Kobani kararlarına kimler tepkili?

Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Sincan Cezaevi'ndeki duruşma salonunda görülen Kobani davasında eski HDP'lilere ceza yağdı. Selahattin Demirtaş 42 yıl hapis cezasına çarptırılırken Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk 10 yıl ceza aldı.

CHP ADINA İLK AÇIKLAMA SEZGİN TANRIKULU'NDAN

CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, karar açıklandıktan sonra yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Bu kararı hukukla açıklamak mümkün değil. Yargılama boyunca hukuka uygun hiçbir delil ikame edilmedi. Tamamen hukuka aykırı sahte delillerle gizli tanıklarla bir mahkumiyet kararı oluşturulmak istendi. Bu mahkumiyet kararı iddianame gibi bu yargıçalara ait değildir. Sonuçta Adalet ve Kalkınma Partisi'nin siyasi iktidarına ait bir mahkumiyet kararıdır. Biz bu kararı bu şekilde okuyoruz. Bu kararla ilgili avukat arkadaşlarımız hukuksal süreci başlatacaktır. Ancak bu kararı ortak dayanışma, ortak mücadele duygusu kaldırır. Bunun için cesaretle mücadele etmek durumundayız. Türkiye'de demokrasi ve toplumsal barış için... Bunu yapmaya çalışmalıyız. Bu karar bizim çok daha fazla bir arada olmamız gerektiği bir süreci bize birkez daha hatırlattı. Biz umutsuz değiliz. Hep beraber mücadele etmeye devam edeceğiz. Tekrar bu kararı kınıyoruz, kabul etmiyoruz. Demokratik siyaseti hapseden bu karara karşı arkadaşlarımızın özgürlüğü için çalışacağız. Ve mutlaka özgürlüğüne kavuşacak arkadaşlarımızla beraber Türkiye'yi özgürleştireceğimiz dönemde Sincan'da burada halay çekeceğiz.”

DEM Parti Eş başkanı Tülay Hatimoğulları Oruç, Sincan Adliyesi önünden şu mesajları verdi: “Bugün Sincan'da bir hukuk katliamına tanıklık ettik. Bu karar nasıl iddianame nasıl Saray'da ve MHP genel Merkezi'nde yazıldıysa aynı odaklar tarafından yazılmıştır.”

EN ÇOK EMRE USLU ÜZÜLDÜ

Kaçak FETÖ'cülerden Emre Uslu da karardan duyduğu üzüntüyü şu sözlerle dile getirdi: “Kobani davasında verilen cezalara kendime verilmiş gibi üzüldüm. O hakim ve savcıların bu ülkeye dair bir gramlık sevgisi yok sanırım. Ya ülkeyi böldüklerini görmeyecek kadar körler, ya da koltukları için her şeyi yapacak kadar şerefsizler. Belki de şerefsiz körler.”