28 Nisan 2024 Pazar
İstanbul 15°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

İran: Tehdide karşılık vermekte tereddüt etmeyeceğiz

İran'ın BM Daimi Temsilcisi, 'İran güvenliğini, ulusal çıkarlarını veya halkını etkileyecek bir tehdit, saldırı veya saldırganlıkla karşı karşıya kalması durumunda uluslararası hukuk ve BM Şartı kapsamındaki haklarını kullanarak kararlılıkla karşılık vermekte tereddüt etmeyecek' dedi.

İran: Tehdide karşılık vermekte tereddüt etmeyeceğiz

İran'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Said İrevani, ABD'nin Suriye ve Irak'a yönelik saldırılarına ilişkin Güvenlik Konseyi'nin "Uluslararası barış ve güvenliğe tehdit" başlıklı toplantısında yaptığı konuşmada, “ABD'nin askeri harekatı yasa dışı ve haksızdır ve uluslararası hukukun normlarını ve temel ilkelerini, Birleşmiş Milletler Şartı'nı, özellikle de Şart'ın 2. Maddesi 4. paragrafını açıkça ihlal etmektedir ve aynı zamanda Ieak ve Suriye’nin toprak bütünlüğünün, egemenliğinin ve siyasi bağımsızlığının da açık bir ihlalidir” dedi.

İrevani, “İran ayrıca, Birleşmiş Milletler Şartı'nın ve uluslararası yasaların açık bir ihlali olan ABD ve İngiltere’nin Yemen'e yönelik ortak askeri eylemlerini de şiddetle kınıyor. Ayrıca ABD ve İngiltere, Güvenlik Konseyi'nin 2722 (2024) sayılı Kararını açıkça kötüye kullandı” ifadelerinde bulundu.

Sivilleri ve kritik altyapıyı hedef alan bu tür yasa dışı eylemler, bölgenin huzur ve güvenliğini tehlikeye attığı gibi, uluslararası barış ve güvenliğe de ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Amerika Birleşik Devletleri ve Birleşik Krallık, saldırı suçunun işlenmesinde uluslararası sorumluluklarını kabul etmelidir.

Said İrevani, “Sivilleri ve kritik altyapıyı hedef alan bu tür yasa dışı eylemler, bölgenin huzur ve güvenliğini tehlikeye attığı gibi, uluslararası barış ve güvenliğe de ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. ABD ve İgiltere saldırı suçunu işlemesi konusunda uluslararası sorumluluklarını üstlenmelidir” ifadesini kullandı.

İrevani konuşmasını şöyle sürdürdü:

“ABD ve NATO, Irak hükümetinin yabancı güçleri ülkeden çekme kararına saygı duymalıdır. Bölgedeki tüm direniş grupları bağımsızdır ve kararları ve eylemleri, uluslararası hukuk kapsamındaki meşru haklarına dayanmaktadır ve onların eylemleri ABD’nin topraklarındaki yasa dışı varlığına tepki olarak ve Gazze'deki soykırımın durdurulması doğrultusundadır. Dolayısıyla bu eylemleri İran'a veya onun silahlı kuvvetlerine bağlamaya çalışmak asılsız ve kabul edilemezdir”

İrevani, “İran hiçbir zaman ABD ile olan anlaşmazlıklarını Irak topraklarına taşımaya çalışmamış ve Irak'ın bağımsızlığına, ulusal egemenliğine ve toprak bütünlüğüne bağlı kalmıştır; Böyle bir konu İran İslam Cumhuriyeti'nin temel tutumudur” dedi.

İrevani, “Bölgedeki çatışmayı sona erdirmek ve savaşın yayılmasını önlemek için tek çözümün, uluslararası yükümlülüklere geri dönmek olduğuna inanıyoruz.” ifadelerinde bulundu.

İrevani, “ABD, başkalarını suçlamak ve diğer üyeleri itidalli davranmaya çağırmak yerine, İsrail rejimini Gazze'deki soykırımı durdurmaya ve uluslararası insancıl hukuk kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmeye zorlamalı” dedi.

İrevani konuşmasının sonunda, “İran'ın güvenliğini, ulusal çıkarlarını veya halkını etkileyecek bir tehdit, saldırı veya saldırganlıkla karşı karşıya kalması durumunda, uluslararası hukuk ve BM Şartı kapsamındaki haklarını kullanarak kararlılıkla karşılık vermekte tereddüt etmeyeceğini yineliyorum” ifadesini kullandı.

İran BM ABD Suriye Irak