05 Mayıs 2024 Pazar
İstanbul 13°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

12 Mart’ın devrimci yazarı Sevgi Soysal

12 Mart’ın devrimci yazarı Sevgi Soysal
A+ A-

Egemen sınıflara karşı dik duruşuyla gerçeklik kazanan bir başkaldırının yazarıdır o. Toplumunun bir parçası olduğunu unutmayan, kahramanlarına da unutturmayan bir yazardır

Kızı Funda’nın söylemiyle “Çok güzel bir kadın... Fiziksel güzellikten öte hep güzellik arayışında, güzellik görmek ve yaratmakla ilgili bir kadın...” olan Sevgi Soysal’ı, liberalizmin, bireyciliğin sığ sularına çekme çabasının yoğunlaştığını görüyoruz. Egemen sınıflara karşı dik duruşuyla gerçeklik kazanan bir başkaldırının yazarıdır o. Toplumunun bir parçası olduğunu hiç unutmayan, kahramanlarına da unutturmayan bir yazardır. Ölümünden önce, “İçimde, bir türlü gem vuramadığım bir yaşam hızı; geceleri plan kurmalardan gözlerime uykular girmiyor... Hayatı sevdim, insanları sevdim. Ama yenildim...” diyen bir kadın, sevecen bir insan, yaşama sevinciyle dolu, cesur, inatçı, özgür ruhlu, alaycı, hınzır bir devrimci yazardır.

Sevgi Soysal (d. 1936), 1960’lı yılların başında dergilerde yayımlanan ve bireyin sıkıştırılmışlığını irdeleyen öykü ve yazılarıyla dikkat çekti. “Tutkulu Perçem” ilk öykü kitabıydı (1962). Sonraki yıllarda öyküleri Papirüs ve Yeni Dergi’de görüldü. Yarı deli, uçuk, ama özgür teyzesinden yola çıkarak birbirine bağlı öykülerden oluşan ve özgün anlatımıyla dikkatleri çeken “Tanta Rosa” ve TRT Sanat Ödülleri Yarışması Başarı Ödülü’nü kazanan evlilik temasını işlediği ilk romanı “Yürümek” yayımlandı.

MAMAK’TA EVLENDİ

12 Mart, Sevgi Soysal’ın hem yaşamını hem yazarlığını kökünden değiştirdi. Kızı Funda’nın dediği gibi “12 Mart’ın Sevgi-Mümtaz Soysal çiftiyle bir alıp veremediği vardır.” “Yürümek” toplatılır ve bir süre tutuklu kalır, TRT’den ayrılır. Komünizm propagandası yaptığı gerekçesiyle tutuklu olan Mümtaz Soysal’la Mamak Cezaevi’nde evlenir. Yine tutuklanır ve sekiz ay Yıldırım Bölge’de, iki buçuk ay da Adana’da sürgünde kalır. Cezaevinde yazdığı, bir kavak ağacının devrilmesinden yola çıkarak toplumsal düzeni, düzeni değiştirmek isteyenleri ve düzenin ezdiklerini anlattığı “Yenişehir’de Bir Öğle Vakti” romanı 1974 Orhan Kemal Roman Armağanı’nı kazanır.

12 Mart karanlığını, o karanlıkta el yordamıyla bir şeyler yapan devrimcileri olanca gerçekliğiyle hem anlamaya çalışarak hem de eleştirerek aktardığı, umutsuzluğun değil hep bir arayışın olduğu, 12 Mart’ın en güzel devrimci romanlarından biri olan “Şafak”ı yayımlar.

CEZAEVİ ANILARI

Brecht’ten “Beş Paralık Roman”ı, Hedda Zinner’dan “Dimitrof’un Savunması” oyununu çevirir. Kanser nedeniyle 1975 sonbaharında bir göğsü alınır. Hastalık izlenimlerini ve 12 Mart sonrası değişimi “Barış Adlı Çocuk” adlı öykülerinde sunar. “Hoşgeldin Ölüm”e çalışır. 22 Kasım 1976’da aramızdan ayrılır.

Ölümünden sonra kadınlar koğuşundaki direnişi de kadınlar arasındaki kapışmayı da anlattığı cezaevi anıları, “Yıldırım Bölge Kadınlar Koğuşu” adıyla kitaplaştırılır. 12 Mart günlerinde yazdığı yazılar, “Bakmak” ve “Türkiye’nin Kalbi-Kabul Günleri”nde toplanır. “Radyo Konuşmaları-Hoş Geldin Ölüm”, BBC radyosunda yaptığı konuşmalarla yarım kalan romanını içerir. A. Mümtaz İdil, “Bir Sevgi’nin Öyküsü”nde yapıtlarını anlamaya bir kapı açar. Muzaffer Uyguner, “Sevgi Soysal: Yaşamı-Sanatı-Yapıtlarından Seçmeler”i yayımlar. Erdal Doğan, “Sevgi Soysal: Yaşasaydı Âşık Olurdum” adlı bir kitap yazar. “Ne Güzel Suçluyuz Biz Hepimiz!”, Seval Şahin’in derlediği, ölümünün 35. yılında, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üni. Fen Edebiyat Fakültesince Aralık 2011’de düzenlenen sempozyumdaki bildirilerle “12 Mart’ın 40. Yılında Sevgi Soysal” panelindeki konuşmalardan oluşur.

Yazdıklarında da yaşamında da sürekli bir hareket olan, 12 Mart’ın yiğit devrimci yazarı Sevgi Soysal’ı anmak boynumuza borçtur.

Öner Yağcı

Son Dakika Haberleri