Tayyip ve AKP ile mücadele ediyormuş!
Kahredici olan bu dezenformasyonda, dağılan imparatorluğun küllerinden bir millet ve devlet yaratan CHP gibi bir partinin liderinin de yer almasıdır.
Hayır efendim, PKK’nın asıl amacı ve hedefi Tayyip’i indirmek değil, ülkede iç savaş başlatmak ve Kürdistan’ı kurmaktır.
Öyle olduğu içindir ki bu PKK daha düne kadar AKP ile kol kolaydı ve silah yığınağını onun göz yummasıyla yaptı.
PKK’nın derdi Tayyip olsaydı onun referandumuna evet demez, Gezi direnişinde ondan yana tavır almazdı.
Kimse Tayyip’i bahane etmesin, ya birlik ve bütünlükten yana olacaksınız ya da emperyal ayrılıkçı piyon PKK’dan!

Türkiye’ye terörist diyene bakın!
Terör örgütünün önderi olarak davalar açılan kendisidir.
Hakkında Türk Ordusuna kumpas kurup binlerce subay ile yüzlerce generaline zulmetti diye tefrikalar yayınlandı.
Siyonistlerin emriyle dinlerarası diyalogu dayattı diye yazılıp çizildi.
MHP yöneticileri ile Deniz Baykal’a kurulan kaset kompolosunu da ona mal edenler var.
Keza Necip Hablemitoğlu’nun katline bizzat emir verdiği iddiası gazetelerde haber...
İşte bütün bu soruşturma ve iddiaların merkezinde olan Fethullah Gülen üç gün önce yabancı basına, “Türkiye terör devleti” dedi iyi mi?

Patinajı bırak Serok Ahmet!
Tayyip Erdoğan’ı en azında mevsimsel olarak tanımlayabiliyorum da, kendine Serok diye hitap edilmekten keyif aldığını söyleyen Ahmet Davutoğlu’nu hiçbir konuda ifade edemem.
Sadece ben değil bu ülkede yaşayan pek çok kişi aynı bakışta zira Davutoğlu’nun bir duruşu, misyonu, fikri, kırmızı çizgisi var deyip neler olduğunu ortaya koyacak biri olamaz.
Davutoğlu bu kadar çok konuşmasına rağmen ne dediği ve neyin peşinde olduğu hiç anlaşılmayan yegane siyasetçidir.
Son olarak TBMM’deki PKK’lıların dokunulmazlıkları ile alakalı olarak bir formül ortaya attı ki bunun adı patinaj ya da konuyu sulandırmaktır.

Fikri ile Tuncay!
İkisini iyi tanıyor ve yakından izliyorum.
İkisinin de hedefi CHP’ye lider olmak.
Fikri Sağlar epeydir zemin inşasında ki partisinden birkaç vekili buna ikna etmiş.
Aynı şekilde Tuncay Özkan da harekete geçti ve parti kamuoyunun önde gelenlerine mektup gönderdi.
Aha buraya not düşüyorum; bu iki isim çok sürmez genel başkanlık yarışında sahne alacak.
Delegasyon ne yapar bilmem ama kazara bunlardan birinin başa geçmesi durumunda CHP o saat ortadan bölünür.

Aydın Doğan’a Hürriyet’i sat!
Aydın Doğan’a açıldığı iddia edilen dava ile ilgili tartışmalar sürüyor.
Hadiseye proje diyenler çoğunlukta zira yıllar sonra yaşanan bu gelişme farklı yorumlara sebep oldu.
İki şey hedeflenmiş olabilir diyenler var.
Birincisi Aydın Bey’i Hürriyet’i satmaya zorlamak!
İkinci husus ise eşikte olduğu söylenen Başkanlık referandumu öncesi Doğan Medya Grubunu rehin konumuna sokmak!
Kuşkusuz bunlar yakıştırmalar. Bizim yaptığımız ise elbette yargıyı şaibe altına sokmak değil, kulis fısıltılarını aktarmaktır.