Sarıgül mü Tayyip mi tercihi?

Baştan belirteyim; Mustafa Sarıgül'ü 10 yıldır hiç görmedim ve telefonla dahi konuşmadım. Dolayısı ile yazacaklarım, onu servis etme şeklinde yorumlanmamalıdır.

İlaveten Sarıgül'ün ABD ve F tipi cemaatle olan flörtüne de kızanlardanım.

Ancak gelin, bir olguyu kabul edelim.

İstanbul'da AKP'yi alaşağı etmek, ancak Sarıgül'ün adaylığı ile -ki o da bir ihtimal- mümkün olabilir; zira onun dışında hiçbir adaya şans verilmiyor.

Buradan hareketle AKP ya da Tayyip Erdoğan'ı alaşağı etmek için Sarıgül'e ihtiyaç var; çünkü AKP İstanbul'u kaybederse, emin olun iktidarını da kaybeder.

Bazılarınız Sarıgül ile Tayyip'in ne farkı diyebilir ama öyle değil; Sarıgül en azından CHP patentli olacak ve Cumhuriyet ile Atatürk bağlamında AKP kadar tehdit olamayacak. Kısacası sık sık kullandığım terimi yineleyerek Sargül, AKP şerrine karşı ehven-i şerdir ve hadise İstanbul'da siyasal İslam putunun yıkılması için kötünün iyisinden yararlanmaktır.

Evet, AKP iktidarı slogan atarak yıkılmaz. İskender'in dediği gibi ya "Bir yol yapmalıyız" ya da "Bir yol bulmalıyız!"

Taraftara 'AKP'ye dokunan yanar' operasyonu

200 adrese baskın verildi, 72 gözaltı var.

Sadece Çarşı Grubu'nun tribün önderlerini değil, Genç Fenerbahçeliler ile Ultra Aslan'a mensup taraftarları da evlerinden aldılar.

İçişleri Bakanı bu durumu "suç örgütü operasyonu" diye sunuyor.

Peki, hakikat ne midir?

Sadece Gezi Direnişi'nin rövanşı veya sopası değil, aynı zamanda gözdağıdır.

AKP karşıtı bir pozisyon alır ve bir daha Gezi benzeri bir protestoya katılırsanız başınıza bunlar gelir demek istiyorlar.

Evet, bekledikleri yeni Gezi benzeri intifadalar için kendilerince bu şekilde önlem alıyorlar.

Bu yapılan, Hitler tarzı zulümdür ve bilinmelidir ki böylesi baskılarla yığınlar sindirilemez!

Yılmaz’a Kur’an’la bağlılık yemininden Erdoğan resmine!

Benim çalıştığım dönemde yoktu, CNN Türk'ten öğrendiğime göre, Türkiye gazetesinin girişine şimdi Tayyip Erdoğan'ın resmi konmuş!

Şaşırmadım; çünkü bu güruhun tek kıblesi çıkarıdır.

Bunlar, 80 öncesinde Demirel'i, akabinde sırasıyla Evren, Özal ve Çiller'i evliya ilan etmişlerdi.

Dahası Mesut Yılmaz'a kıyamete kadar bağlılık yemini Başbakanlık Konutu'nda benim, Mücahit Ören'in ve Cahit Kavak'ın bulunduğu bir ortamda Enver Ören tarafından Kur'an'ın üstüne el basılarak edilmiştir. Hiç kuşkunuz olmasın, yarın Komünist Partisi iktidar olsa onun liderinin resmini de göndere çekerler ki yine bu İhlas Camiası Tayyip Erdoğan için 90'lı yıllarda mürted tanımlamasını yapar ve benim onu TGRT'ye çıkarmamı bile cehennemlik iş gibi görürlerdi.

Görüyorsunuz; Türkiye'de İslam kimlerin oyuncağı ve nelerin aracısıdır?

MHP Ankara adayı CHP’yi şanslı kılıyor!

MHP’nin Ankara Büyükşehir Belediye başkan adayı Mevlüt Karakaya imiş!
O kim mi?
İşi siyaset solumak ve de ülkücü camiayı bilen biri olarak emin olun bu ismi ben bile hiç işitmedim.
Bunun anlamı, MHP’nin 2009’daki mahalli genel seçimlerinde eriştiği yüzde 28’e ulaşmasının hayal olduğu ve CHP’ye kazanma bağlamında gün doğmasıdır.
Öyle; çünkü MHP’nin yüzde 28 oy referanslı Mansur Yavaş ismi yerine bilinmeyen Karakaya’nın aday yapılmasının başka izahı olamaz!
Ancak CHP’nin şanslı olabilmesi için, MHP ve merkez sağ seçmen tabanına makul gelecek birini aday yapması gerekiyor. CHP bunu yapmayıp illa da parti içinden biri derse Melih Gökçek beşinci kez ipi göğüsleyecektir
haberiniz ola!

Nur-Esma-Elif ve Tayyip!

Nur’u hatırladınız mı?
“Amerikan askerleri her saat ırzımıza geçiyor. Karnımızda onların piçlerini taşıyoruz. Ne olur gelin bizi öldürün” diye Ebu Gureyb zindanından mektup yazıp yakaran Müslüman hanımefendi.
Tayyip Erdoğan bu yakarıştan sonra ABD basınına şöyle bir demeç vermişti:
“Amerikan askerlerinin Irak’ta başarılı olması için duacıyız.”
İkinci örnek, Mısırlı İhvancı Esma olayı!..
Tayyip Erdoğan, Esma için kameralara pozlar vererek defalarca gözyaşı döktü ve ağıtlar yaktı. Dahası o ölümü meydanlara taşıdı.
Ve Kenya’da El Kaideli canilerin saldırısı ile katledilen Elif kızımız!
Erdoğan, “Suriye’deki yoldaşlarımı üzmeyeyim” diye mi düşündü bilmem; Elif’e dair bir üzüntü ifadesini bildirmedi.
Söyleyin lütfen, bu Tayyip Erdoğan’ı hangi değer ve ölçü ile tanımlamak gerekiyor?