Nedim Şener'den Kılıçdaroğlu'na:O sahte istihbaratı size kim verdi?
Hürriyet gazetesi yazarı Nedim Şener, FETÖ’cülerin Adil Öksüz’ü MİT’le ilişkili göstermek için hazırladıkları sahte belgeleri yazdı. Benzer bir bilginin CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na verildiğini hatırlattı.
Nedim Şener, “CHP’yi parmağında oynatan MİT imamı FETÖ’cü” başlıklı yazısında CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na, Adil Öksüz’ün MİT ajanı olmadığı sizin şikâyetiniz sonucu açılan soruşturma ile anlaşıldığına göre tek bir sorun var; Darbeden 1 ay geçmeden Adil Öksüz ile ilgili o sahte istihbaratı size kim verdi?” sorusunu sordu.
Nedim Şener’in yazısının ilgili kısmı şöyle:
FETÖ’CÜLER BENİ YANILTMADI
Posta’da 26 Mart 2017 tarihli yazımda; ismini bilmiyordum ama bu sahteciliğin FETÖ tarafından yapıldığından emin olduğumu yazdım. Elbette FETÖ’cüler beni şaşırtmadı. Nitekim, FETÖ yapılanması içinde “MİT mahrem imamı” Salim Zeybek, geçen hafta tam da 15 Temmuz’un 5’inci yıldönümünde internet üzerinden görüntülü bir şekilde sahte belgeyi nasıl hazırladıklarını şöyle anlattı: “Ahmet kod isimli, bir dönem MİT mahrem yapılanmasının sorumlusu olan B.B. Amerika’dan mesaj attı. ‘Adil Öksüz haindir. Bizim onu MİT’le ilişkili göstermemiz lazım. Bu konuda bir çalışma yaptırıyorum. Hazırlanan bir belge var’ dedi. Allah şahit. Dedim ki, ‘Abi hizmet ne zaman böyle işlerin içine girdi hep ayağımıza bacağımıza dolandı. Girmeyelim.’ İşi bana gönderdiklerinde ben de üzerine buldum işte imzayı, işte şuydu buydu neyse ekleyerek birazda rötuş yaparak kendisine geri gönderdim, Twitter’da yayınlandı. Yayınlanan belge sahte bir belgedir.”
KILIÇDAROĞLU’NA SORU: O İSTİHBARATI KİM VERDİ?
FETÖ’nün MİT imamlarından Salim Zeybek’i izlerken içimden, “Amerika’dan ve Türkiye’den koca CHP’yi parmağında oynatan FETÖ’cüler bunlar mıymış?” diye sordum kendi kendime.
Kemal Kılıçdaroğlu ve Aytun Çıray ne düşündüler acaba? O sahte belge, 4 Kasım 2016 günü FETÖ’cü “@denizbayrak83@gmail” adresi üzerinden CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ve Aytun Çıray ile gazeteci Can Ataklı’ya gönderildi.
Kılıçdaroğlu’nun talimatı ile Aytun Çıray tarafından ertesi gün İzmir Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusu yapıldı. Savcı Ayhan Yılmaz, 2016/4840 numarasıyla soruşturma açtı. Belgeleri MİT Müsteşarlığı’na sordu. MİT inceleme yapıp 28 Kasım 2016 günü savcılığa gönderdiği yazıda imzası bulunan kişilerin unvanlarının yanlış yazıldığını, amir onaylarının bulunmadığını, belgenin MİT tarafından kullanılan formata uymadığını, MİT’e ait gizli filigran sisteminin belgede yer almadığını, Adil Öksüz ile MİT arasında “hiçbir zaman” irtibat kurulmadığını bildirdi. İzmir Cumhuriyet Savcılığı da 29 Kasım 2016 günü,“e-posta içerisinde anlatılan olayların sahte olarak üretilmiş bir belge ile desteklenmeye çalışılan, gerçeğe aykırı, hukuki ve fiili realiteyle dayanmayan soyut iddialardan ibaret olduğu anlaşıldığından” takipsizlik kararı verdi.
Aynı konuda 7 Nisan 2017 günü yazdığım yazıda, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na şu soruyu yöneltmiştim, tekrar ediyorum:
“Sayın Kılıçdaroğlu,
FETÖ’cü Salim Zeybek tarafından hazırlanan Adil Öksüz’ün MİT ajanı olduğuna dair belgeler 4 Kasım’da size ulaştı. Oysa Abdulkadir Selvi’ye verdiğiniz bilgiye göre; bu konudaki istihbarat 2016 Ağustos ayı ortasında size gelmiş. Adil Öksüz’ün MİT ajanı olmadığı sizin şikâyetiniz sonucu açılan soruşturma ile anlaşıldığına göre tek bir sorun var; Darbeden 1 ay geçmeden Adil Öksüz ile ilgili o sahte istihbaratı size kim verdi?”
Bunun için, Akıncı Üssü’nde darbeyi yöneten FETÖ’nün sivil mahrem yapılanmasından Adil Öksüz’ün MİT ajanı olduğu yalanını yaymaya başladılar. Böylece kendilerini aklarken, 15 Temmuz’un MİT’in kontrolünde bir girişim olduğuna herkesi inandıracaklardı.