21 Mayıs 2024 Salı
İstanbul 16°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Yeni YÖK Yasası Anayasa’ya aykırı

Tüm Öğretim Elemanları Derneği (TÜMÖD), Yükseköğretim Kurulu’nun hazırladığı 7243 Sayılı Yükseköğretim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un Anayasa’ya aykırı olduğunu belirtti.

Yeni YÖK Yasası Anayasa’ya aykırı
A+ A-
TOPLUM SERVİSİ

TÜMÖD’den yapılan açıklamada 17 Nisan’da Resmi Gazete’de yayımlanan kanunun, akademisyenlerin ve bilimin özgürlüğünü kısıtlayacağı ifade edildi.

Yeni yasada yer alan öğretim elemanlarının disiplin cezalarına ilişkin uyarma cezasını gerektiren fiiller arasında “Maiyetindeki elemanların yetiştirilmesinde özen göstermemek”, “Görevi sırasında amirine sözle saygısızlık etmek” ya da “Usulsüz müracaat veya şikâyette bulunmak” yer aldı. TÜMÖD, bu maddenin Anayasanın 2. maddesinde yer alan belirlilik ilkesine aykırı olduğunu ifade etti: “Bu ilkeye göre yasal düzenlemelerin hem kişiler, hem de idare yönünden herhangi bir duraksamaya ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde açık, net, anlaşılır, uygulanabilir ve nesnel olması, ayrıca kamu otoritelerinin keyfî uygulamalarına karşı koruyucu önlem içermesi gerekir. İfade edilen disiplin suçları açık, net, anlaşılır ve nesnel olmadığı gibi keyfi uygulamalara yol açar içerikte ve niteliktedir. Bu olgu öğretim elemanlığı görevinin kapsam ve niteliğiyle de örtüşmemektedir.”

AKADEMİSYENLERİ AYIRDI

Aydınlık’a bilgi veren akademisyenler, Anayasa Mahkemesi’nin 17 Temmuz 2019 tarihli kararını hatırlattılar. Anayasa Mahkemesi’nin kararında “Özürsüz veya izinsiz olarak göreve geç gelmek, erken ayrılmak, görev mahallini terk etmek” maddesinin bilimsel özerklik kapsamında ele alınması gerektiği belirtildi. Kararda, “Anayasa tarafından öngörülen ayrım ve farklılıkların dikkate alınmayarak öğretim elemanları ile memur ve diğer personelin tümüyle aynı kurallara tabi kılınması ve dava konusu ibareler yoluyla öğretim elemanlarının disiplin sorumluluğu kapsamına 657 sayılı Kanun'da sayılan fiillerin tamamının dâhil edilmesi, Anayasa'da bu kişiler için öngörülen güvencelerle örtüşmediği gibi gerek uygulayıcılar gerekse disiplin kurallarının muhatapları yönünden birtakım belirsizliklere de yol açtığı” ifade edildi.

TÜMÖD açıklamasında, “Mevcut kanun Vakıf ve Devlet üniversiteleri arasındaki bazı farklılıkları kaldırmış, vakıfların tüzel kimliğini korumuş, ar-ge çalışmalarında ortak araştırma merkezleri kurulmasının önünü açmış olmasına karşın, akademisyenin ve bilimin özgürlüklerini kısıtlayarak anayasaya sadakatsizlik yaratmıştır” denildi.

YÖK Anayasa Üniversiteler Mahkeme yüksek öğretim kurulu tümöd akademisyen bilim