‘Madencilikte kazaların yüzde 99’u önlenebilir’
Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Hakan Yeşil Dünya Madenciler Günü’ne özel Aydınlık gazetesine konuşarak madencilikteki riskler ve güvenlik önlemlerine ilişkin açıklamalarda bulundu.
Yeşil, Türkiye’de madencilik sektöründe ölümlerin önlenebilir olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:
“Madencilik, özellikle yeraltı madenciliği dünyanın en zor, en ağır ve en riskli işkollarından biri. Madencilik ihmali kaldırmaz çünkü yerin yüzlerce metre altı tuzaklarla doludur. Başlıcaları grizu ve göçüklerdir. Bunlar ancak işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerinin eksiksiz alınmasıyla, madencilerin eğitimi ve tecrübesiyle aşılabilir. Madencilikte işçi sağlığı ve güvenliğine yönelik önlemlerin ciddi bir disiplinle uygulanmasıyla, madenciliğin teknik gerekliliklerinin eksiksiz yerine getirilmesiyle, madencilerin eğitim ve becerilerinin geliştirilmesiyle kazaların yüzde 99’ı önlenebilir niteliktedir.”
Yeşil, madencilerin ücret durumunu şöyle değerlendirdi:
“Türkiye’de yeraltı taşkömürü ve linyit kömür madenciliğinde iki asgari ücret uygulaması var. Sosyal haklar ve yan ödemelerle bu ücretler biraz daha yüksektir. Yerüstü işçilerinin ise ücret seviyeleri yükselmiş olsa da biz bunu yeterli görmüyoruz ve artırabilmenin mücadelesini veriyoruz. Diğer maden sektöründe ise sendikal örgütlülük arttıkça ücretlerde de artışlar görülüyor. Sendikalaşmayı bu açıdan da önemli ve kritik buluyoruz. Sendikal örgütlülüğün bulunduğu maden işletmelerinde özellikle yeraltı işletmelerinde çalışan madencilerin ortalama ücret seviyeleri yoksulluk sınırı civarındadır. Bu ortalama ücretleri artırabilmek için mücadelemize devam ediyoruz.
‘ÖRGÜTLENEN İŞÇİNİN ATILMA KORKUSU VAR’
“Resmi istatistiklere göre ülkemizde madencilik sektöründe çalışan işçi sayısı toplamı 211 bin 547. Bu toplam çalışan sayısının yalnızca 47 bin 738’i bir sendikada örgütlü. Bu da sektördeki toplam işçi sayısının yüzde 22,5’u demek. Takdir edersiniz ki özellikle madencilik gibi riskli ve ağır bir işkolunda örgütlülük oranı çok düşük. Ne yazık ki ülkemizde örgütlenmenin önünde önemli engeller var. Örgütlenme Anayasal bir hak olmasına rağmen sendikalı olduğu için işçiyi işten çıkarma gibi işverenin örgütlenmeyi engellemeye yönelik tutumu, işverenlerin yetki itirazları ve bunlara karşı açılan davaların çok uzun sürmesi önemli bir sorun. Çünkü davalar sonuçlanıncaya kadar kimi zaman işyeri de kalmıyor işçi de… Diğer yandan işçilerde ise örgütlendiği takdirde işten çıkarılacağı endişesi var.”
‘Madenler ülkemizin öz kaynakları’
Yeşil, madencilerin taleplerini ve sektöre dair mesajlarını da şöyle paylaştı:
“Her şeyden önce örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılmasını istiyoruz. Bu konuda emekçiyi öncelikleyen, örgütlenmeyi temel kural haline getiren politikaların üretilmesi gerekiyor. Madenler, ülkemizin öz kaynakları. Yani yerli ve milli kaynaklar. Biz bu maden zenginliğimizin halkımızın refahı ve ülkemizin gelişmesi için ekonomiye kazandırılması gerektiğini savunuyoruz. Türkiye; kömür, altın, demir, bakır, bentonit, nadir toprak elementleri gibi onlarca maden kaynağı bakımından zengin bir ülke. Bakın hem bölgemizde hem de dünyada enerji ve madenler kaynaklı çatışmaların, savaşların yaşandığı bir dönemdeyiz. Yani enerji ve madencilik sanayi ve ekonomi kaynaklı stratejik bir konu. Bu nedenle Türkiye’de kömür sektöründe tarihsel birikime sahip olan Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK), Türkiye Kömür İşletmeleri’ne (TKİ), Maden Tetkik Arama Kurumu’na (MTA), öz kaynaklarımızı ülke ekonomisine katan tüm madencilik sektörümüze sahip çıkılmalıdır.
“2022 yılında meydana gelen depremlerde maden işçileri Arama-kurtarma çalışmalarında büyük bir cesaretle gösterdikleri üstün gayretlerle, girilemez denilen en riskli enkazlara madencilik tecrübesi ve teknikleriyle girerek yüzlerce cana nefes, bizim de gurur kaynağımız kahramanlar oldular. Biz madencilerin, ülkemizin ve halkımızın bize ihtiyaç duyduğu anda, her yerde ve her şart altında göreve hazır olduğumuzun da bilinmesini istiyoruz. Emeğin ve alın terinin simgesi olan, aydınlık bir gelecek için dünyaya ışık veren, enerji veren, değer katan, alın terleri kutsal, kazançları helal, elleri nasırlı, yüzleri kömür karası, yürekleri tertemiz tüm madencilerimizin 4 Aralık Dünya Madenciler Günü’nü kutluyoruz.”