‘Çocuklara mahremiyet eğitimi 3 yaştan itibaren verilmeli’
‘Çocukların çıplak ve giyinik fotoğrafları herkese açık erişim alanlarında kullanılmamalı. Çocukların dijital izleri bırakılmamalı. Sanal ortamda oyunlar dahil kurulan ilişkilerin tümü, ebeveyn kontrolünde olmalı’
GÜNÜMÜZDE, medyada çokça çocuk istismarı ve şiddeti konulu haberlerin yer alması karşısında ailelerimizin haklı tedirginlikleri var. Pedofili (sübyancılık) ve korunma üzerine uzun yıllar çocuklarla iç içe birçok kurumda çalışmış, başarılı bir pedagog Sayın Zeynep Ses’le ayrıntılı bir söyleşi yaptık:
Pedofili nedir?
Pedofili ya da sübyancılık, belirli yaştaki bir kimsenin ergenlik öncesi çocukları cinsel açıdan çekici bulması ve cinsel eğiliminin çocuklara yönelik olmasına neden olan psikoseksüel rahatsızlık olarak tanımlanıyor. Bu rahatsızlığa sahip kişilere pedofili ya da sübyancı denir.
Çocukları, kendilerini korumak için nasıl güçlendiririz?
Öncelikle, yaş guruplarına göre çocuklara mahremiyet eğitimi verilmeli.
Cinsellik konusunda çocuklar bilinçlendirilmeli.
Bedenlerini korumaları öğretilmeli, izin verirsem dokunabilirsin bilinci verilmeli.
Çocukların cinsel organlarını sevgi malzemesi yapmama bilinci olmalı.
Mahremiyet eğitimi kaç yaşta başlamalı ve kimler vermeli?
Elbette eğitim ailede başlar ve ana okulunda devam eder.
Bu eğitimin adı “iyi dokunuş kötü dokunuş” olarak anlatılır. Anlatıma yaş gurubuna uygun olarak çeşitli ögretici materyaller resimler, oyun ve şarkılarla anlatılır.
Mahremiyet eğitimi 0-6 yaş aralığında aile içerisinde edinilen bir eğitim olsa da temel olarak eğitim 3 yaş ve sonrasında verilmeye başlanmaktadır. Ancak eğitim ergenlik dönemine kadar devam etmelidir. Bunun en büyük nedeni fiziksel ve bilişsel olarak de-ğişen ve gelişen çocuğun bilgi ihtiyacı her dönemde artacaktır.
Mahremiyet eğitimi çocuklar endişelendirilmeden verilmelidir. Günlük yaşamın içinde, çocukların rahat oldukları bir ortamda verilmesi çocukların daha sakin olması ve anlamaları için faydalı olacaktır.
HER AN YANINDA OLAMAZSINIZ Kİ!
Çocukta mahremiyet eğitimi, onların mutlu, huzurlu ve karakter sahibi olarak yetişmelerini sağlayan ve onları kötü niyetli insanların istismarından koruyan temel eğitimlerden biridir. Mahremiyet eğitimi verirken doğal olmalı, çocuklarımıza, korkutarak veya zorlayarak özgüvenlerini zedelememeliyiz. Ayıp, günah, yasak sözcükleri yerine özel kelimesini kullanmalıyız.
MAHREMİYET EĞİTİMİ HANGİ AŞAMALARLA KAZANDIRILMALI?
Çocuklara mahremiyet eğitimi 3-4 yaşına kadar davranış olarak kazandırılır. 3- 4 yaşından sonra yavaş yavaş bedenini koruma ve duygularını kontrol edebilme bilinci verilmelidir.
1-Bedenini Tanımlama:
Çocuğa 3-4 yaşından itibaren, kendi bedeni hakkında bilgi verilmelidir. Kolları, gözleri, ağzı, kulakları nasıl öğretiliyorsa özel bölgeleri de bu organlar gibi anlatılmalıdır. Bunun için kitaplardan, videolardan faydalanılabilir. Çocuk bedeninin kendisine ait olduğu bilinci bu yaş döneminde desteklenerek devam ettirilmeli.
Anaokullarında verilen “bedenimizi tanıyoruz” çalışmaları; çocuğun bedenini tanımasına yönelik olup, çocuğun bedenine karşı farkında olma bilinci kazandırır.
2-Özel Alan Tanımlama:
Çocuğun kendi özel alanını koruyabilmesi için öncelikle bu alanı çocuğa tanımlamak gerekmektedir. Vücudun kişiye özel olan bölgeleri, bu bölgelerin gizlenmesi gerektiği, çocuğa iki yaşından itibaren yavaş yavaş anlatılabilir. Bu alanın başkalarından gizlenmesi ve anne-baba ve doktorlar dışında bu bölgeye kimsenin dokunmaması gerektiği çocuğa öğretilmelidir.
Çocuk için tanımlanan özel alan aynı zamanda anne-babanın da özel alanıdır. Çocuk anne-babasının bu alanlarını görmek istediğinde aile izin vermemeli, bu alanların kişiye özel olduğunu belirtmeli ve kimseye gösterilemeyeceğini anlatmalıdır.
