Ümit Özdağ gündemde kalmak istiyor

• Mutlu ve huzurlu bayramlar dilerim. Nerede olacaksınız bayram günlerinde?

Ankara Belediye Başkanı Vedat Dalokay’ın planlarını çizdiği Kuşadası Güzelçamlı’daki Dalokay sitesinde olacağım. Bayram güzel bir gelenek, bayramda herkes bir araya geliyor, birbirlerini arayıp hatırlarını soruyor. Birliğimizi kuvvetlendiriyor. Kaynaştırıyor. Ben herkesin, okurlarımızın, dostların, Vatan Partili arkadaşlarımın bayramını kutlarım.

• Bir doktor cinayetiyle daha karşı karşıya kaldık. Sorunu ortaya çıkaran birkaç boyut var. Hangisini özellikle vurgulamak lazım?

Aydınlık’ın bugünkü manşeti konuyu aslında güzel özetliyor. Doktorun iş yükünü artıran ve hastayla karşı karşıya getiren sistem değişmeli. Diğer gazeteler bu yönünü görememiş.

Sağlık sistemi tepeden tırnağa gözden geçirilmeli. Cezaların artırılması sorunu çözmez. Bakanlık hekimlerle, hemşirelerle, tüm sağlık çalışanlarıyla buluşacağı toplantılar yapmalı. Sorunu yaşayanlardan çözüm istenmeli. En iyi onlar anlatır. Yani yeni sistemi bizzat sağlık çalışanlarının öznesi olacağı geniş çalıştaylar düzenleyerek sonuçlarını hayata geçirerek kurmalıyız.

• Yeni bir konuya geçelim. Ümit Özdağ ‘İç savaş çıkabilir’ açıklaması yaptı. Böyle bir tehlike var mı sizce?

Anadolu adı üstünde göç yolları. Göç gelince iç savaş mı çıkıyor? Tarih boyunca her zaman her yerden gelen olmuş. Biz de Avrupa’ya gidiyoruz. Almanya’da sayımız giderek çoğalıyor. İç savaş mı çıkardık?

• Özdağ neden böyle abartılı ifadeler kullanıyor o zaman?

Ümit Özdağ gündemde kalmak istiyor anlaşılan. Bir de sığınmacılardan dolayı rahatsız olan ciddi bir kesim var. Baktı alıcısı var. Oradan güç toplamaya çalışıyor. Bu sıradan bir tutum. Kendisi için üzücü bir şey. Bir bilim adamı olarak ciddi, sorumlu tutum alacağına sansasyonel açıklamalarla gündemde kalmaya çalışıyor. Kendisini beğenirdim şimdi üzüntü duyuyorum.

• Ak Parti’nin bu konuyu çözmeye pek bir niyeti de yok anlaşılan?

Ak Parti başlangıçta bu soruna sebebiyet verdi. Davutoğlu başbakanken. Sonra Binali Yıldırım döneminde dostları artıracağız dedi. İsrail’le bile anlaştı. Suriye inadını anlamak mümkün değil. Esad diktatörmüş! Bize ne? Suriyeliler diktatörünü devirsin eğer diktatörse. Şimdi de aynı merkezler Tayyip Erdoğan’a diktatör diyor? Ak Parti esas bunu düşünsün.

• Özdağ’ın iç savaş iddiasıyla ilgili ne diyorsunuz?

Huzursuzluklar, tartışmalar, kavgalar olabilir. Ama iç savaş bambaşka bir şey. Silahlar konuşur. Bugün Türk Silahlı Kuvvetlerinin, polisin silahına karşı koyacak örgütlü bir silahlı yapı yok. İç savaşta Suriyeliler, Afganlar kimle savaşacak? Türk milletiyle mi? Bunlar ciddiyetsiz söylemler. İç savaş çıkarmak isteyenler bu söylemlerden memnun olur.

• Rahatsızlık yok mu?

Rahatsızlık var. Yani birden bire yabancı biri komşusu oluyor. İşgücü oluyor. Pek hoş karşılanmıyor tabi. Gelenekleri farklı, yaşayışları farklı. Ama bu iç savaş öfkesi olduğu anlamına gelmiyor. Bir psikolojik savaş yürütülüyor bu konuda.

• Yeni bir konuya geçelim. Cumhurbaşkanlığı bir genelge yayımlayarak yabancı devlet temsilcileriyle görüşmelerin Dışişleri Bakanlığı’na bildirilmesini istedi. Ekrem İmamoğlu bunu ‘Çürümüşlüğün göstergesi’ olarak niteledi. Genelgeyi nasıl değerlendirdiniz?

Ekrem İmamoğlu daha devletten milletten habersiz, saklı gizli görüşme o kişinin çürüklüğünü gösterir. Genelge doğru tabii. Ayrıca belediyelerin elçiliklerle görüşmesi için ciddi bir sebep yok. Belediyenin işi o belde halkına hizmet etmek, onların günlük hayatını sağlamak. Yani belediye başkanı, dışişleri bakanı değil ki? Belediye başkanı, dünya siyasetini değiştirmek için göreve tabii olmuyor ki. Yol yapacaksın, asfalt yapacaksın, ağaç dikip sulayacaksın. Ulaşımı sağlayacaksın. Ben de altı yıl belediye başkan yardımcılığı yaptım. Belediyede ne bir elçi ne de bir konsolos gördüm. Murat Karayalçın’dan sonra başladı böyle adetler. Kaynak yaratan belediye gibi ilkeler belirlediler. Sonra bu tip görüşmeler yapmaya başladılar. İmamoğlu bu çizgisiyle oy kaybediyor. Farkında değil.