26 Nisan 2024 Cuma
İstanbul 17°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Yaşar Nuri Öztürk'ün kaleminden: Deizm niçin ve nasıl doğdu

Son günlerde öne çıkan ve 'muhafazakar' çevrelerin sert sözlerle eleştirdiği 'deizm'i Yaşar Nuri Öztürk yıllar önce kaleme almıştı.

Yaşar Nuri Öztürk'ün kaleminden: Deizm niçin ve nasıl doğdu
A+ A-

Konya Milli Eğitim Müdürlüğü’nün "Gençlik ve İnanç" konulu çalıştayında, imam hatip öğrencilerinin deizme kaydığı ve ders materyallerinin çocuklara uygun olmadığı belirtilmişti.

Çalıştayda, “İtikadî anlamda sorunları olan gençlerde özellikle deizm inancı ön plana çıkmakta, ateizm bu bağlamda daha geride kalmaktadır” tespiti yapıldı.

O günden sonra "deizm" ülkenin en çok konuşulan konularından birisi oldu.

AKP İstanbul Milletvekili Metin Külünk, “Tedbir almazsak bu milletin evlatlarını bekleyen tehlike; Kur’an’sız İslam, peygambersiz Kur’an, daha ötesini söylüyorum, Allah’ın yeryüzünde hiçbir şeye karışmayacaklarını iddia ettikleri deizm” dedi.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’ı AKP grup salonunda canlı yayında kürsüye çağırıp "deizm" tartışmalarıyla ilgili sorular sormuş ve "Olmaz böyle bir şey…" sözleriyle azarlamıştı.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup konuşmasında Konya İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün “Gençler deizme kayıyor” yönündeki tespitini eleştirerek “Türk gençliğine ateizmin bir önceki istasyonu olan deizm karası çalanlar, yüzleri varsa utansınlar. Türk gençliği yüksek ülkülere tırmanmayı göze alan iman erleridir. Deizm ile uğraşanlar önce haram yiyenlere baksınlar." demişti.

Deizmle ilgili son olarak topa giren Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, deist ve ateist vatandaşlara hakaretler ederek deizmin yükselişte olduğu iddialarını reddetmişti. Deizmin hiçbir şeye karışmayan Tanrı anlayışı olduğunu savunan Erbaş, şunları kaydetti: “Bizim milletimizin hiçbir ferdi böyle sapık, batıl bir anlayışa asla prim vermez. Milletimize, gençlerimize kimse iftira atmasın. Benim bu tanımımdan sonra hiçbir gencimizin ve insanımızın sapık ve batıl felsefi bir düşüncenin peşinden gidecek kadar buna itibar edeceğini zannetmiyorum.”

Deizm tartışmaları ülkemizde yakın zamanda öne çıksada dünyada çok daha eskilere giden bir inanç biçimi. Ülkemizde ise deizmi gündeme getiren din adamlarının başında Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk geliyor. Öztürk, 2015 yılında yayımlanan 'Tanrı, Akıl ve Ahlaktan Başka Kutsal Tanımayan İnanç DEİZM' isimli kitabında deizme ilişkin akıldaki sorulara yanıt vermişti. Öztürk, aynı dönemde Aydınlık'ta yayımlanan yazılarıyla da deizmi anlatmıştı. Deizmin Kuran'da geçtiğini savunan Öztürk, "Deizm, ateizme ve en tehlikeli dinsizlik türü olan dinci dinsizliğe karşı çıkanların yoludur." demişti.

İşte Yaşar Nuri Öztürk'ün 13 Nisan 2016'da Aydınlık'ta yayımlanan "Deizm niçin ve nasıl doğdu?" başlıklı yazısı:

'DEİZM ALLAH'A İMANDA SAMİMİ İNSANLARIN YOLUDUR'

