Mart’ta martaval okumak

Spor ekranlarında ve sayfalarında hala sadece futbol, biraz da basketbol var. Mart’ın başından beri diğer spor dallarındaki ulusal mücadelelerimizden haberimiz yok. Süper Lig’de Başakşehir’in şampiyon yapılması, sporseverleri futboldan soğutur ve amatör sporlara ilgiyi arttırır umudundayım. Ancak; hem televizyonlar hem gazeteler dünyanın takip ettiği organizasyonlardan bahsetmiyorlar. Tüm yollar kapanmışken, amatör sporlara nasıl ilgi duyulacak?
Mart başındaki Avrupa Salon Atletizm Şampiyonası, Avrupa ülkeleri devlet spor kanallarında en önemli spor olayıydı. Türkiye, yine tek gümüş madalya kazandı. Emre Zafer Barnes’In madalyasından haberimiz olmadı.
Kış Üniversite Oyunları Krasnoyarsk(Rusya) da yapıldı. 2011’de Erzurum’da 158 sporcuyla katıldığımız oyunlara, 2013’de Trentino’da 27, 2015’te Granada’da 24, 2017’de Alma Ata’da 20 sporcu ile katıldık. Bu seneki oyunlarda ise sadece 14 sporcumuz vardı. Kış Oyunlarından madalya beklentim yok, ama en azından katılan sporcu sayımız azalmamalı. Bu sonuç üniversitelerimizde kış oyunu sporcusu yetiştiremediğimizin kanıtıdır. Üniversite sayımız arttıkça, kış üniversite oyunlarına katılan sporcu sayımız azalıyor. Madem kış oyunlarına ilgi artmayacaktı, 2011’de Erzurum’daki oyunlara niye ev sahipliği yaptık! Özellikle doğu illerimizde kış sporları desteklenir ve ulusal başarılar sağlanırsa; dağa çıkmak denince sadece kayak yapmak anlaşılacaktır.
Üniversite kış oyunlarına katılan sporcu sayımız azalsa da, Avrupa Gençler Buz Dansı Şampiyonası’nda tek erkeklerde Başar Oktar’ın 19.luğu önemsenmelidir. 17 yaşındaki sporcumuzun gelecekteki başarıları sporu ne kadar önemsediğimizin de göstergesi olacak. Bu şampiyonada tek kızlarda ülkemizi Güzide Irmak Bayır temsil etti.
Masa tenisinde Avrupa 21 Yaş Altı Şampiyonası, büyüklerin şampiyonasından çok daha eğlenceli geçmiş. Her ülkeyi kendi çocukları temsil etmiş. Büyükler şampiyonalarında devşirilen Çinlileri izliyoruz, kim daha iyi Çinliyi bulmuşsa o altın alıyor. Büyüklerin yarışmasının adı spor değil, elbette. Çift erkeklerde İbrahim Gündüz ve Abdullah Yiğenler çiftinin finalde Polonyalı çifti yenip aldığı altın madalya çok değerlidir.
Gurur duyacağımız madalyaların bir kısmı da Las Vegas’tan geliyor. Devam etmekte olan Dünya Gençler Halter Şampiyonası’nda erkeklerde Mustafa Erdoğan 2, Yusuf Fehmi Genç biri altın 3 madalya aldı. Kızlarımız her zaman olduğu gibi daha iyi başladı. Cansu Bektaş 3 altın alırken aynı kiloda Zeliha Ülker 3 bronz madalya aldı. Cansel Özkan koparmada altın alırken Bahar Korubeyi silkmede bronz aldı. Turnuvanın yarısı biterken ABD’deki turnuvanın madalyalarını Vietnamlı, Romen ve Türk halterciler paylaşıyor. ABD’nin gelip kan döktüğü ve boyunun ölçüsünü alıp döndüğü topraklardan gelen Asya’nın gençleri terlerini döküp güçlerini ABD’de de gösteriyorlar.
Mart başında basınımızın görmezden geldiği turnuva ve başarılarımızdan bir kaçıydı bunlar. Burada kazanılan başarıları öncelikle milletimiz, sonra ülke sporumuzu yönetenler ve sponsorlar sahiplenirse, Olimpiyatlarda da başarılar gelmeye başlar. Bu yaz düzenlenecek özellikle 3 turnuvayı, Olimpiyat Oyunları’nı takip eder gibi izlersek; Olimpiyatlarda da başarı gelir. 21-30 Haziran arasında Minsk’de düzenlenecek ve 10 branşta Olimpiyat elemesi özelliği taşıyan Avrupa Oyunlarında, 3-14 Temmuz tarihleri arasında Napoli’de düzenlenecek Üniversite Oyunlarında ve 14-17 yaş arası sporcuların yarışacağı 21-27 Temmuz günleri arasında Bakü’de düzenlenecek Avrupa Gençlik Olimpiyatları’nda ülkemiz adına yarışacak sporcularımızı ekranda izleyebilirsek ve madalyalarını spor sayfalarında okursak, bu başarıların devamını getirebiliriz. O günlerde spor ekran ve sayfalarında hangi takımın hangi futbolcuyla ilgilendiğine ilişkin çoğu gerçek dışı haberleri okursak; genç değerlerimizi tek tek kaybederiz.
Değerli bir futbol ligi yarattığımız yalanı ile Avrupa Kupası maçlarına tamamı yabancılardan kurulu kadrolarla çıkan temsilcilerimiz Mart ayını göremezken ülke sıralamasında rakiplerimizin Ajax, Salzburg ve Slavia Prag gibi takımları yoluna devam ediyor. Önümüzdeki yıllarda UEFA Şampiyonlar Ligi’ne doğrudan katılan takımımız kalmayınca belki diğer branşlardaki başarılı temsilcilerimizi hatırlayacağız. Basketbolda finale yürüyen erkeklerde Karşıyaka, kadınlarda Çukurova’nın daha bir Avrupa maçını ulusal kanallarımızda izleyemedik. Avrupa’da voleybolda Galatasaray erkek takımı ve Aydın BSB kadın takımı finale kaldı. Final maçlarını bile verecek kanal çıkar mı, bilmiyorum!
TRT vereceği maçtan ne kadar kazanacağını hesaplayamaz. Bir yerde Türkiye’yi temsil eden bir takım veya sporcular varsa, TRT orada olmalıdır.