Tayyip, Bahçeli’nin mumunu böyle söndürdü!

Çok değil birkaç ay önceydi.

Tayyip Erdoğan bütün Türkiye’yi gezip mitingler yapacağım deyince hatırlayın Devlet Bahçeli şu sözlerle meydan okumuştu:

-”Nefesimiz Erdoğan’ın ensesinde olacak... Nerede miting yaparsa MHP ertesi gün orada olacak ve miting yapacak.”

Bahçeli bunu söylemekle kalmadı... Erdoğan’ın miting yaptığı ilk il olan Kırşehir’e gidip karşı miting yaptı.

Arşivimde var, tam o gün aynen şunu yazdım:

-Ben Bahçeli’yi tanırım. Televizyona çıkmaktan ve mitingde konuşmaktan ödü kopar. Kırşehir mitingi ilk ve son mitingidir. Seçim kampanyası dönemine kadar miting falan yapmaz. Dilerim yanılırım...”

Yanılmadım... Tayyip Erdoğan Kırşehir’den sonra tamı tamına 9 ayrı ilde miting yaparken Bahçeli ikinci bir miting yapmadı.

Tabii toplum olarak biz balık hafızalıyız yani çabuk unuturuz ama Tayyip Erdoğan bu durumu geçtiğimiz haftasonu Kocaeli mitinginde şöyle hatırlattı:

-”Hani bir muhalefet lideri vardı. Ben nereye gidersem peşimden gelecekti. Arkama bakıyorum, ne gelen var ne giden. Nefesi kesildi, motoru su kaynattı.”

Evet tablo ortada; Tayyip, Bahçeli’nin mumunu böyle söndürdü!

FETHULLAH’A ŞEFKAT TOKADI!

F tipi örgüt Işık Evlerinde devşirmeye çalıştığı gençlere önce şöyle bir korku salar:

-”Bir gün Hizmet Hareketinden  ayrılır ve muhalif olursanız Allah size  mutlaka şefkat tokadı vurur yani başınıza  bir bela getirir.”

Bu örgütün kendini içerden koruması ya da Allah’ı kullanarak sigorta yapmasıdır.

Gelelim hakikate yani ilahi adaletin tecellisine:

Evet hep söylendiği gibi herkesin bir hesabı var ise Allah’ın da bir hesabı var.

Ve hiç kuşkunuz olmasın Fethullah Gülen’in bugün boynunda bir  terörist yaftası var, aranıyor ve örgütü tarumar durumda ise işte bu gerçek bir şefkat tokadıdır.

Cumhurbaşkanının ifadesi ile CIA ve Mossad’a ajanlık adına bu ülkenin ordusuna kumpaslar kurmanın ve kul hakkını iğfal etmenin ve de İbrahimi Dinler safsatası ile Hazreti Muhammed’siz bir islamı yaratmaya çalışmanın ilahi şamarı budur...

FİNANCİAL TİMES ZİRVESİ VE GÜL!

Financial Times küresel sermayenin sesi ve pusulasıdır.

İşte bu önemli gazete geçtiğimiz hafta İstanbul zirvesini yaptı ki şeref konuğu Abdullah Gül’dü.

Türkiye’de yeni bir siyasi alternatif modeli hedefleyen bu teşebbüs adeta somut bir  işaret  fişeğidir zira Abdullah Gül gibi ihtiyatlı biri seçimin arefesinde Tayyip Erdoğan’ı kızdırmayı göze alarak burada konuşmaz.

Rivayetler muhtelif:

Birincisi Erdoğan’ın sağlığının aniden ağırlaşacağı istihbaratı ve Gül’ün adının yegane alternatif olarak gündemde tutulması, diğeri seçim sonrasında beklenen  kaosla  beraber   Abdulah Gül ‘ün kurtarıcı misyonla  yeni bir siyasi oluşuma öncülük edeceği iddiasıdır..

ERGUN BABAHAN VE MAHREM!

Barış Terkoğlu ile Barış Pehlivan, Soner Yalçın Okulunun iki yıldız ismidir ve ustalarına layık bir çalışma yaptılar... Mahrem isimli kitapları son dönem yazılan bilgi içerikli birkaç önemli kitaptan biridir ve adeta belgesel tadındadır.

Kitapta onlarca yeni bilginin içinde bir Ergun Babahan bölümü var ki medyamız adına tam bir ibret vesikasıdır.

Ergun aslında Dev-Sol kökenli bir isim ve 28 Şubat’da keskin bir askerciydi.

AKP iktidar olunca anında sıkı bir Tayyipçi ve Fethullahçı oldu.

AKP’ye kapatılma davası açılınca bu partiden ümidini kesip damadı aracılığı ile Aydın Doğan’a ulaşıp şu teklifi yapmış:

-”Bu dincilerden nefret ediyorum. Yönettiğim Sabah Gazetesinin omurga kadrosunu alıp Doğan Grubuna gelmek istiyoruz. Bizi alırsanız Sabah’ı çökertiriz.”

Aydın Doğan, Ergun’u dikkate almayınca Babahan ertesi gün Ahmet Çalık’a gidip şunları söylemiş:

”Aydın Doğan beni ve Sabah Gazetesinin omurga kadrosunu Doğan Gubuna transfer etmek istedi, ben ihanet etmem deyip reddettim.”

Evet yanlış okumuyorsunuz; Ergun Babahan aynen budur ki sonradan Aydın Doğan ile Ahmet Çalık  konuyu konuşunca iş anlaşılmış ve Babahan Sabah’tan kovulmuş.

Aldığı alkolün tesiri ile olsa gerek, attığı tweet ile “Kupayı ABD’ye (Pensilvanya’ya) sokan” Babahan, Fethullah ile bozulan ilişkisini yeni siyasi şeyhi Abdullah Gül düzeltti ve şimdi onun sayesinde Cemaat gazetesinde sığıntı.

Evet Mahrem’le emin olun sadece AKP ve F tipi örgütün tertiplerine değil aynı zamanda medyadaki bazı rezilliklere de nüfuz edeceksiniz...