26 Nisan 2024 Cuma
İstanbul 17°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Türk Tiyatrosu'nun Divası Yıldız Kenter 2

Hayati Asılyazıcı

Hayati Asılyazıcı

Eski Yazar

A+ A-

Muhsin Ertuğrul (1954-1958), ikinci kez Devet Tiyatroları Genel Müdürlüğü'ne getirildi. Bu yıllarda Ankara DT'de önemli repertuar değişiklikleri yaptı. Yıldız Kenter'i ve Müşfik Kenter'i yakından tanıdı. İki kardeşin başarı grafiğine tanık olan Muhsin Ertuğrul 1958 yılında DT Genel müdürlüğünden ayrıldı. Her zaman olduğu gibi bu ayrılışında da politik nedenler vardı. M. Ertuğrul'un ödün vermeyen karakteri dönmüş olduğu İstanbul Şehir Tiyatroları'nda da sık sık görülecektir. M. Ertuğrul'un İstanbul'a gelişi ve tekrar Şehir tiyatrolarında genel sanat yönetmenliğini üstlenmesi (1958-1966) bu kurumun yeniden çağdaş bir repertuara kavuşmasını sağladı.

***

Yıldız Kenter ve Müşfik Kenter Devlet Tiyatroları'dan 1959'da ayrıldıktan sonra İstanbul'a geldiler. Kenterler'in İstanbul'a gelişlerinin en büyük etkeni Muhsin Ertuğrul'un Ankara'daki görevini bırakmasıydı. Muhsin Ertuğrul Karaca Tiyatrosu'nda Kenter kardeşleri İstanbul'daki ilk oyunları olan William Gibson'ın "Salıncakta İki Kişi" adlı oyunu ile perdelerini açtı. Yeni bir biçemiyle Muhsin Ertuğrul'un sahneye koyduğu oyun iki kardeşin İstanbul'da geniş izleyici tarafından tanınmasını sağladı. Değişik yorumla oynayan iki kardeşin oyunu İstanbul için de bir yenilik oldu. Bir oyunla böylesine bir üne ulaşan tiyatroyu İstanbul izleyicisi uzun yıllar doyumsuzluk içinde görmeyi sürdürecekti. Türk tiyatrosunun kurucusu Muhsin Ertuğrul İstanbul Şehir Tiyatroları'nda yaptığı yeniliklerden sonra özel tiyatro olarak, Yapıkredi Bankası'nın sponsorluğunda Küçük Sahne Tiyatrosu denemesinde tiyatro alanında bir yenilik yaratmıştı. Yıldız ve Müşfik Kenter'in olağanüstü başarıyla oynadıkları Salıncakta İki Kişi adlı oyun, Muhsin Ertuğrul'un özel tiyatrodaki ikinci önemli yeniliğiydi.

Teknik ve estetik çözümlemeler

Yıldız Kenter (Müşfik Kenter ayrı bir yazının konusudur.) Ankara DT'de 11 yılda ulaşılması kolay olmayan büyük başarılara imza attı. Artık İstanbul Kenter Tiyatrosu'nun kuruluşu ile bir özel tiyatronun evrimini yaşayacaktı. Yıldız Kenter oynadığı her rolde oyunculuğun doruğuna ulaşıyor, teknik ve estetik çözümlemeleri ile virtuozitesini ortaya koyuyordu. Zaman içerisinde yerli ve yabancı oyunlardaki olağanüstü başarılı yorumları, tiyatroda bir Yıldız Kenter divasını yarattı. Daha sonraki yıllarda sürekli olarak Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere'de "Değişen Eğitim Yöntemleri" ve "Oyunculuk Yöntemleri" üzerine çalışmalar yaptı. Bu arada oyunculuğu gibi tiyatro hocalığı sözünü ettiğim yöntemlerden yola çıkarak, analiz ve sentezlerinde hocalık konusunda da ustalığını ortaya koydu.

***

Ankara'daki başarılarını İstanbul'a taşıması özveri ile tiyatro sevdasının buluşması demekti. Salıncakta İki Kişi, Yıldız Kenter'in tiyatro yaşamındaki ikinci kırılma noktasıydı. Tiyatroda çizdiği yol haritası sanatçıya başarılarla dolu yılları ve saygınlığı da beraberinde getirecekti. İstanbul'daki ilk oyunuyla birlikte iki genç oyuncuyu tanıtan sanatçı Yıldız Kenter'dir. John Von Drutten'in "Baharın Sesi" adlı oyunu Kenterler'in oynadığı Karaca Tiyatro'da sahneye kondu. Bu oyunda Çiğdem Selışık ve Genco Erkal tiyatro çevrelerine adlarını duyurdular. Bu oyun iki genç sanatçının profesyonel sanat yaşamlarında bir dönüm noktası oldu. Bu olanağı sağlayan sanatçı ise Yıldız Kenter'di.