Teknoloji sinemaya zarar mı verdi? Filmler artık gerçekçi değil
Hollywood’un gişede zorlandığı artık kimsenin şaşırmadığı bir konu. Ancak YouTube’daki 'Like Stories of Old' kanalının hazırladığı yeni video, tartışmayı başka bir yere taşıdı: 'Filmler neden artık gerçek gibi hissettirmiyor?'
Evde izleme alışkanlıklarının artması sinema salonlarını zorluyor ama bazı eleştirmenlere göre asıl sorun filmlerin kendisi. Yeni bir video denemesi, modern yapımların neden daha “gerçeklikten uzak” göründüğünü anlatıyor.
Hollywood’un gişede zorlandığı artık kimsenin şaşırmadığı bir konu. Ancak YouTube’daki “Like Stories of Old” kanalının hazırladığı yeni video, tartışmayı başka bir yere taşıdı: “Filmler neden artık gerçek gibi hissettirmiyor?”
Dört günde milyonlarca izlenen çalışmada yaratıcı Tom van der Linden, özellikle büyük bütçeli yapımların bile ekranda “hafif” bir his bıraktığını söylüyor. Ona göre bu durum, yıllar içinde değişen çekim tekniklerinden izleyicinin gerçeklik algısına kadar birçok unsurla ilgili.
GÖRÜNTÜLER GERÇEK HAYAT GİBİ DEĞİL
Videoda öne çıkan ilk tespit, son yıllarda yaygınlaşan bulanık arka planlı çekimler. Bu teknikte kamera yalnızca öndeki karakteri net gösteriyor, geri kalan her şey flu. Oysa gözümüz dünyayı bu şekilde görmez. Gerçek hayatta çevremizdeki alanın büyük bir kısmı nettir.
Bu yüzden eski filmlerde kullanılan daha derin odaklı görüntüler, izleyiciye doğal bir gerçeklik hissi veriyordu.
ESKİ FİLMLER DOKUNULABİLİR HİSSİ UYANDIRIYORDU
Van der Linden’e göre eski yapımların ağır ve somut bir havası olması, tamamen analog dönemin zorunluluklarından kaynaklanıyordu. Kamera, ışık, dekor, kostüm… Her şey fiziksel olarak oradaydı.
Bu da filmlere istemeden de olsa bir “dokunma hissi” kazandırıyordu. Bugünün dijital dünyasında ise görüntüyü gerçeklikten koparmak çok kolay: CGI, dijital ışıklandırmalar ve yapay zekâ ile sahneler sınırsızca değiştirilebiliyor.
SORUN TEKNOLOJİ DEĞİL, TERCİHLER
Video denemesi, teknolojiyi suçlamıyor. Aksine, doğru kullanıldığında dijital tekniklerin hâlâ güçlü bir gerçeklik yaratabileceğini söylüyor.
Sorun, birçok filmin artık bilinçli olarak daha yapay, daha pürüzsüz ve daha steril bir görüntü tercih etmesi. Bu tercihler birleşince seyircinin ekrandaki dünyaya temas etmesi zorlaşıyor.
SEYİRCİ DUYGUSAL BAĞ KURAMIYOR
Evde izleme alışkanlıkları elbette etkili. Ancak van der Linden’e göre sinema salonlarının boşalmasının bir nedeni de filmlerin seyirciyle duygusal bağ kuramaması.
Gerçeklik hissi azaldıkça, filmler ne kadar büyük bütçeli olursa olsun izleyici üzerinde aynı etkiyi yaratmıyor.