Lezita’da yüzlerce işçi grevde! Tekno müzikle bastırmaya çalıştılar

İzmir’de kurulu Abalıoğlu Lezita işçileri önceki gece Öz Gıda İş Sendikası ile beraber büyük bir kararlılıkla greve çıktı. Yıllardır fabrikaya emek verdiklerini söyleyen kadın işçiler 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ne grevle girmenin heyecanını paylaştı. Tüm işçiler, grevi coşkuyla kucakladı. Lezita işvereni ise önceki geceden itibaren yüksek desibel tekno müzikle işçilerin sesini kısmaya çalıştı!

‘VAZGEÇMEYECEĞİZ’

Sendika Genel Başkanı Halil Çukutli grevden öncesini ve sonrasını Aydınlık’a anlattı. Çukutli, şöyle konuştu:

“2021 yılından beri burada bir mücadele veriyoruz. Yetki belgemizi aldık. Süreç, Yargıtay’dan da geçti ancak işveren toplu iş sözleşmesi için masaya oturmayı reddediyor. Arabulucular aracılığıyla temasa geçmeye çalışıyoruz. Bir şekilde bu meseleyi hukuk yoluyla çözmek istiyoruz. Biz burada çalışan insanların iyi imkanlarla çalışmasını yaşam kalitesinin yüksek olacağı maaşları almasından başka bir şey istemiyoruz. Sendikalı olmak anayasal haktır ama işveren bizi muhatap almayarak masaya oturmuyor. Biz bu mücadeleden kolay kolay vazgeçmeyeceğiz. Bu süreci takip edeceğiz.”

GREVİ YÜKSEK SES MÜZİKLE BÖLMEYE ÇALIŞTI

“İşveren, grev başladığından beri yüksek ses müzikle insanları rahatsız ediyor. İşçinin sesini kısmaya çalışıyor. Türkiye’de işçi yokmuş gibi yurt dışından çalıştırmak için işçi getiriyor. Grev alanına araçlarla toz toprak dökerek işçileri yıldırmaya çalışıyor. Biz burada hukuka aykırı olan hiçbir şey yapmıyoruz. Kendileri işçileri zorla içeri almak istiyorlar. Ellerinden geleni yapıyorlar yapsınlar. Önemli olan işçimizin direnci. Burada işçinin büyük bir motivasyonu var sendikamıza inanıyorlar ve güveniyorlar. Biz de onlara inanıyoruz. Bu mücadelede emek kazanacak.”

‘BENİM ÇOCUKLARIMIN PATRONUN ÇOCUĞUNDAN NE EKSİĞİ VAR?’

1,5 yıldır Lezita’da çalışan Kevser Gökten işverenin içerde greve çıkılmaması için işçilere baskı uyguladığını belirtti. Gökten şunları söyledi: “İçeride greve çıkılmaması için büyük bir baskı var. Odalara çekiyorlar, greve katılmamamız gerektiğini söylüyorlar. Ben yeni olduğum için greve katılmayacağımı düşündüler ama buradayım. 2 yetim çocuğum var, benim çocuklarımın patronun çocuğundan ne eksiği var? Biz burada soğukta kat kat giyinip çalışıyoruz. Çok üşüyoruz, işimiz de ağır. 17 bin 200 lira para aldım buna rağmen. Kredi borçları, ev kirası her şey benim üstümde. Daha önceden başka bir fabrika da çalışıyordum. Oradan da sendikalı olduğum gerekçesiyle atıldım. Buraya girdim yine sendikalı oldum. Beni işten atmadılar ama aşırı baskı uyguluyorlar 25 kiloluk paletleri tek başıma taşımamı istiyorlar. İstedikleri kadar baskı uygulasınlar sendikal haklarımızı almadan mücadeleyi bırakmayacağız. Sonuna kadar sendikamızın arkasındayız, güveniyoruz, başaracağız."

HİNTLİYE 35 BİN TÜRKE ASGARİ ÜCRET

Aysun Delibay, 8 yıldır Lezita’ya emek veriyor. Delibay, işverenin fabrikaya Hindistan’dan işçi getirdiğini söyleyerek şu ifadeleri kaydetti:

“8 senedir bu fabrikada çalışıyorum ama hakkımı alabildiğimi düşünmüyorum. Onca mesaiye rağmen hakkımızı alamadığımız için buradayız. Elin Hindistanlısını getirdi 35 bin lira verecekmiş. O maaşı bize verseydi. 40 kişiden fazlalar aldığımız bilgiye göre 200’e tamamlayacaklarmış. Onları aldıkça bizi çıkarıyorlar. 10 bin lira kira veriyorum, 7 bin lirayla 3 çocuğa nasıl bakacağım? Sonuna kadar buradayız, bu zafer bizim olacak.”

BİR MESAJLA İŞTEN ÇIKARTILDI

İsmini vermek istemeyen bir işçi de 11 yıl sonra sendikalı olduğu için işten çıkartıldığını şöyle anlattı:

“İleri işlem bölümünde 11 yıldır çalışıyordum. Bundan 10 gün önce bir mesajla işten çıkarıldım, verilen işi yerine getirmemekten. Ben bu süreçte hiçbir ikaz almadım. Sendikadan ötürü çıkardılar, bunu bahane ettiler. 11 yıllık hakkımı hiç ettiler. 9 yılında dolu dolu operatör olarak çalıştım. Sendikalısın diye çıkardık diyemeyince böyle basit bir iftira attılar.

“Bana tehditlerle işçileri içeride tutmaya çalışıyorlar. Çember diye bir şey tutturmuşlar. Onun dışına çıkmayın diyorlar. Hayırdır ya sirkteki fil miyiz biz? İnsanız, insan! Çıkıyorsun her sene milyon dolar kar ilan ediyorsun, işçiye gelince kuru teşekkür. Teşekkür benim karnımı doyurmuyor. Diyor ki bize bu tavukların vebalini kim ödeyecek? Aklın fikrin tavukta, tavuk mu seni kurtaracak? Çalışanlar kurtaracak, biz işleyeceğiz onları.”

‘İŞVERENİN İNSANA SAYGISI YOK’

Vatan Partisi Buca Belediye Başkan Adayı Ramazan Çalışkan, greve çıkan Lezita emekçilerini ziyaret etti. İşçiler Çalışkan’ı büyük bir coşkuyla karşıladı. Grev alanına kurulan kürsüden seslenen Çalışkan, şöyle konuştu:

“Ben de sizler gibi işçilikten geliyorum. Bu sorunları ben de yaşadım. 3 yılı bulan bu mücadeleniz başarıya ulaşacak. Sizler yasal sınırlar içinde örgütlendiniz. Mücadele ettiniz ve hukuki anlamda tüm haklarınızı kazandınız. Bunun karşısında duracak güç yoktur. İşverenin halini görüyoruz, hukuka saygısı yok, insana saygısı yok. Şu çıkardığı gürültüyle bile hem kendisine hem size zarar veriyor. Hukuk tanımıyor ama bu mücadele ona bunları yaptığına pişman edecek. Bundan sonra yapılacak olan tek şey sendika yönetimiyle masaya oturmak ve toplu iş sözleşmesini yapmaktır. Vatan Partisi olarak medya araçlarımızla birlikte sizin sesinin tüm Türkiye’ye duyuracağız. Bu mücadele sadece sizin mücadeleniz değil Türkiye’nin mücadelesidir. Emek olmadan vatan olmaz. Bunu da en başta işverene sonra da tüm ülkeye anlatacağız.”