Kilisenin egemen olduğu Batı’da, Allah’a imanını korumak ama dinciliğin insan haysiyetiyle bağdaşmayan dayatmalarını yaşamak istemeyen insanlar, Yaratıcı’ya imanlarını tehlikeye atmamak için bir çıkış yolu aramışlar ve deizmi bulmuşlardır. Daha doğrusu, 313/925’de ölen Müslüman düşünür Ebu Bekr er-Râzî’nin keşfettiği bu yolu, öncüsünün adını vermeden yeniden sahneye koymuşlardır.
Deizm, Allah’a imanda samimi olan, bu samimiyetin bir icabı olarak engizisyon zihni-yetine savaş açan insanların yoludur. Deizm, dinci riyakârlığa karşı bir sığınak gibi telakki edildi. Eğer Allah’a imanda samimiyete bir anlam veriyorsak gelecek zamanların başvurulan çıkış yolunun da deizm olacağını söyleyebiliriz.
Kilise ve papaz dayatmalarından bunalanlar tarafından ilk olarak 16. yüzyılda İngiltere’de kullanılan deizm tabir ve kavramı, meşhur olan tanımıyla, ‘Allah’a iman eden ama dinlere inanmayan’ bir felsefî mezheptir. ‘Cenabı Hakkın vücut ve vahdaniyetine iman itikadı’ olarak da tanımlanır. (Orhan Hançerlioğlu, Felsefe Sözlüğü, Nedentanrıcılık mad.) Ne var ki, bu tanımlar, deist felsefenin nüanslarını tam olarak ifade etmiyor. Deist felsefenin temsilcileri içinde Allah ile birlikte peygamberlere inananlar da vardır. Ve bu ikinciler deizm tarihinin en büyük ve anıt isimleridir. Felsefe tarihinin dev ismi Immanuel Kant bunlardan biridir, Gazi Mustafa Kemal Atatürk bunlardan biridir.
Deist felsefenin dışlamak istedikleri bellidir: İnsanlığın tepesine bir zorba balyozuyla dikilen ve hayatı cehenneme çeviren din temsilcileri. Deist felsefenin bir kurtuluş yolu gibi öne çıkmasına yol açan, işte bu ideallerdir.
Şu gerçeğin altını çizmeliyiz: Deizm, dine karşı değil, ateizme karşı ortaya çıktı. Din adı altında insanlığı ateizme sürükleyen dinci zorbalığın yıkımını durdurmanın başka bir yolu yoktu. Çünkü dinci zorbalar, ortada, Allah’ın iradesinden çıktığı şekliyle bir din bırakmamışlardı. Akla saygılı, haysiyetli, riyadan uzak insanlar ya ateist olacaklardı yahut da deist.
İnsanlığın uyanışında eşsiz rolleri olan 18. yüzyıl Fransız düşünürlerinin tamamına yakını, özellikle Voltaire (ölm. 1778) ve Rousseau (ölm. 1778) deist idiler. Rousseau, din adamlarının Tanrı’nın bize bağışladığı en güzel ve aslî duyguları bozduklarından şikâyetçidir. Aynı şikâyet Kur’an’ın da aslî şikâyetlerinden biridir. Bu adamların temsil ettikleri bir dine, vicdanı ve aklı felç olmamış insanların tahammül etmesi düşünülemez. Bunların büyük kısmı, bütün insanlık tarihi boyunca ‘din adamı’ olmadı, ‘Allah’ın belası ve şeytanın uşağı’ oldu. İnsanlar, tarihe engizisyon gibi bir dehşet bırakmış bu sömürücülerle neden iman ve yaşam birliği kursun?!

DEİZMİN METAFİZİK DAYANAĞI: MAUN SURESİ

Özetleyelim: Deizm, ateizme ve en tehlikeli dinsizlik türü olan dinci dinsizliğe karşı çıkanların yoludur. Dinci dinsizliği insanlığa, deistlerden çok önce, Kur’an (Maun suresi) tanıtmıştır. Onun içindir ki biz, deistlerin metafizik dayanaklarının başına Maun suresinin yazılması gerektiğine inanmaktayız.
Dinci zorbalığın ve akıl düşmanlığının kahrına uğramış Müslüman düşünürlerin birçoğunun, adı konmamış deistler olarak anılabileceklerini tespit etmiş bulunuyoruz. Daha da önemlisi, şunu tespit etmiş bulunuyoruz:
Deizm tabirini ister kullanın, ister kullanmayın, şu gerçeği görmezlikten gelemezsiniz: Allah’a imanı korumak için bu iman dışındaki her şeyi feda edebilmeyi insanlığa bir kurtuluş yolu olarak öneren ve belleten kitap Kur’an’dır.

Son Dakika Haberleri