Çin, NATO’ya karşı sahaya indi

Güzel bir Osmanlıca atasözümüz var: “Hazır ol ceng-ü cidale, istersen sulhu salah”. Sadeleştirilmesi şöyle: “Eğer barış ve rahatlık istiyorsan savaş için hazır olmalısın.”

Latincedeki söylenişi ise “si vis pacem para bellum”. Milattan sonra 4. Yüzyılda yazıldığı tahmin edilen Romalı Vegetius'un “de re militari” kitabında yer alıyor. (1)

Adil, eşit bir uluslararası düzen kurmak için artık silahların konuştuğu bir dönemdeyiz. Büyük Atatürk’ün Nutuk’ta çok özlü olarak belirttiği gibi, “Egemenlik ve saltanat hiç kimse tarafından hiç kimseye, ilim icabıdır diye; görüşme ile, münakaşa ile verilmez. Egemenlik, saltanat kuvvetle, kudretle ve zorla alınır.” 

Dünün ezilen ülkeleri artık gelişen ülke oldular ve silahla egemenliklerine sahip çıkıyorlar. Bu mücadelenin sonucunda ABD emperyalizmi tepe taklak gidiyor. Rusya’nın Dışişleri Bakanı Lavrov, 11 Nisan günü TASS haber ajansına durumu şöyle açıkladı: “Özel askeri harekatımız, ABD ve güdümündeki diğer Batılı devletlerin uluslararası arenadaki topyekûn egemenliğine son vermeyi amaçlıyor.” (2)

Rusya, Ukrayna’daki askeri hedeflerine adım adım yaklaşırken, siyasal hedeflerine önemli ölçüde ulaştı. ABD emperyalizminin ve NATO’nun kofluğunu, “Batılı değer” diye yüceltilen şeyin cilası döküldüğünde ırkçılık ve yabancı düşmanlığı olduğunu gösterdi.

ÇİN’İN ABD’YE KARŞI DEĞİŞEN TUTUMU

Çin devriminin önderi Mao Zedung’un ünlü “ABD emperyalizmi kağıttan kaplandır” öngörüsü gerçek oluyor. Ve Çin, uluslararası ortamlarda ABD aleyhinde söz söylememe tutumunu tamamen terk etmiş bulunuyor. Çin basını ve televizyonları, ABD’nin insanlığa karşı eylemlerinin dökümünü yapmak için yarışıyor. Çin devleti sözcüleri NATO’ya karşı da sözlerini esirgemiyorlar artık.

11 Nisan’da Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Zhao Lijian şunları söyledi: “Soğuk Savaş doğurduğu en büyük askeri ittifak olarak NATO, Soğuk Savaş'ın oyun kitabına göre bloklar arası çatışmayı yaratmış ve kendisini bir ülkenin hegemonya aracına indirgemiştir. NATO, bir savunma örgütü olduğunu iddia ederken, gerçekte sürekli olarak sorun çıkarmakta ve çatışma yaratmaktadır. NATO, diğer ülkelerden uluslararası ilişkilerin temel normlarına uymalarını isterken, egemen ülkelere karşı ağır savaşlar yürüttü ve ayrım gözetmeksizin sivillerin ölümüne ve yerinden edilmesine yol açan bombardımanlar yaptı. Kuzey Atlantik'teki askeri bir örgüt olan NATO, son yıllarda kaslarını germek ve gerilimi kışkırtmak için Asya-Pasifik'e geldi. NATO kendi sorumluluk sahası diye bildirdiği bölgeleri ve alanları ihlal ediyor ve Soğuk Savaş anlayışı ile yeni bir bloklar arası çatışma için haykırıyor. Bu tutum, uluslararası toplumun yüksek teyakkuza geçmesi ve sert muhalefet yürütmesi için yeterli sebep yaratıyor. NATO Avrupa'yı karıştırdı. Asya'yı ve tüm dünyayı istikrarsızlaştırmaya çalışmaktan vazgeçmeli.” (3)

SIRBISTAN’A ÇİN MALI HAVA SAVUNMA SİSTEMİ

Çin, NATO’nun doğuya doğru genişlemesine karşı önemli bir hamle yaptı. NATO güçleri tarafından kuşatılmış Sırbistan’a karadan havaya koruma sağlayan gelişmiş FK-3 hava savunma sistemini teslim etti. Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, 13 Nisan günü, Sırbistan'ın Çin FK-3 hava savunma füze sistemini tedarik ettiğini açıkladı. (4)

Bu gelişme, Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in “Doğuya doğru genişleyen NATO mezarına doğru genişler.” saptamasının ne kadar isabetli olduğunu gösterdi.

