14 Mayıs 2024 Salı
İstanbul 17°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Dünya Turizm Günü (2022)

Melih Baş

Melih Baş

Gazete Yazarı

A+ A-

BM her yıl 27 Eylül’ü ‘Dünya Turizm Günü (DTG)’ olarak bir ana tema ile kutlar. Bu yıl da ana tema ‘Turizmi Yeniden Düşünmek’ olarak belirlenmiş. Geçen yılki ise ‘Kapsayıcı Büyüme İçin Turizm’ idi.

TURİZM SEKTÖRÜ TOPARLANIYOR MU?

Kovid-19’un turizm sektörüne etkisiyle dünya ekonomisine çıkan maliyeti 4 trilyon dolar dolayında. Küresel çapta turist sayısı ciddi biçimde düşmüş ve sektör 30 yıl geriye gitmişti. Geri bıraktırılmış ülkelerin ve toplumsal kesimler içindeki en kırılgan ve marjinal grupların daha çok etkilendiği ortada.

Dünyada uluslararası turist gelişleri 2022 başına göre çift kat artmış. Kimi bölgelerde de gelişler, salgın öncesi dönemdeki rakama ulaşmış, hatta geçmiş bile. Seyahat kısıtlamalarının kaldırılması, turizm tüketicisinde artan güvenle birlikte sektörün toparlanmasında iki ana etken olarak gözükmektedir. Milyonlarca insan için umut ve şans artmaktadır.  

DTG bu yıl kalkınma ve gelişmenin yolunda gitmesi için bir destek olarak kutlanacak. Mayıs 2022’de BM Genel Kurulu’nda turizm ilk kez özel bir tartışma konusu oldu. Artık turizm her bölgede tüm hükümetlerin ve uluslararası örgütlerin gündeminde.

BU YILKİ TEMA KAPSAMINDAKİ TARTIŞMALAR

Bu yılki tema bağlamında tartışmaların odağı insanlar olacak. Bu bağlamdaki sorular şunlar olacak: Turizm nereye gidiyor? Biz nereye gitmek istiyoruz? Gitmek istediğimiz yere nasıl ulaşırız?

‘Turizmi Yeniden Düşünmek’ teması bunu yansıtacak. Turizm kalkınma için yeniden düşünülerek şu konularda tartışmalar yapılacak: eğitim ve istihdam, turizmin gezegenimiz üzerindeki etkisi ve daha sürdürülebilir büyümesi için fırsatlar.

GLASGOW DEKLARASYONU

Aynı zamanda BM Dünya Turizm Örgütü (UNWTO) tarafından öncülük yapılan ‘Turizmde İklim Eylemi Glasgow Deklarasyonu’nun, imzacıların artmasına koşut olarak gerek destinasyonlar gerekse işletmeler bağlamında gerekleri, proaktif olarak yerine getirilmeye başlandı.

Glasgow Deklarasyonu nedir, kısaca söz edelim. Glasgow Deklarasyonu turizmde iklim eylemine uyum sağlamak için hazırlanmış. Böylece gelecek on yıl için emisyon hedefleriyle uyumlu çalışılacak. Olanaklı olduğu ölçüde 2050’den önce ‘Net Sıfır Emisyon’ hedefine ulaşılmaya gayret edilecek. Glasgow Deklarasyonu’nu imzalayan tarafların sayısı hiç de azımsanacak kadar değil, 450’yi aşmış.

BİR TARTIŞMAKONUSU ÖNERİSİ

BMDTÖ, küresel turizme kapsayıcı geriye dönüş ve büyüme için rehberlik etmektedir. Sektördeki tüm kesimlerin sektörün geleceğinde söyleyeceği söz olsun istenmektedir, bu arada turizm tüketicilerini de unutmamak gerekir, paydaşlardan biri de tüketicilerdir.Turizm sektörünün tarihsel gelişimine bakıldığında, ilk başlarda daha çok varsılların yapabildiği bir faaliyet imiş. Daha sonra çeşitli ekonomik, sosyal ve teknolojik faktörlerin etkisiyle olsun, turizm tiplerindeki çeşitlenmeyle olsun daha alt gelir dilimlerindeki insanlar da turizm faaliyetine dahil olmuşlar. Ancak gerek neoliberal düzenin gerekse enflasyon, gıda krizi, Kovid-19 etkisiyle, maalesef alt gelir diliminden insanların turistik seyahat yapmaları zorlaşmış durumda. Çadır ve karavan turizmi gibi turizm tipleri de derde deva olmuyor gibi gözüküyor.

Dolayısıyla bu eşitsizliğin düzeltilmesi için ekonomik aktörlerin neler yapabileceği tartışma gündemine getirilip, hemen eyleme geçilmelidir. Örneğin, kamu-özel finans kuruluşlarının çok düşük faizle turizm tüketici kredisi vermesi, düşük fiyatlı kamusal turizm tesislerinin çoğaltılması, düşük fiyatlı fakat asgari kalitede olanakları sunan turizm tesislerinin açılması (hatta bunda kamu-özel işbirliği olanaklarının düşünülmesi) vb.Herkese turizm hakkı verilmelidir.

TURİZMİN GELECEK EĞİLİMLERİ

Kısaca, Alfa kuşağının (küçük gezginleri) yarının turizm ve seyahat eğilimlerini belirlemesi, kentleşmenin artmasına koşut olarak kentiçi turizmin artması, turist sayısının artması, sürdürülebilir ve sorumlu turizm.

AKP hükümetinin hazırladığı 2023 Turizm Strateji Belgesi’nde yazılan hususlar ne âlemde? Uygulanmak bir yana anılmıyor bile! Helal turizm hariç tabii ki!