18 Mayıs 2024 Cumartesi
İstanbul 22°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Türkiye’yi Doğu Akdeniz’de yalnız bırakmamak

Türkiye, iki cephede büyük meydan okumalarla karşı karşıya. Suriye üzerinden ABD kuşatması bizzat kendi silahlı kuvvetleri ve PKK/PYD eliyle yürütülüyor.

Türkiye’yi Doğu Akdeniz’de yalnız bırakmamak
A+ A-
Erkin Feyyaz Eşli

Bu kuşatmanın devamı olan Doğu Akdeniz, Ege Denizi ve Trakya bölgeleri ise yine Amerikan ordusu ve Atlantik destekli Yunanistan eliyle.


SURİYE’DEN KUŞATMAYI YARACAK FORMÜL


Suriye cephesinde Türkiye’nin işi diğer bölgelere göre belki de daha kolay. Hâlihazırda işleyen bir Astana süreci var. Ankara, doğru bir strateji belirlediği zaman karşısındaki tehdidi çok rahat dengeleyip bertaraf edebilir.
Şam, doğal olarak PKK/PYD’nin ve Amerikan işgalinin açık karşısında. Mesele, kendi toprak bütünlüğü. O zaman Şam’la iş birliği, şart ve Türkiye’nin işini kolaylaştıran, yükünü hafifleten bir unsur. Rusya ve İran da zaten bölgede, hem de Türkiye’nin Astana sürecinden ortakları. Astana sürecinin temel ilkesi de Suriye’nin toprak bütünlüğünün yeniden tesisi. Demek ki, Türkiye, toprak bütünlüğünü bozan her unsuru Rusya ve İran’la birlikte ortadan kaldırabilir.
Bu durumda Türkiye, Suriye, Rusya ve İran güçleri bir tarafta, PKK/PYD, yobaz terör güçleri ve işgalci Amerikalılar bir tarafta. Çok açık, Türkiye kendi cephesindeki güçlerle anlaştığı zaman Suriye’deki kuşatmayı darmadağın eder.


DOĞU AKDENİZ’DEKİ ÇETİN KAMPLAŞMA


Konuya Doğu Akdeniz, Ege ve Trakya cephesinden baktığımızda daha çetin bir durumla karşılaşıyoruz. Bu cephede Türkiye’nin karşısında ABD’si, Fransa’sı, Yunanistan’ı, Güney Kıbrıs’ı toplanmış durumda. Üstüne üstlük AB’nin Stratejik Pusula belgesi, açık olarak Türkiye’yi hedef alıyor. 21 Mart 2022 günü AB Dış İlişkiler Konseyi’nde onaylan bu belgeyle, Türkiye ve KKTC’nin Doğu Akdeniz’deki hakları, tamamen yok sayılmıştı. Üstüne üstlük AB’nin Acil Müdahale Gücü de bu bölge üzerinden Türkiye’yi açıkça tehdit ediyor.
Atlantik cephesinin bu bölgedeki politikalarına ve ilgili stratejik belgelerine göre Yunanistan, NATO müttefiki ama Türkiye değil. Bu cephede Türkiye’nin karşısındaki tehdit de Yunanistan ve Güney Kıbrıs değil. Onların, piyon olmanın ötesinde bir rolleri yok. Amaç, Doğu Akdeniz'de KKTC'yi gömmek ve Türkiye’yi kıyılarına hapsetmek. Stratejinin sahibi de Atlantik sisteminin efendileri.


YUNANİSTAN’IN ARKASINDA ABD VAR


Türkiye’nin bu bölgede güvenliğini NATO’nun sağlayamayacağı açık. Doğal olarak tehdidin kaynağının tehdidi ortadan kaldırması asla söz konusu olamaz.
ABD, PKK/PYD’yi silahlandırdığı gibi Yunanistan’ı da silahlandırıyor, aynı zamanda da Türkiye’ye birçok konuda yaptırım uyguluyor. Hatta Türkiye’nin programından çıkarıldığı F-35’ler Yunan Ordusunu veriliyor.
Yunanistan üzerinden ABD tehdidi sadece bununla da sınırlı değil. ABD, silahlandırmanın ötesinde Yunanistan’da peşi sıra üsler kuruyor ve bölgeye bizzat kendisi yerleşiyor. Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, bu yığınağın Türkiye’yi hedef aldığını birkaç kez dile getirdi.
Atina’nın Türkiye’ye karşı provokatif tutumu da bundan kaynaklanıyor. Yunanistan’ın Fransa’dan aldıkları Rafale savaş uçaklarını kullanan pilotlarının kollarına takması için Türkiye ile alay eden armalar hazırlaması bu atmosferin ürünü.


MİÇOTAKİS’İN KONUŞMASINDAKİ ATLANTİK GÜNDEMİ


Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’in Biden ile Beyaz Saray'da görüşmesinin ardından ABD Kongresi'nde gerçekleştirdiği konuşmada Türkiye'yi hedef alması da tesadüf değil. Miçotakis, Ankara'nın provokatif duruş sergilediğini söylemiş, Türkiye'nin Yunan hava sahasını ihlal ettiğini iddia ederek Kıbrıs'ta da iki devletli çözüme yanaşmadıklarını belirtmişti. Konuşmasının ardından Miçotakis, kongrede 3 dakika boyunca ayakta alkışlanmıştı. Tüm konuşması boyunca 37 kez alkışlanan Yunan Başbakanı, bir yerde espriyle karışık “Yunan parlamentosunda bile bu kadar alkış almıyorum” demişti.
İşte size Atlantik cephesinin Yunanistan üzerinden Türkiye gündemi!


TÜRKİYE İÇİN HAYAT MEMAT MESELESİ


Türkiye’nin karşısında bu cephede büyük güçler yığılmış durumda. Cepheleşme sadece Yunanistan’la sınırlı değil. Öyle olsaydı, sorun teşkil etmezdi. Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin Suriye’de olduğu gibi yanında hâlihazırda müttefikler de bulunmuyor.
Ama büyük bir potansiyel mevcut. İttifak imkânını harekete geçirmek Karadeniz ve Suriye’de atılacak ve izlenecek stratejiyle bağlantılı. Atlantik planlarına bütün bu bölgelerde “dur” demek, Doğu Akdeniz’de Rusya’yı ve diğer bölgesel güçleri yanına çekmek fırsatını verecek.
Bugün Ankara’nın temel görevi, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de yalnızlığını giderecek stratejileri hayata geçirmektir. Bu, Türkiye için hayat memat meselesidir.

Doğu Akdeniz Mavi Vatan