19 Mayıs 2024 Pazar
İstanbul 16°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Ruhlar bir olsun!

Kamil Erdoğdu

Kamil Erdoğdu

Gazete Yazarı

A+ A-

Türkiye’de 2019 seçimlerinden çok 3 Haziran’daki Fenerbahçe başkanlığı seçimi heyecanı daha fazla desek yanlış olmaz. Öyle iki aday çıktı ki, 3 yıl önce karşı karşıya gelecekleri hayal bile edilemezdi. Aziz Yıldırım, kendisinden sonraki başkan olarak Ali Koç’u düşündüğünü açıkça söylemişti. Buradaki en kritik soru o günden bugüne neyin değiştiği.
3 Temmuz sürecinden sonra Yıldırım’ın karşısına çıkan en ciddi aday Mehmet Ali Aydınlar olmuştu. Aydınlar’ın hükümet destekli olduğu da görülüyordu. Yıldırım’ın açık farkla kazandığı açıklandığında salonda “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganı atılıyordu.

YARGITAY KARARI BEKLENİYOR

Sarı-lacivertli camia Yargıtay’dan çıkacak son kararı bekliyor. Aziz Yıldırım’ın başkanlık ısrarındaki en makul gerekçe de bu. Öncelikle bu kararın halen açıklanmaması bir tehdit unsuru olarak elde tutulduğu görüşünü güçlendiriyor. Zira Yıldırım’ın bu kararı başkan olarak karşılamasıyla, sıradan bir vatandaş olarak karşılaması arasında büyük fark var.
Aziz Yıldırım’ın kulübe verdikleri inkar edilemez. Ancak kulübün bir değişime, yenilenmeye ihtiyacı olduğu da ortada. Bu ihtiyaç da Ali Koç’u öne çıkarıyor.
İşin bir de siyasi yönü var. Son yıllarda Aziz Yıldırım’ın hükümetle, özellikle de Cumhurbaşkanıyla arasının düzeldiğini görüyoruz. Erdoğan’ın Afrika gezisinde uçağındaydı. Diğer bir gerçek de Erdoğan’ın Ali Koç’a en hafif ifadeyle temkinli yaklaştığı. Özellikle Gezi Direnişi sırasındaki tutumu nedeniyle Ali Koç iktidar kanadının kara listesine alındı.
Aziz Yıldırım’ın kısa süre önce Mehmet Ali Aydınlar ile sponsorluk anlaşması yapması, siyasetin kulübün üzerindeki etkisini yoğunlaştırdı.
Yıldırım’ın “bu anlaşmayı yapmasına kalbinin rıza göstermediğini, ancak Fenerbahçe’nin çıkarlarının bunu gerektirdiğini “ söylemesi durumun çetrefil olduğunun kanıtı.

ORTAK SEVGİ FENERBAHÇE

Bir de 3 Temmuz sürecinde “gazeteci” maskesiyle kanal kanal dolaşıp FETÖ’nün sesi olanlar vardı. Hatta bazıları o günkü konjonktür gereği Yıldırım’dan özür bile dilemişlerdi. Bu tipler yine işaret almış olacaklar ki, seslerini yükseltmeye başladılar. Neyse ki iki aday da Cumhuriyet ve Atatürk konusunda hassas. İkisinin de ortak sevgisi Fenerbahçe. Bu nedenle 2011’de başaramayanlar, yine başaramayacak.