CENTCOM'un planı: Drona karşı mikrodalga

ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı General Michael Erik Kurilla, Senato'nun Silahlı Hizmetler Komitesi huzurunda 2025 bütçe yılı için savunma programına ilişkin bir sunum yaptı. “Merkez Bölge (Orta Doğu), son 50 yılın en istikrarsız güvenlik meseleleriyle karşı karşıya.” diyen Kurilla, “kriz ve rekabetin bir araya gelmesinin” bölgede ABD'ye karşı tehdit oluşturabileceğini ve bölgesel çatışmayı tetikleyebileceğini söyledi.

Daha sonra senatörlerin sorularını yanıtlayan General Kurilla, Suriye'ye ilişkin dikkat çeken bilgiler verdi.

1-2 DOLARA FÜZELERİ DÜŞÜREBİLİYOR

Kısa bir süre önce Ürdün'deki ABD üssünü ziyaret ettiğini ve komutanlar ile görüştüğünü belirten Senatör Richard Blumenthal, Suriye'deki ABD üslerini vuran patlayıcı yüklü dronların İran yapımı Shaded-101'ler olduğunu öğrendiğini söyledi. Shaded-101'lerin alçaktan uçmaları ve yavaş olmaları nedeniyle tespit edilmelerindeki zorluk hakkında bilgi aldığını belirten ABD'li Senatör, “Bunlara karşı üretilmiş Coyote adındaki karşı silahımızın ise sınırlı sayıda olduğunu biliyorum. Acaba İran insansız hava araçlarına karşı ne yapabileceğimiz hakkında biraz konuşabilir misiniz?” ifadelerini kullandı.

Soru üzerine Kurilla, şu yanıtı verdi:

“Bu, en büyük tehditlerden biri; çünkü ucuz. Hassas güdümlü bir silah. Yaron, 2 bin kilometrenin üzerine çıkabilenlerden üretebiliyor. Daha büyük endişe ise sürülerden bahsetmeye başladığınızda ortaya çıkıyor. Sürüler, yani üzerinize gelen bir dron sürüsüne karşı koyabilmek için yüksek güçlü mikrodalga gibi şeylere yatırım yapmaya devam etmemiz gerekiyor. Gizli bir ortamda, onlara karşı yapabileceğimiz bazı faaliyetlerden de bahsedebilirim. Ancak Coyote füzesi gibi şeylere baktığınızda çok etkili olduğunu görürsünüz. Bir noktada istatistik kanunu karşınıza çıkacaktır. Katmanlı bir savunmaya sahip olmalısınız. Ve bazı sistemler diğerlerinden daha maliyetlidir. Bizim de ulaşmak istediğimiz şey, mermi başına 1-2 dolara mal olan yönlendirilmiş enerjidir. Şu anda Orta Doğu'da, ordunun bize sağladığı bu sistemler var. Bizim yapacağımız şey ise, bir temas halinde neyin iyi çalıştığına dair onlara geri bildirim sağlamak. Genelkurmay Başkanı'ndan istediğim şey, bana yeni şeyler vermesi. Bana güçlendirecek bir şey verin, ben de size nasıl çalıştığını anlatayım, çünkü orada operasyon yapmak oldukça zorlu ve sert bir ortam.”

ORTADOĞU'DA DENİYORLAR

Kurilla ayrıca, yönlendirilmiş yüksek enerji silahlarının donanma için de ihtiyaç olduğunu vurguladı. Kurilla, ellerinde daha fazla lazer ve mikrodalga teknolojisinin olmasının, her biri milyonlarca dolara mal olan ABD füzelerinin daha az harcanması anlamına geleceğini ekledi.

“Biz mikrodalga tabanlı sistemleri almak istiyoruz. İster bir gemide ister bir üste olsun, bize katmanlı bir savunma sağlar.” diyen Kurilla, “Donanmanın bir insansız hava aracını vurabilecek daha fazla yönlendirilmiş enerji üretmesini çok isterdim, böylece onu vurmak için pahalı bir füze kullanmak zorunda kalmam. Ancak o pahalı füzenin onu vuramamasından daha kötüsü, içinde 300 denizcinin bulunduğu 2 milyar dolarlık geminin vurulmasıdır.” ifadelerini kullandı.

Kurilla, şu anda Orta Doğu'da denemeleri için kendilerine verilmiş bazı yönlendirilmiş enerjili kısa menzilli hava savunma sistemleri olduğunu doğruladı. Breaking Defense, CENTCOM'un şubat ayında 4 adet Stryker'a monteli 50 kilovatlık lazer teslim aldığını duyurmuştu.

3 MİLYAR DOLARLIK YATIRIM YAPILACAK

Yüksek enerjili lazerler ve mikrodalga tabanlı silahlar, geleneksel mühimmatlardan farklı olarak çok düşük maliyetlerle tehditleri bertaraf etme kapasitesine sahipler. Lazerler, ışık hızında ateş edip malzeme üzerinde delikler açabilirken, mikrodalga tabanlı sistemler ise elektronik cihazları uzaktan “kızartarak” kullanılmaz hale getiriyor.

Hükümet Hesap Verebilirlik Ofisi verilerine göre ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), önümüzdeki üç yıl boyunca bu tarz silahlara yıllık ortalama 1 milyar dolar para ayırmayı planlıyor. Departman genelinde en az 31 enerji silahı girişimi yürütülüyor ve bazıları, diğerlerinden daha olgunlaşmış durumda. Bunlar arasında Lockheed Martin'in 2022'de ABD destroyeri USS Preble'a entegre ettiği HELIOS ile daha önce orduya teslim edilen LEONIDAS gibi sistemler bulunuyor.

Ancak bu tür sistemleri hayata geçirmenin zorluğu da kanıtlanmış durumda. Teknolojik karmaşıklıklarının yanı sıra, lazer ve mikrodalga tabanlı silahlar, germanyum ve galyum gibi değerli bileşenler ve malzemeler gerektiriyor.