29 Nisan 2024 Pazartesi
İstanbul 14°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Üretim devrimi programı – 4 (Birinci kısım)

Hakan Topkurulu

Hakan Topkurulu

Gazete Yazarı

A+ A-

Bu serinin yayınlanan 3 yazısında sırayla;

1- Bugün gelinen ekonomik durumun gelişimi,

2- Ak Parti'nin ekonomi programı,

3- Altılı Masa'nın ekonomi programı,

4- Vatan Partisi Üretim Devrimi programı, olarak sıralanmıştır.

VATAN PARTİSİ ÜRETİM DEVRİMİ PROGRAMININ TARİHSEL DAYANAĞI

Vatan Partisi Ekonomik Programının adı “Üretim Devrimi” programıdır. Bu program tarihten gelen birikimle yazılmış bir programdır. Tarihin sadece bir kesitinin ele alındığı bir program değildir. Osmanlı ile Büyük Britanya arasında imzalanan 1838 Balta Limanı Anlaşması, bugün Türkiye ile emperyalizm arasında süregelen emperyalizme karşı mücadelenin başlangıç tarihi olarak ele alınabilir. Bu anlaşma ile Osmanlı İmparatorluğu kendi toprakları üzerinde karar verme tekelini kaybetmiştir. Bu tarihten sonra başlayan mücadele Ahmet Mithat Efendilerle başlar. Jön Türklerle devam eden emperyalizme karşı ekonomik bağımsızlık savaşı, II. Meşrutiyet döneminde İttihat ve Terakki Partisi Alman-Avusturya ekonomik modelini örnek alarak “Milli İktisat” adı ile ekonomik bağımsızlık mücadelesini uygulamaya çalışır. Bu mücadele bayrağını devralan Mustafa Kemal ve arkadaşlarının 1931 yılında CHF (Cumhuriyet Halk Fırkası) kurultayında adını koydukları ekonomik programın adı “Devletçilik”tir. Devletçilik adı 1937 yılından 1961 yılına kadar anayasada yer alır. 1961 anayasasının kabulü ile program adını “Karma Ekonomi” olarak günceller. Tüm bu programların ortak özü “emperyalizme karşı mücadele ve milli ve bağımsız bir ekonominin kurulmasıdır.”

İşte tarihten gelen emperyalizme karşı ekonomik mücadelenin bugünkü adı “Üretim Devrimi Programıdır.” Programın gücü, tarihsel derinliğinden kaynaklanmaktadır. Osmanlı ve Türkiye’nin emperyalizme karşı mücadelesinden doğan, kendine özgü nitelikleri olan bir programdır.

ÜRETİM DEVRİMİNİN TEMEL SLOGANLARI

Programın temel sloganları;

1- Üretici baş tacı,

2- Tasarruf, yatırım, üretim, istihdam

Üretici Baş Tacı” sloganı, sloganın içeriğinden de anlaşılacağı gibi ekonomik modelin hangi üretici sınıflara (İşçi, çiftçi, sanayici, tüccar) dayanacağını çok özlü bir şekilde açıklamaktadır.

Tasarruf, Yatırım, Üretim, İstihdam” sloganı ise; işçi, çiftçi, sanayici, tüccar sınıfları temel alınarak oluşturulacak ekonomik temel ve programın hangi adımları esas alacağı ve neyi hedeflediğini göstermektedir. Özet olarak, “tam istihdam” yani çalışma gücü olan herkesin yeteneği ve isteği doğrultusunda üretime katkıda bulunma şansı olduğu ve üretime yaptığı katkı oranında pay aldığı bir toplum hedefinin yolu formüle edilmektedir.

ÜRETİM DEVRİMİ PROGRAMININ PARASAL KAYNAKLARI

Üretim Devrimi programının ve her türlü ekonomik programın baş maddesi, oluşturacağı ekonomik yapının fonunun nereden bulunacağı, kaynağının ne olacağıdır. Buna yanıt veremeyen bir partinin ekonomik programı asla inandırıcı değildir. İnandırıcılığı bir yana gerçekçi değildir. Üretim Devrimi programında bu kaynaklar aşağıdaki şekilde sıralanmaktadır;

1- Öncelikli kaynak, Üretim Devrimi temel sloganından da anlaşılacağı gibi toplumsal tasarruf olacaktır. Tasarruf, yatırım, üretim, istihdam sloganının temel özelliği Vatan Partisi'nin kuracağı ekonomik modelin dayandığı temel kaynağın üretici sınıfların ürettiği artı değerin önemli kısmına el konarak, el konan bu kısmın tekrar üretimin temeli olan yatırımlara aktarılmasıdır. Bunu bir üretici “o yılın ürününden daha çok tohumluk ayrılması” şeklinde çok özlü şekilde tanımlamıştır.

Kamu tasarruf oranının en az yüzde 30, hedef olarak yüzde 40’ların üstünde olması Üretim Devrimi Programının kaynakları konusunda esastır.

2- Türkiye’de kazanılmış, muhtelif nedenlerle yurt dışına çıkarılmış, Türk vatandaşlarına ait en az 300 milyar dolar servet yurt dışında değerlendirilmektedir. Yurt dışına çıkarılmış bu tutarın her türlü “tedbir yolu” kullanılarak yurt içine getirilmesi Vatan Partisi Üretim Devrimi programının ikinci parasal kaynağıdır. Sahipleri tarafından bu paraların yurda getirilmesi ve şahsi mülkiyetleri olarak yatırımlara yönlendirilmesi çeşitli şekillerde teşvik edilecektir.

3- 5’er yıllık kalkınma planları kapsamında yada ilk plan devreye alınıncaya kadar acil olarak başlatılması gereken yatırımlar için; sanayi ve alt yapı yatırım projelerinde kullanılmak üzere yurt dışından SWAP, kredi gibi yöntemlerle, yapılacak yatırımın geri ödeme koşullarına uygun fiyat ve vadelerde bulunan parasal kaynakların değerlendirilmesi.

Sonuç olarak; Üretim Devrimi temel kaynak olarak Türk Milleti'nin emeğinin bir kısmına el koyarak bunu yeni yatırımların kaynağı haline getirmeyi hedeflemektedir. Çünkü bunun haricindeki kaynaklar eninde sonunda Türk milletinin geri ödemesi gereken borçlar olarak gelecek nesillerin hanesine yazılacaktır.