Ekonomi ve erken seçim!

Ekonomide işler iyi değil.

Ama garip bir boş vermişlik var.

Döviz artıyor, enflasyon yükseliyor.

Herkes seyrediyor.

Zam dışında yapılan bir iş yok.

Çiftçilerle, esnafla, sanayicilerle konuşuyorum.

Herkes kara kara düşünüyor.

Karamsarlık yaymak istemiyorum.

Ama çözüm noktasında adım atılmıyor.

Şu andaki manzara bu…

VERİLER

Veriler de iyi değil.

İhracat iyi olsa da cari açık büyüyor.

Nisan iç borç miktarı 1 trilyon 483 milyar lira.

Ödeyeceği faiz 1 trilyon 743 milyar lira.

İç borç faizi anaparayı geçmiş.

Cumhuriyet tarihinde bir ilk.

Hazine ve Maliye Bakanlığı bir veri yayınladı.

Borç stoku 4 yıl önce 970 milyar liraydı.

Nisan 2022'de 3 trilyon 125 milyar liraya yükselmiş.

Borcun yüzde 65,6'sı döviz cinsi borçlar.

Bu oran dört yıl önce yüzde 42,2 idi.

Türkiye’nin risk primi (CDS)…

700’ü aştı.

Kırmızı çizginin çok üstünde.

TÜRK-İŞ ARAŞTIRMASI

Türk-İş’in mayıs ayı araştırması…

Güvenilirliği tartışılmaz.

Yapılan tespitler özetle şöyle:

“Açlık sınırı’ ilk kez 6 bin lirayı aştı.

Yoksulluk sınırı 20 bine dayandı.

Asgari ücretin çok çok üstünde.

Mutfak enflasyonu:

Aylık yüzde 13, yıllık yüzde 107.

Fiyat artışlarının önü alınamıyor.

Yaz aylarında beklenen ucuzluk olmayacak.

TL’de değer kaybı sürüyor.

Merkez Bankası verileri ilginç.

Tedavüldeki banknotların kupür dağılımı…

5 TL’den sonra en çok 200 ve 100 TL banknotlar…

Hem de açık ara önde.”

Araştırma sonuçları alarm veriyor.

ÇALIŞMALAR

Bazı çalışmalar olduğu ifade ediliyor.

Çeşitli seçeneklerden söz ediliyor.

Kulislerde konuşulan öneriler…

Üretimi desteklemek yok.

Çaresizlik arayışları var.

ENFLASYONA ENDEKSLİ TAHVİL

“Enflasyona endeksli tahvil.”

Üzerinde epeyce çalışılmış.

Ama tereddüt yüksekmiş.

Bazıları “kumar” olarak niteliyor.

“Halk bankalardan parasını çeker.

Tahvile yatırır.

Döviz kurunu düşürür.

Ama bankacılık sektörünü batırır” deniyor.

Bir başka öneri de “faiz artırımı.”

Bunun da masada olduğu ifade ediliyor.

“Ama ipin ucu kaçmış durumda.

Enflasyon yüzde 70’in üstünde.

Çok yüksek bir artış gerekir.

Reis izin vermez” görüşü dillendiriliyor.

SEÇİME UYGUN ÇÖZÜM

Genelde konuşulan seçime odaklı çözüm.

“Enflasyona endeksli tahvil” de bu çerçevede.

Yapılan yorumlar şöyle:

“Enflasyona endeksli tahvil…

En fazla 4-5 ay etkili olur.

Birkaç ay yalancı bahar…

Sonrası çok tartışmalı.

Bu nedenle karar verilirse seçim tarihi bellidir.

Ekim ya da kasım.

Toplanan paralar seçime harcanır.

Tarımda hasat ayları…

Alım fiyatları yüksek tutulur.

EYT, 3 bin 600 ve diğerleri…

Hepsi devreye sokulur.

Seçimde sonuç alınmaya çalışılır.

Seçim kazanılırsa ne ala…

Halkı acıtacak önlemler sonra düşünülür.

Kazanılmazsa…

Kasa boşalacağı için gelen uzun süre dayanamaz…

Kısa süre sonra tekrar seçim gündeme gelir…”

MUHALEFETİN TAVRI

İktidar çıkmazda.

Çözümden çok gerekçe üretme çabasında.

Demirel’in,

“Vardı da vermedik mi?” sözü anımsanıyor.

Yapılan hataların faturası ağır.

ABD de bu fırsatı değerlendiriyor.

Müdahaleye açık hale gelen ekonomiye omuz atıyor.

Diğer partilere gelince…

Vatan Partisi dışında çözüm öneren yok.

“Millet İttifakı” sürekli konuşuyor.

Şikayet çok, ama çözüm açıklamıyor.

Vatandaş da güvenmiyor…

O nedenle, “kararsız seçmen” oranı artıyor.

Seçmen derdine çare olacak parti arıyor…