Çin ordusunun kullandığı HQ-22 diye kodlanan hava savunma sisteminin ihracat versiyonu olan FK-3 Rusya’nın S 400 veya ABD’nin Patriot sistemlerinin muadili. Çok gelişmiş bir hava savunma sistemi olan FK-3’ün Türkiye tarafından satın alınması ise ABD’nin sert müdahalesi ile 2014’te son anda iptal edilmişti.

FK-3, karmaşık elektromanyetik ortamlarda görev yapabilen, tüm hava koşullarına uygun, orta ve uzun menzilli bir karadan havaya savunma füze sistemi. Sabit kanatlı uçaklar, insansız hava araçları, seyir füzeleri, taktik havadan karaya füzeler ve helikopterler gibi hedefleri durdurabiliyor. Bir orta irtifa hava savunma aracı olan FK-3 füze sistemi, savunma açıklarını bulmak, hassas vuruşlar ve bombalama gibi görevlerde bulunan savaş uçaklarına ve yaygın bombardıman uçaklarına karşı güçlü caydırıcılık işlevi görüyor.

DEV NAKLİYE UÇAKLARI Y-2’LERİN İLK UZUN MENZİL GÖREVİ

10 Nisan’da Çin Halk Kurtuluş Ordusu (ÇHKO) Hava Kuvvetleri'nin Y-20 dev nakliye uçaklarıyla hava savunma sistemini teslim ettiğine dair haberler yayılmıştı. Çarşamba günü hem Sırbistan hem Çin, FK-3 hava savunma sisteminin Belgrad’a getirildiğini ilan ettiler.

Çin’in Y-20 uçakları Türkiye ve Bulgaristan hava sahasını kullanarak Sırbistan’a teslimatı gerçekleştirdi. Çin tarafından geliştirilenY-20 dev nakliye uçaklarının ilk kez bu kadar uzun mesafeye yük taşıması da haber oldu. 100 ton ağırlığındaki Y-20 askeri kargo uçağı menzili 7800 km. Bir seferde 66 ton yük taşıyabiliyor. (5)

Çin’in geliştirdiği FK-3 hava savunma sistemi ilk kez Avrupa’da konuşlandırılmış oldu. Sırbistan ile Çin arasında 2019 yılındaki anlaşma yerine getirildi. Sırbistan, ABD ve AB’nin tehditlerine boyun eğmedi.

VUCİC: VATANIMIZI NATO DEĞİL KENDİMİZ KORURUZ

Sırbistan Cumhurbaşkanı Vucic,13 Nisan Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Sırbistan'ın Çin’in FK-3 hava savunma füze sistemini yasalara ve düzenlemelere uygun olarak şeffaf bir şekilde tedarik ettiğini ve hem uluslararası hem ulusal süreçleri izlediğini söyledi. (6)

Vucic, Sırbistan'ın halkının iradesine dayalı olarak kendi yolunu seçtiğini belirtti ve halkın Sırbistan’ın havasını savunmayı NATO'ya devretme dayatmalarına boyun eğmeyerek, vatanını savunduğu için kendileriyle gurur duyduğunu söyledi.

Sırbistan halkı geçmişteki hava saldırılarının acı izlerini taşıyor. NATO 1999'da, Yugoslavya'ya 78 günlük bir bombalı saldırı düzenlemişti. Özel olarak Çin’in Belgrad büyükelçiliği hedef alınmış üç Çin vatandaşı da dahil olmak üzere binlerce can kaybına ve yüz binlerce kişinin yerinden edilmesine neden olmuştu.

Sırbistan Cumhurbaşkanı daha önce yaptığı açıklamada, NATO üyesi Balkan komşularının hava sahalarının kapatarak Sırbistan’a silah teslimatı yapacak uçakların geçişini engellediklerini söylemişti.

