19 Mayıs 2024 Pazar
İstanbul 16°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Yeni Ortaçağ Propagandası: Kraliçe Elizabeth’in Cenazesi

Gözen Esmer

Gözen Esmer

Site Yazarı

A+ A-

Latince propagare fiilinden türediği düşünülen ve ilk olarak 1622 yılında Vatikan’ın denizaşırı misyonerlik faaliyetlerini yayma amacıyla kurulan Sacra Congregatio de Propaganda Fide (İnancı Yaymak Amaçlı Kutsal Cemiyet) teşkilatın adında yer alan propaganda sözcüğü beraberinde etkileme, sindirme anlamlarını daha doğrusu görevlerini beraberinde getirdiği düşünüldüğü için uzak durulan ve olumsuz anlamda kullanılan bir sözcüktür.

Ancak propaganda sözcüğü genel anlamda ideolojik mücadele yöntem ve araçlarını kendi bünyesinde barındırır.

İşte bugün bu saatlerde yaşanan bir örnek, propagandanın önemini bir kez daha ortaya koydu.

Kraliçe Elizabeth 96 yaşında hayatını kaybetti.

Ve neredeyse tüm dünyada bu haber bir son dakika bandıyla geçildi. Ve ardından kesintisiz yayınlarla Kraliçe’nin cenaze ritüelleri, İngiltere’deki yaşanacak süreç uzun uzadıya yorumlanmaya başlandı.

Bu yazının yazıldığı 9 Eylül gecesinde -Kahraman Ordumuzun İzmir’i kurtardığı günün 100.yılında- profesörler, gazeteciler, sanki kendi ülkelerindeki bir devlet büyüğü veya halk kahramanı vefat etmişçesine bu yasa ortak oldu.

“Merkez medya” adı verilen holding medyalarının hal-i pür melali de bir kez daha ortaya çıktı.

“GELMİYOR İÇİMDEN HÜZÜNLENMEK BİLE”

Aydınlık Gazetesi ve Ulusal Kanal dışında bütün medyanın tek gündemi Kraliçe Elizabeth’in cenaze ritüelleri ve hangi prensin, hangi prensesin hangi rütbeyi alacağı, nostaljik hikâyeler oldu.

Kraliçe’nin vefatının elbette haber değeri vardır ancak, bunun için saatlik programlar uzun uzun analizler, yorumlar, canlı bağlantılar, emperyalizmin propaganda gücünü ortaya koyuyor. Daha doğrusu emperyalizmle gönül bağı olanları açık bir şekilde gün yüzüne çıkarıyor. Sömürge kafası. Eski deyişle “Mütareke Basını”

Kraliçe Elizabeth’in cenaze ritüelleri, Obama’nın kıyafetindeki detay, Finlandiya Başbakanı’nın partileri, Kanada Başbakanı’nın bisiklete binmesi…

Bize doğal gelen bu tür haberler aslında “propaganda sanatı”nın en güzel örneklerinden. Yeni sayılmasa da hâlâ işe yarayan kitle kültürü imgelerinden.

21.yüzyılda gerici bir düzen olan feodalizmi temsil eden, sadece feodalizmi değil aynı zamanda İngiliz emperyalizmini temsil eden bir kraliçenin cenaze ve yas törenlerine 80 milyonluk bir ülkenin “popüler” televizyon ve gazetelerini dâhil etmek yabana atılacak bir şey değil.

Zira 100 yıl önce Türkiye İngiliz emperyalizmiyle göğüs göğüse çarpışıyordu. Bugün de Türkiye yine tehdit altında. Ancak ülkemizdeki medya kuruluşları İngiliz emperyalizminin temsilcisi Kraliçe’nin yasını tutuyor. Bugüne kadar hiçbir dostluğunu görmediğimiz İngiltere’nin! Tarihi acımasız sömürgecilikle, katliamlarla dolu olan İngiltere’nin.

Bu İngiltere’de nasıl bir asalet ve medeniyet aranıyor?

İşbirlikçilik “Açık bir yara gibi utandırıcı” bir de bunun içselleştirilmesi daha da acıklı.

Bir yanıyla da Batı’nın tüm insanlığa dayatmaya çalıştığı yeni ortaçağ kültürünün cenaze ritüeline tanık oluyoruz. Yas elbiseleri ve pahalı siyah güneş gözlükleri ve fısıltılar hâlinde dönüp dolaşan entrikalar…İleride tarihçilere yazılacak bir konu. Belki bir minyatür. NFT olarak satılacak. “Yeni Ortaçağ’dan Dijital Kalıntı: Kraliçe Elizabeth’in Cenazesi” ve bir “Kendi Celladına Âşık Olanlar” panoraması.

Belki de kalmaz. Yıkılır gider Londra Köprüsü

“Ve her gün biraz daha çoğalır Cromwell”

Sanıyorum her geçen gün büyüyen insanlık cephesi Cromwell’in hatırasını da kurtaracak!

Vatikan