Terörle böyle mücadele edilemez!

Türkiye Cumhuriyetine karşı silahlı kalkışma teşebbüsünde bulunan, Türk Milletini etnik temelde silahlı terör eylemleriyle bölmeye çalışan, kanlı-vahşi terör örgütü PKK ile mücadelede tam ve eksiksiz başarı böyle sağlanamaz.Başta TSK olmak üzere, Polislerimiz ve korucularımız ile tüm güvenlik güçlerimiz kahramanca ve yaşamlarını hiçe sayarak büyük bir özveri ile mücadele yürütüyorlar.Silahlı mücadelede, hem kırsalda hem de şehirlerde PKK’ya çok ağır darbeler indiriyorlar. Şehitler- gaziler verme pahasına Vatan savunmasında silahlı güçlerimiz üstün bir başarı gösteriyorlar. Onlara minnettarız.Ancak diğer yandan, terör örgütünün hamisi ve sözcüsü gibi davranan ve PKK ile organik bağını inkâr etmeyen HDP ve onun mazbatalı PKK sempatizanı militanları, terörle mücadeleyi engellemeye, güvenlik güçlerimizin moralini bozmaya, hendek kazan, kanas silahıyla askerimizi-polisimizi ve vatandaşlarımızı şehit eden PKK’lıları korumak için her türlü yola başvurarak terörle mücadeleyi sabote etmeye ve engellemeye çalışıyorlar.Gazi Meclis’te, bölücü terör örgütünün eylemlerini hedef ve ideallerini savunan ve adeta savunuculuğunu yapan militan vekiller şov yapıyorlar.Kanla-canla verilen vatan müdafaası masa başında, Ankara’da ve medyada psikolojik savaşa kurban edilmek isteniyor.Yapılacak şeyleri yıllardır yazıp-konuşuyor, uyarıyor ve öneriyoruz;| Terörle mücadele sadece silahlı mücadele ile kazanılamaz. İşin sosyal-ekonomik-hukuki ve psikolojik önlem ve mücadele boyutları vardır.| HDP, PKK terör örgütüyle açık ve inkâr etmediği organik bir bağ içindedir. Bu nedenle hakkında derhal kapatma davası açılmalıdır. Demokrasilerde terörle organik bağı olan partilerin yeri olmadığı AİHM kararıyla sabittir. İspanya’da Herri Batasuna adlı terör örgütü ETA’nın destekçisi olan partinin kapatılması bunun en somut ve yakın örneğidir.| Sözde HDP’li, özde PKK yandaşı olan mazbatalı bazı Belediye Başkanları ve Milletvekilleri alenen terörle mücadeleyi sabote etmeye ve hendek kazanlara yardım etmeye çalışmaktadırlar. Bu pervasız davranışları milletimiz her akşam ekranlarda büyük bir infial içinde izlemek zorunda kalmaktadır. Bu isimlerin dokunulmazlıklarının TBMM’de derhal kaldırılarak yargılanmaları sağlanmalıdır.| Demokrasinin nimetlerinden yararlanarak, ülkeyi bölücü teröre teslim etmek isteyenlere, asker-polis-korucu ve yurttaşlarımızı her gün şehit edenlere, okul ve camileri yakanlara arka çıkanlara, üstüne üstlük bir de milyonlarca liralık Hazine yardımı yapılmaya çalışmaktadır.Hiçbir demokrasi kendi ayağına ateş etmez, edemez.Bu milletin vergileriyle toplanan paralar, milleti ve vatanı terör ve silahla bölmek isteyenlerin destekçilerine “Hazine yardımı” olarak verilemez, verilmemelidir.| Medyanın siyasi Kürtçü ve bölücülerle Sorosçuların propaganda yaptığı ve cirit attığı başıboş bir alan olmasına mani olunmalıdır.| Türkiye’nin bugün savunmasız bir açık toplum haline getirilmesini “demokrasi” diye yutturmaya çalışan zihniyete karşı mücadele edilmelidir.| Bölünme ve çözülme sürecini yeniden gündeme getirerek “yeni Anayasa” adı altında Türk kimliğine, ulus devlet ve üniter yapımıza yönelik fitne ve fesat açıklamalarıyla terör örgütüne ve yandaşlarına umut ve cesaret vermekten derhal vazgeçilmelidir.| Çok geç kalınmış da olsa bölgede bölük-pörçük ve amatörce yapıldığı biçimde değil, genel anlamda bir olağanüstü hal ilan edilmeli, TSK’ya iç hizmet kanununda geri alınmış olan yetkileri derhal iade edilmelidir.Cumhuriyetimiz ve Devletimiz olmadan demokrasiden de bahsedilmeyeceği artık görülmelidir.| Ortadoğu’da bugün yaşanan kanlı mezhep ve din savaşlarının tek ve en etkili panzehirinin “laiklik” ilkesi olduğu unutulmamalıdır. Türkiye’nin bir din ve mezhep devleti değil, laik-demokratik bir Cumhuriyet olduğu ve öyle kalacağı herkes tarafından kavranmalıdır.Vahabi-Selefi cihatçı kafalarla ittifak ve işbirliği gibi bir gaflete asla düşülmemelidir.| Irak-Suriye başta olmak üzere, İran ve Rusya gibi komşu ve bölge ülkeleriyle ABD’nin çıkarları ve emellerine alet olmak adına düşmanca olan ve kopma noktasına getirilen ilişkiler derhal düzeltilmelidir.Yukarıda bir bölümünü açıklamaya çalıştığımız adımlar atılamaz ve önlemler alınamaz ise, sadece güvenlik güçlerimizin fedakârca yürüttüğü terör mücadelesinde kalıcı ve etkili bir sonuç alınması oldukça zor hatta imkânsızdır.Bütün bunları Meclis’te söyleyecek, millete anlatacak, kamuoyunu aydınlatacak milli bir muhalefete ise su kadar, hava kadar ihtiyacımız var.