16 Mayıs 2024 Perşembe
İstanbul 14°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

'Peki bu fotoğraf ne?'

Hürriyet gazetesi yazarı Fatih Çekirge bugünkü yazısında Fransız haber ajansı AFP nin yayımladığı fotoğrafı gündeme getirdi.

'Peki bu fotoğraf ne?'
A+ A-

Fatih Çekirge'nin "Peki bu fotoğraf ne?" ismiyle yayımlanan yazısı şöyle;

Dün sabah saatlerinde AFP (Fransız Basın Ajansı) Suriye sınırından iki fotoğraf geçiyor.

Önce fotoğraflara bakalım.

'Peki bu fotoğraf ne?' - Resim : 1

Sonra yorumlayalım.

Bu Amerikan zırhlı konvoyu Suriye ile Türkiye arasındaki güvenli bölgede Türk askeriyle birlikte yapacağı ortak devriye için yola çıkmış.

Gideceği yer Tel Abyad kenti.

Zaten AFP de haberi böyle geçiyor.

Ama dikkatle bakarsanız, ABD konvoyunun arkasında beyaz sivil araçlar görülüyor.

Ve en gerilerde bir beyaz araç daha...

'Peki bu fotoğraf ne?' - Resim : 2

AFP foto muhabiri en uzaktaki beyaz araca teleobjektifini yöneltince şu fotoğraf karesi çıkıyor.

İşte yazının başlığında sorduğum sorunun fotoğrafı da budur.

ABD devriye konvoyunda PYD/YPG militanları ne arıyor?

Biliyorsunuz, Türkiye sınırının hemen dibinde PKK/YPG/PYD terörist oluşumuna karşı aylardır çok ciddi bir mücadele veriyor.

Zeytin Dalı, Fırat Kalkanı harekâtları bu nedenle yapılmıştı.

Türkiye açıktan şöyle demişti: “Sınırlarımda bir terör koridoruna izin vermem. ABD ya bizimle ortak devriye başlatır ya da biz kendi güvenlik önlemlerimizi alırız.”

Aslında bu sözler, Suriye’nin kuzeyinde YPG/PYD ile ortak hareket eden ABD’ye ciddi birer uyarıydı.

Çünkü Pentagon, Irak’ın kuzeyinde yaptığı gibi Suriye’nin kuzeyinde de kendisine bağlı bir militer güç hedefliyordu.

Bu gücü oluşturan PKK eksenindeki YPG/PYD deşifre olunca, bu defa Suriye Demokratik Güçleri adı altında bir oluşum sağlandı. İsim farklı ama PYD/YPG aynıydı.

Türkiye bu konuda da itirazlarını yaptı.

Bu sırada ABD’li komutanlar terör örgütü temsilcileriyle toplantılara devam ediyor, teröristlere dağıtılan silahları da geri almıyordu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan son sözü söyledi: “Eğer olmazsa kendi göbeğimizi kendimiz keseriz.”

Ve ardından İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun şu sözleri: “Çok yakın zamanda, bundan 14 gün önce Suriye’nin bir tarafında bizim kırsalda bitirdiğimiz MLKP ile Amerikalılar görüştü. Ne görüştüklerini biliyoruz. Ne görüştükleri de bize kalsın. Hem de kimle... İsim isim, kimlerle... Biz devletiz ve bunları bilmek zorundayız. Her türlü görevleri vardı. Askeri, diplomatik... PKK ile ilişkilerini de söylerim. Nereye gittiklerini, nerede beraber olduklarını.”

Eğer Türkiye Cumhuriyeti’nin İçişleri Bakanı bu kadar kesin konuşuyorsa...

Bu öyle kolay bir durum değildir.

Açıktan, net, çekinmeden ve iyi niyetle yapılmış bir uyarıdır bu.

TÜRK-ABD ORTAK DEVRİYESİ

Ve önceki gün AFP bu fotoğrafları yayınladı. Fotoğraftaki ABD konvoyu Türk askeriyle Telabyad’da yapacağı ortak devriye görevine geliyordu.

Geldiler de...

Bizim askerimiz de ABD konvoyuyla buluştu. Ve ilk devriye 3.5 saat sürdü.

Tamam... Buna sevindik... “Demek ki bizim hassasiyetlerimiz duyuluyor” dedik...

Amaaaaa... Bu fotoğrafları görünce...

Şimdi ben iyi niyetle soruyorum:

1) AFP’nin geçtiği bu fotoğraflara göre Türk askeriyle ortak devriye görevine gelen ABD askeri konvoyuna SDG bayrağı altında PKK/PYD militanları eşlik etti mi?

2) Türkiye için hayati derecede önemli olan güvenli bölgede Pentagon’un PYD ile temasları sürüyor mu?

3) Türkiye ile ABD’nin geliştirdiği “güvenli bölge devriyesi” için bu sorular artarsa, iki ülke arasında “güven” kalır mı? “Güvenli bölge” planı, “güvensiz ilişkilerle” ne kadar yürüyebilir?

Başkan Trump’ın Türkiye’nin bu hassasiyetlerinin farkında olduğu yolunda bilgiler geliyor.

Asıl sorun bu bilgilerin ve başkanlık kararlarının pratikte Pentagon taktiklerine nasıl etki edeceğidir.

Umarım ABD, Türkiye’nin bu konudaki hassasiyeti ve kararlığını anlama noktasındadır.

Türkiye ile ABD arasındaki stratejik ortaklık köklüdür.

Ancak soru şudur: “ABD Türkiye’yi hâlâ yardım ve hibe yapabileceği bir kanat ülke olarak mı görüyor? Yoksa kendi ayakları üzerinde yükselen bir ortak olarak mı düşünüyor?”

Yani...

Pentagon hâlâ “Biz stratejiyi yaparız, onlar ortak olur” zihniyetinde midir?

İşte bu “sınır devriyesi ve güvenli bölge” uygulaması bu sorunun sahadaki testi olacaktır.

Ve umarım...

“Sınır ötesinde” başlayıp “sinir uçlarımızda” devam edecek bir oyunla karşı karşıya kalmayız...

Son Dakika Haberleri