26 Nisan 2024 Cuma
İstanbul 18°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Tuncay Özkan Ahmet Altan'ı niye selamladı?

Sabahattin Önkibar

Sabahattin Önkibar

Eski Yazar

A+ A-

Tuncay Özkan, Aydınlık'a verdiği röportajda Hasan Cemal, Aslı Aydıntaşbaş, Mehmet Altan, Nuray Mert ve Ahmet Altan'a sahiplenerek selam çaktı.

İyi de bu Ahmet Altan değil midir Ergenekon ve Balyoz tertibinin medya ayağı olan Taraf gazetesini yöneten?

Söyleyin lütfen; bizzat tezgâhın içinde olan birini selamlamak Tuncay Özkan'ın işi mi olmalıydı?

Şuraya bakar mısınız; Mehmet Haberal tahliye olur olmaz Tayyip'e arkadaşım deyip Fethullah Gülen'in Türkiye'deki vekili Şerif Ali Tekalan ve de Bülent Arınç'la buluşuyor, Tuncay Özkan da Ahmet Altan'ı kutsuyor.

Kusura bakmasınlar ama bunun adı işbirlikçilik talebidir ve Haberal ile Tuncay'ın, Soner Yalçın-Ferit İlsever-Nusret Senem-Serhan Bolluk-Adnan Türkkan ve Müyesser gibilerden ders almaya ihtiyaçları var.

Başbakan Arınç'a yalancı mı dedi?

Ne çektin be Bülent Arınç!

Kaçıncı kezdir refüze ediliyorsun!

Şike Yasası bağlamında ortaya çıktın, yere serildin!

Dersaneler için ettiğin söz anında yalanlandı.

Gezi Direnişi'ndeki ifadenle de ortada kaldın!

Ve şimdi öğrenci evleri hadisesi!

Hükümet sözcüsü olarak çıktın ve milyonların önünde dedin ki "bunlar asparagas", yani yalan!

Dedin ama Başbakan ertesi gün seni yine yalanladı!

Vallahi bu kadarına dayanılmaz!

Peki, istifa için daha ne bekliyorsun Bülent Bey!

Böyle devam edersen tarihe "Tayyip'in her hafta yalanladığı adam" diye geçeceksin, haberin ola!

Harem-selamlık okullar ve Işık evleri!

İmam şey yaparsa cemaatin ne yaptığı malumunuzdur.

Tayyip, Ankara'da ahlak zaptiyeliğine soyununca durumdan vazife çıkaran şurekâsı harekete geçti.

Son örnek Isparta'dan.

Ahmet Melih Doğan Anadolu Lisesi Müdürü öğle yemeğinde kız ve erkek öğrencilerin yan yana oturmasını yasakladı.

Altını çizerek yazıyorum; bu gidişat, okulların harem-selamlık diye bölüneceğinin işaretidir.

Tayyip Erdoğan'ın bu işi tırmandırması toplumu dönüştürme hedefinin yanı sıra gündemi bu tür konularla doldurup PKK ve Suriye rezilliğini gözlerden kaçırmak ve de ahlak zaptiyeliği ile oy devşirmeye matuftur.

Bu arada öğrenci evleri konu edilmişken halen on binler halinde faaliyet halinde olan Işık evleri konusu, basında olsun niye haber ve gündem olmaz!

Üniversiteye giren gençlerin avlanıp beyinlerinin yıkandığı bu evler gerçekte bir örgüt evidir ve Türkiye Cumhuriyeti adına beka sonudur.

Tayyip, Fenerbahçe'ye böyle savaş ilan etti!

Tayyip'in en güzel tarafı, duygularını saklayamaması ve kendini ele vermesidir.

Son olarak Fenerbahçe kongresi biter bitmez art arda açıklamalar yaptı ve kongre sürecinde vaatlerde bulunan Aziz Yıldırım'a saydırdı.

İyi de Sayın Başbakan, hani sandığa saygılıydın?

Hani milli irade sözünü ağzından hiç düşürmezdin?

Ne yani, senin istemediklerin kazanınca o sonuç milli irade olmuyor mu?

Tarafsız olması gereken bir Başbakan'ın, hemen kongre sonrasında kazanan ismi hedefe oturtması aslında Fenerbahçe'ye savaş ilanı değil midir?

Soruyorum; Başbakan böyle bir tavrın içine giriyorsa bütün bakanlıklar ve bürokrasi, durumdan vazife çıkarıp bundan böyle Fener'e takoz olmaz mı?

Ey Fenerbahçeliler, bu Başbakan'a sandıkta haddini bildirin!

Nazlı-Barlas ve Yalan Dünya dizisi!

Duydunuz mu Nazlı Ilıcak, Tayyip'in ahlak zabıtalığına soyunması sonrasında "AKP'ye oy verdiğim için utanıyorum" dedi.

İlahi Nazlı Hanım, "Gayem adına gerekirse papaz elbisesi bile giyerim" diyen Erdoğan'ı yeni yeni tanıyorum pozlarına girmek biraz ayıp olmuyor mu?

Mehmet Barlas'ın sözü ise daha insaflı.

Barlas, "Bu kadar zırvaya ben bile bahane bulamam" diyerek aslında kendini ve misyonunu ilan etmiş oldu.

Gelelim Habur sürecinde Tayyip'in Kürt açılımı toplantısına katılan Gülse Birsel'in "Yalan Dünya" dizisinin akıbetine!

Malum bu dizide Tayyip'in itiraz ettiği ev halleri var.

Adana Valisi misali RTÜK'ün durumdan vazife çıkarıp dizilerin senaryolarına müdahalesi artık ihtimal dahilindedir.