Bir saygı yazısı!

Değerli siyaset ve devlet adamı Sn. Kamran İnan yaşamını yitirdi. 86 yaşında Ankara’da vefat eden Sn. İnan, memleketi olan Bitlis’in Hizan ilçesinin Gayda köyünde toprağa verildi.Diplomatlık, Senatörlük, Milletvekilliği ve Bakanlık görevlerinde bulunmuş olan Sn. İnan’la ben de parlamento çatısı altında beraber olma ve çalışma şansına sahip oldum. TBMM’de oluşturduğu partilerüstü “Diyalog Grubunda” birlikte mesai sarfettik.Kamran İnan gerçek bir cumhuriyet aydını, tam bir devlet adamı ve Türk vatandaşı olmaktan onur duyan bir vatanseverdi.Ülkede laik demokratik cumhuriyetin kurucu değerlerinin, birlik ve bütünlüğün tehdit altında olduğunu görerek, herkesin sindiği, korktuğu, ortadan kaybolduğu günlerde, büyük bir cesaretle bir avuç milli, yurtsever ve de-mokrat aydın tarafından oluşturulan “Milli Egemenlik Hareketi”nin başkanlığını yürüttü. Sağ-sol demeden, parti-köken-mezhep ayırmadan milli aydınları bir araya getirdi. O dönemlerde de kendisi ile birlikte yakın çalışma yürüten dostlarından biri olmaktan gurur duyuyorum.Bugün Almanya’ya kaçan kumpas zanlısı, F tipi çete mensubu olmakla itham edilen “sözde” savcılar, Ergenekon adını verdikleri iddianamelerde işte Sn. Kamran İnan’ın başkanlığındaki bu partilerüstü, demokratik bir kuvayı milliye hareketi olan ve Milli Merkezde bir partinin oluşturulmasının arayışı içindeki, Milli Egemenlik Hareketini, “illegal” bir yapılanma gibi göstererek, karalamaya çalıştılar. İddianamelerde Kamran İnan’ın, telefon konuşmalarını suçmuş gibi yayınladılar. Ama o dik durdu, çekinmedi ve eğilmedi.Tabii Kamran İnan’ın bugün ülkemizdeki iç ihanetin boyutlarına ilişkin çarpıcı tespitleri bugün daha iyi anlaşılıyor. Tanıyan ve sevenleri bilirler, özel sohbetlerinde “memleketimizde maalesef mebzul miktarda hain ve hain kontenjanımız var” derdi.Etki ajanlarını, bölücüleri, yobazları kastederdi elbette...Ölümünden kısa bir süre önce havaalanında karşılaştığı TBMM E. Başkanı Sn. Hüsamettin Cindoruk’un kendisine nezaketen yol vermesini kabul etmeyerek, “Benim Gazi Meclisin Başkanlığını yapmış sizin gibi bir devlet adamının ardından yürümem şereftir” şeklinde cevap vermiş. Cumhuriyete, devletine, milletine gönülden bağlı, saygılı ve ülkenin çıkarlarını her zaman gözeten, sağlam, ciddi, nazik ve dürüst karakterli çok iyi yetişmiş bir devlet adamıydı.Kamran İnan’a Allah’tan rahmet, yakınlarına ve sevenlerine başsağlığı ve sabırlar diliyorum. Kamran İnan’ın gözü arkada kalmasın, cumhuriyetimizi ve milli devletimizi asla sahipsiz ve kimsesiz bırakmayacağız!