12 Mayıs 2024 Pazar
İstanbul 19°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Prof. Dr. Uğur Şahin’den 'patent hakkından vazgeçme' sorusuna yanıt: Öyle basit bir konu değil

BioNTech’in kurucularından Prof. Dr. Şahin, kendisine yöneltilen bir soru üzerine, patent hakkından vazgeçmenin ‘öyle basit bir konu olmadığını’ ifade etti. Prof. Şahin Türkiye'ye daha fazla aşı göndermek istediklerini fakat bunun için aşıların üretilmesi gerektiğini söyledi.

Prof. Dr. Uğur Şahin’den 'patent hakkından vazgeçme' sorusuna yanıt: Öyle basit bir konu değil
A+ A-

BioNTech’in kurucularından Prof. Dr. Uğur Şahin, Almanya'daki Yabancı Gazeteciler Cemiyeti’nin (VAP) zoom üzerinden düzenlediği sohbet toplantısında merak edilen sorulara dair açıklamalarda bulundu. Şahin, patent konusunda gelen soruya da yanıt verdi.

DW Türkçe'nin, “Sadece refah düzeyi yüksek ülkelerin değil de herkesin aşıya erişimi için, patent ve lisansların kaldırılması konusunda ne düşünüyorsunuz?” sorusu üzerine Şahin, “İçinde bulunduğumuz durum, hayatın kendisi gibi aslında. Her şey kontrolünüz altında değil her şeyi etkileyemiyorsunuz” ifadelerini kullandı.

Şahin, aşıya her yerde ihtiyaç duyulduğunu bildiklerini kaydederek, “Bizim yapabileceğimiz üretim kapasitesini artırmaktır. Sorun lisans vermekle bitmiyor. Çünkü aşı üretimi 20 yıllık bir tecrübeye dayanıyor” dedi.

Aşı üretmek için 30'u aşkın ortakla birlikte hareket ettiklerini, bu ağ olmasa 3 milyar dozu aşı üretemeyeceklerini dile getiren Şahin, patent hakkından feragat etmenin ‘öyle basit bir konu olmadığını’ savunarak bu doğrultuda yapılan çağrıları ise “Sonu düşünülmeden edilmiş sözler olarak gördüklerini” aktardı.

Afrika’da ya da Irak’taki aşının, Avrupa’da kullanılan aşı ile aynı kalitede, aynı nitelikte olması gerektiğini, bunun büyük önem taşıdığını kaydeden Şahin, “Bu nedenle gerçekten yetkin olan üreticilere özel lisanslar vermeyi değerlendiriyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

Aşıdan elde ettikleri gelirleri, kanserin tedavisi ve diğer enfeksiyonların tedavisi için yürütülen ilaç ve aşı çalışmaları ile bunların üretimine yatırım yaparak değerlendireceklerini anlatan Şahin, “AB’den aldığımız mali kaynakları geri ödeyeceğiz, Almanya’dan aldığımız teşvikler geri ödenebilecek nitelikte değil bu nedenle bu kaynakları çalışmalarımıza, yatırımlarımıza harcayacağız” diye konuştu.

'TÜRKİYE'YE MÜMKÜN OLAN EN ÇOK AŞIYI GÖNDERMEK İSTERDİK'

Şahin, DW Türkçe'nin "Vaka sayılarının en çok arttığı ülkelerin başında yer alan Türkiye'ye ilave aşı tedarik edecek misiniz? Yeni anlaşmalar yapıldı mı? Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'de BioNTech aşısının üretimi konusunda görüşmeler olduğunu açıklamıştı bu görüşmeler hangi aşamada?” sorularını da yanıtladı.

“Türkiye'ye hemen, mümkün olan en çok doz aşıyı vermeyi çok isterdik. Ama bu aşıları bizim üretmemiz gerekiyor” diyen Şahin, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile haftalardır görüşmeler yürüttükleri bilgisini paylaştı.

Uğur Şahin, “İlk dozları gönderdik, şimdi daha fazlasını teslim etmeyi görüşüyoruz. Ama üretim kapasitelerimizi ne oranda buna ayırabileceğimize bakmak zorundayız. Her şey yolunda giderse, Haziran’da 30 milyona yakın doz aşı göndermek istiyoruz. Temmuz ve Ağustos aylarında da ilave dozlar için görüşmeler yürütüyoruz. Aşı üretimi için TÜBİTAK ile konuştuk. Ancak üretim faaliyetlerini şimdi başlatsak bile ancak 2022’de yol almış olabileceğiz. Oysa bu, hemen şimdi duyulan aşı ihtiyacına yanıt vermiyor. Bu nedenle şu anda mevcut ağımız ile ilerlemek zorundayız” dedi.

BİONTECH AŞISI HİNDİSTAN VARYANTINA KARŞI ETKİLİ Mİ?

Şahin’e, BioNTech aşısının Hindistan’da tespit edilen yeni varyanta karşı etili olup olmadığı da soruldu.

Bugüne kadar 30'ı aşkın varyantı incelediklerini ve aşının neredeyse tamamında aynı şekilde iyi sonuç verdiğini gördüklerini aktaran Şahin, Hindistan varyantını da incelemekte oldukları bilgisini paylaşırken, “Hindistan varyantında daha önce incelediğimiz mutasyonlar var ve aşımızın onlara karşı da etkili olacağına inanıyorum, bu nedenle umutluyum” diye konuştu.

ÜÇÜNCÜ DOZ GEREKECEK Mİ?

Şahin, üçüncü doz tartışmalarına da açıklık getirdi. Aşının ilk dozdan ancak 12 gün sonra koronavirüse karşı koruma sağlamaya başladığını, maksimum koruma seviyesine ise ancak ikinci doz aşıdan 7 gün sonra ulaşıldığını anlatan Şahin, “Ancak koruma zaman içinde azalıyor. Altı ay sonra sağlanan korumanın yüzde 95'den yüzde 91'e gerilediğini görüyoruz. 8 ay sonra da antikorlar aşikar şekilde azalıyor” dedi.

Bu nedenle yüzde yüze yakın bir korumayı sağlayabilmek için üçüncü doz aşıya ihtiyaç olacağını kaydeden Şahin, “9 ay, en geç 12 ay sonra üçüncü doz aşı, korumanın gerçekten güçlendirilmesini sağlayacaktır. Kanımca daha sonra, büyük ihtimalle her yıl ya da 18 ayda bir aşı olunması gerekebilecek” dedi.

KALP KASI İLTİHABI ENDİŞESİ

İsrail’de BioNTech aşısı olanlarda kalp kası iltihabı görüldüğü iddiaları hakkındaki soruları da yanıtlayan Şahin, basında gördükleri haberler hakkında detaylı bilgi talep ettiklerini söyledi.

Bununla birlikte Şahin ellerindeki veri bankalarına baktıklarını, “şimdiye kadar artan kalp kası iltihabı vakalarına ilişkin bir bulguya rastlamadıklarını, bu yöndeki iddiaları teyit edemeyeceklerini ancak incelemelerin sürdüğünü” açıkladı.

Genelde basında yer alan bu tür bilgilerin bir süre geçtikten sonra bilimsel olarak doğrulanmadığını aktaran Şahin, “Ancak gayet tabii ki duyduğumuz her şeyi çok ciddiye alıyoruz” dedi.

Koronavirüs BioNTech Aşı Prof. Dr. Uğur Şahin patent