26 Nisan 2024 Cuma
İstanbul 19°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Strazburg aynasından görünenler

Rafet Ballı

Rafet Ballı

Gazete Yazarı

A+ A-

Bu bir “fotoğraf” yazısıdır. İç ve dış: Birçok gücün yolunun kesiştiği “an”ın fotoğrafı. Türkiye, Ermenistan, diasporalar ve Batı.

***

Yer: Strazburg. Fransa’nın kuzeydoğusu.

Almanya sınırına hayli yakın. Şu ünlü Alsas-Loren bölgesi.

Almanya-Fransa arasında birkaç defa el değiştiren yer.

Önemli Avrupa kurumlarının başkenti.

Avrupa Konseyi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi-AİHM burada.

Bir anlamda ikinci Brüksel.

***

Mahkemenin önüne hayli erken geldik. Saat 8.00.

Dosyanın adı: Perinçek-İsviçre davası. Öyle diyorlar.

Biliniyor: İsviçre yanıldı bir kanun çıkardı. “Soykırımı inkâr suçtur” diye.

Yorumu hazırdı: 1915’te Ermenilere soykırım yapıldı. Reddetmek “inkâr suçudur”.

Perinçek de 2005’te kanunu çiğnedi. Bilerek, isteyerek. Yargılandı. Mahkum ettiler.

Perinçek, mahkûmiyeti AİHM-Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne götürdü. Kazandı.

İsviçre itiraz etti. Şimdi, “Büyük Daire” itirazı karara bağlayacak.

***

Mahkemenin önünde toplanma başlamış.

“Türk tarafı”na ayrılan yer mahkemenin tam karşısında.

Genişçe bir alan.

***

Katılımcı dökümünü vereyim.

Türkiye’den bir uçak.

Avrupanın çeşitli kentlerinden otobüsler.

Ağırlık Almanya’dan. Arabalarıyla gelenler az değil.

Öğleden önceki manzara: 2-3 bin.

***

“Ermeni tarafı”nın yeri diğer köşede.

Birkaç yüz kişi bekliyordum. 30-40 kişiler.

Fransız polisinin öngörüsü benimkinden isabetli.

Bir otobüslük yer ayırmışlar zaten. Cadde üstünde.

Belli: Kalabalık olmayacağını biliyorlardı.

Marş yayınlıyorlar.

***

Gruba yaklaştım. Hepsi genç. Ellerinde Ermeni ve Fransız bayrakları.

Türküm ya. Polisler tedirgin. Olay istemiyorlar.

Ermeni gençlere selam verdim. Birkaçı karşılık verdi.

Hangi şehirden geldiklerini sordum.

Hepsi Strazburg’danmış. Başka şehirler yok.

***

Önemli:

Şu meşhur diaspora sefererlik ilan etmemiş.

Demek: Davanın fazla konuşulmasını istemiyorlar.

Belli: Mutlu bir sonuç öngörmüyorlar.

***

Gelelim bizimkilere.

1500-2000 kişi bekleniyordu. Fazlası var. Fakat yine de yetersiz.

Oysa potansiyel yüksek.

İki ihtiyaç: Örgütlenme. Devletin rolü.

Durum: Devlet maalesef yok. Örgütlenme henüz dar.

***

Katılım renkli. HDP hariç bütün partilerden gelenler var.

Ağırlık: CHP’li ve İşçi Partililerde.

Ülkücüler de az değil.

Bir tespit: Ülkücü-yurtsever sol yakınlığı ilerlemiş.

Köyümden gençlere rastladım. Daha önce hiç görmediğim. “Ülkücüyüz” dediler.

***

Çeşitli Türk bayrakları.

Başta Türkiye ve Azerbaycan’ınki.

Türkmenistan, Uygur bayrakları.

Bir sürpriz: Pakistan bayrağı da vardı.

***

Ve kadınlar... Elbette ve yine ön plandalar.

Cumhuriyet mitinglerinde, Gezi eylemlerinde de öyleydi.

Kadın kanunu bu.

***

Caddenin hemen ilerisinde Avrupa Konseyi var.

Önünde küçük masalar. Biri de PKK’ya ait: Öcalan’a özgürlük talep ediyorlar.

Dün: Bizim katılımcıların “danışma ofisi” oldular adeta.

Kafe ve tuvalet arayanlara sürekli yol tarif ettiler.

Hiç rahatsız değillerdi.

Türk(!) medyası için bir ön not.

Haber bültenlerinde durum nedir bilmiyorum.

Burada ilgisizlik seferberliği içindeydiler.

Tarih kaydediyor.

***

Ve Deniz Baykal.

Seyirci olmasına o kadar alıştık ki.

Üzücü: Gelmesi şaşırttı.

***

Karar ne olur?

Avrupa bir seçim yapacak: Ya ilericilik ya gericilik.

Türkiye’nin Cumhuriyetçileri ikisiyle de halleşmeye hazır.