Türkiye-Çin Gastronomi Festivali’ne yoğun ilgi

Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliğinin düzenlediği Türkiye-Çin Gastronomi Festivali 6-7 Kasım tarihlerinde başkentte yapıldı. Festivalde iki ülkenin özgün yemekleri tanıtıldı. Yoğun ilgi gören festivalde davetliler iki ülkenin hem yemeklerini tattı hem de yemek kültürünün ortak yanlarını tanıdı.

Etkinliğin ilk gününde Davetliler arasında Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, Vatan Partisi Genel Sekreteri Özgür Bursalı vardı. Festivalde hem Türk hem de Çin’e özgü yemekler davetlilere takdim edildi. Türk mutfağında öne çıkan, et yemekleri, baklava, şöbiyet gibi tatlılar ve mezeler yer aldı. Çin mutfağında ise, Pekin ördeği, Çin mantısı ve Lamian öne çıkan lezzetler arasındaydı.

‘İKİ ÜLKENİN DE RENKLİ BİR MUTFAK KÜLTÜRÜ VAR’

Çin'in Ankara Büyükelçisi Jiang Eylül 2025'te Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Çin'i ziyaretinin ardından liderlerin vardığı mutabakatı ilerletmeye karar verdiklerini ve bu nedenle kültürel etkileşim çerçevesinde bu festivali düzenlediklerini söyledi.

Çin ve Türkiye'nin köklü bir tarihe ve zengin geleneksel kültürlere sahip iki kadim medeniyet olduğunu belirten Jiang, mutfak kültürünün her iki ülkenin de renkli ve zengin kültürlerinin önemli bir parçasını oluşturduğunu dile getirdi.

Büyükelçi, mutfak kültürünün iki ülke halklarının gönlünde son derece önemli bir yere sahip olduğuna işaret ederek, Çin mutfak kültürünün binlerce yıllık gelişiminin ardından farklı bölgeleri temsil ettiğini ve dünya çapında ün saldığını aktardı. Türk mutfağının da kebapları ve çeşitli tatlılarıyla bilindiğini kaydeden Jiang, ülkesinde birçok Türk restoranı olduğunu ifade etti.

‘SADECE LEZZET DEĞİL YAŞAM FELSEFESİ’

Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Yazgı da etkinlikte yaptığı konuşmada, kadim İpek Yolunun iki ucundan gelen iki büyük medeniyeti Çin ve Türk kültürünün mutfak geleneklerinin yer aldığı bu etkinlikte bulunmaktan memnuniyet duyduğunu ifade etti.

Çin kültürünün 5 bin yıllık geçmişiyle sadece bir lezzet geleneği değil yaşam felsefesi olduğuna işaret eden Yazgı, yemeğin Çin kültüründe sağlık, felsefe ve ahlakla iç içe olduğunu ve kullanılan her malzeme ve pişirme biçiminin incelik taşıdığını dile getirdi.

Yazgı, aynı anlayışın Türk mutfak kültüründe de yemeğin dengeli beslenme ve şifa olarak bulunduğunu aktararak, "Türk ve Çin mutfakları bu yönüyle iki farklı coğrafyada yeşermiş aynı felsefenin iki ayrı lezzet dilidir." dedi.

‘KÜLTÜREL OLARAK BAĞLANACAĞIZ’

Vatan Partisi Genel Sekreteri Bursalı, etkinlikte yaptığı açıklamada, iki ülkenin derin bir imparatorluk geleneğine sahip olduğunu vurguladı. “Türkiye ve Çin Asya’nın iki kadim ülkesi. Dolayısıyla büyük imparatorluk geleneğine dayanan iki ülkenin çok derin bir mirası var.” Diyen Bursalı, “Tabi mutfak da bu kültürden biri. İki ülke de imparatorluk mutfağına sahip. Sadece siyaset, güvenlik anlamında değil kültürüyle de iki ülkenin birbirine bağlanacağı bir döneme giriyoruz. Bu bakımdan Gastronomi Festivali’ni düzenleyen Çin büyükelçiliğine teşekkür ediyoruz. İki ülkenin geleceği kültürel açıdan da parlaktır.” ifadelerini kullandı.