2007 yılında askeri tarafsızlığını ilan eden Sırbistan, komşu NATO üyelerinden farklı olarak ABD liderliğindeki ittifakın sağladığı ortaklık yardımına güvenemeyeceği için askeri kapasitesini güçlendirmeye çalışıyor.

Vucic, Sırp Silahlı Kuvvetlerinin bugün her zamankinden çok daha güçlü olduğunu ve Sırbistan ordusunun gücünün Sırbistan vatandaşlarının güvenliğini, özgürlüğünü ve barışını tehdit etmek isteyenlere karşı güçlü bir caydırıcı olduğunu söyledi. Başkan Vucic, "silahlı kuvvetlerimiz Balkanlar'da en büyük ilerlemeyi kaydetti." dedi. (7)

Belgrad başlangıçta Rus hava füze sistemleri satın almayı planlamıştı, ancak ABD’nin sert tepkisi üzerine, Çin sistemini almaya yöneldi.

2020'de Çin ve Sırbistan FK-3'ün teslimatı için düzenlemeler yaptıktan sonra, Belgrad'daki ABD Büyükelçiliği “askeri teçhizat satın almanın her bir ülkenin bağımsız kararı olduğunu, ancak hükümetlerin kısa ve uzun vadeli risklerin farkında olması gerektiğini. Çinli şirketlerle iş yapmak uzun vadede riskli ve maliyetlidir” deme küstahlığında bulundu.

Sırbistan şimdi de Türk yapımı Bayraktar insansız hava araçları ile Fransa'dan Rafale çok amaçlı savaş uçakları satın almak istiyor.

Silahlarının Güneydoğu Avrupa ülkesine teslim edilmesinin ardından Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, Çin’in "egemenliği, toprak bütünlüğünü ve ulusal saygınlığı korumada Sırbistan'ı desteklediğini" vurguladı. Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Zhao, FK-3 sisteminin tesliminin herhangi bir üçüncü ülkeyi hedef almadığını ve Ukrayna operasyonu ile ilgili olmadığını belirtti. (8)

SONUÇ: TÜRKİYE DAHA CESUR OLMALI

Türkiye’nin egemenliğini, ulusal birliğini ve vatan bütünlüğünü korumak için, uluslararası koşullar daha elverişli hale geliyor. Çin’in gelişmiş silah sistemiyle Avrupa’ya gelmesi, Türkiye yönelik NATO saldırganlığını sınırlandıran bir işlev görecek. Türkiye’nin, Çin ile askeri işbirliğini geliştireceği koşullar oluşuyor.

Füze vınlamaları ve top sesleri arasında yeni bir dünya kuruluyor. Asya’nın kadim uygarlık birikimine dayanarak, insani, barışçıl, eşitlikçi ve adil bir uluslararası düzen inşa ediliyor. Avrasya çağı egemenliğine ve toprak bütünlüğüne sahip çıkan devletler tarafından kuruluyor. Tito’nun Sırbistan’ının bu dönemde bağımsızlığını koruyacak tutum içine girmesi, Türkiye’nin yararına.

Türkiye de Büyük Atatürk’ün 10. Yıl Nutku’nda coşku ile ifade ettiği hedefe doğru yürüyerek kendine yakışanı yapacaktır: “Asla şüphem yoktur ki, Türklüğün unutulmuş büyük medenî vasfı ve büyük medenî kabiliyeti, bundan sonraki inkişafı ile, âtinin yüksek medeniyet ufkunda yeni bir güneş gibi doğacaktır.”

1-https://en.wikipedia.org/wiki/De_re_militari

2-https://www.themoscowtimes.com/2022/04/11/ukraine-invasion-meant-to-end-us-dominance-russias-lavrov-says-a77311

3-http://www.china-embassy.org/eng/fyrth/202204/t20220411_10666750.htm

4-https://www.globaltimes.cn/page/202204/1259264.shtml

5-https://en.wikipedia.org/wiki/Xi%27an_Y-20

6-http://en.people.cn/n3/2022/0414/c90000-10083820.html

7-https://www.mod.gov.rs/eng/18651/predsednik-vucic-nasa-snaga-je-odvracajuci-faktor-18651

8-https://asiatimes.com/2022/04/surrounded-by-nato-serbia-buys-more-chinese-arms/