Çocuğu zorla öpmek, ısırarak sevmek, çocuk istemediği halde ona sarılmak çocuğa ben güçsüzüm zaten kendimi koruyamıyorum, yetişkinlere direnmek boşana, onlar çok güçlü ben de zayıfım algısı geliştirmelerine neden olur.
Bazen ebeveynler, “Benim çocuğum, izin alacak değilim ya öpmek için” diyebilirler. Fakat unutulmamalıdır ki onlar evlatlarımız bile olsalar şu mesajı vermek çok kıymetli: ”sen benim evladım olduğun halde bile ben bile senden izin almadan sana dokunmuyorum, seni zorlamıyorum, bir başkası zorlarsa bu doğru değil.”
Çocuğun özel bölgeleri sevgi objesi olamamalıdır. Kısacası çocuk özel bölgelerinden sevilip, öpülerek bunun normal olduğu çocuğa öğretilmemelidir.
3-Dokunulması Yasak Olan Yerlerin Refleksi Kazandırılmalı:
3- 4 yaşından itibaren çocuğun genital bölgelerine olan temas azaltılmalıdır. Mümkün olduğunca çocuğun tuvalet sonrası ve banyoda genital bölgesini yıkama/ temizleme görevi çocuğa verilerek özel bölgelere olan temas kesilmelidir. Bu yaş döneminde çocuk tuvalete bir ebeveyn desteği ile girmeli mecbur olunmadıkça çocuğun yanında kalmamak daha iyi olacaktır.
Çocuk tuvaleti bittiğini söyledikten sonra destek olmak için tuvalete girilse bile çocuğa, bak sana bakmıyorum, kafamı çevirdim demeli ve gözler hafif kısık şekilde tuvalet temizliğine destek olunmalıdır. 4 yaşından itibaren ufak ufak tuvalete çocuğun yalnız girmesi sağlanmalıdır. Banyo yapılırken 4 yaşından itibaren çocuğun iç çamaşırı ile olmasına dikkat edilmelidir.
4-Vücudum Görülmemeli Hissi Kazandırılmalı:
Daha bebekken bile çocuğun kıyafetleri başkalarının olduğu alanda değiştirilmemelidir, bu hassasiyeti çocuğunuz, 3- 4 yaşından itibaren anne-baba olarak sizler de örnek olarak gösterin. Kıyafetlerinizi çocuğun yanında değil, kendi odanızda kapınızı kapatarak üstünüzü değiştirin ki çocuğunuza, kıyafet değiştirirken kimse bizi görmemeli bilinci kazandırmış olun. Çocuğa kendi başına giyinme becerisi kazandırın, siz çocuğun yanındayken bak arkamı dönüyorum külotunu giy, atletini giy dedikten sonra bakıyorum bilinci kazandırmanız çocuğunuza, bedenini izleyen kişilere karşı rahatsız olma refleksi geliştirir.
Alışveriş merkezlerinde, mağazalarda çocuk kıyafetleri ulu orta yerde değil kabinlerde değiştirilmelidir. Bazen parklarda annelerin-babaların kız ve erkek çocuklarının tuvaleti geldiğinde ortalık bir yerde bu ihtiyacın karşılanmasını sağladığını görmekteyiz. Bu davranış çocuğa özel bölgemi göstermemeliyim hassasiyetini kırar.
5-Tuvalette Benden Başkası Olmamalı Bilinci:
4 yaşından itibaren çocuğa, tuvalete tek başına girmesi alıştırılmalıdır. Tek başına tuvalete girme alışkanlığı çocuğun kendini koruma davranış refleksini geliştirecek ve çocuğun kendini koruma duygusunu güçlendirecektir.
Anaokullarında, tuvaletlerin arasına konulan paravanlar ve kapılar çocukların tuvalette tek olmalıyım bilincinin gelişimine destek olmaktadır.
6-Odanıza İzin Alarak Girmesi Gerektiğini Öğretme:
Çocuklara 4-5 yaştan itibaren anne-babanın odası kapalı ise odaya kapıyı çalarak ve izin alarak girmesi gerektiği öğretilmelidir.
Çünkü bu oda anne-babanın özel alanıdır ve özel alanlara girişte izin alınır. Çocuğun odasına girerken kapısının çalınması çocuğa iyi bir model oluşturacaktır. Odaya izinsiz girdiğinde çocuğa, “Odamızda giyiniyor olabiliriz, bu yüzden kapı kapalı ise tıklatıp izin alarak içeri girmelisin şeklinde” açıklama yapılabilir.
7-İyi dokunma - Kötü dokunma:
Çocuğa, kimlerin kendisine dokunabileceğine, öpebileceğine kendisinin karar verebilme, “hayır” deme hakkı verilmeli. Bu hakkının olduğunu bilmesi öğretilmeli.
Örneğin: “Anne baba sarılır öperse, bu iyi dokunuştur. Doktorun sana elbette dokunabilir. Öğretmenin sana aferin derken başını okşayabilir, arkadaşlarınla oynarken el ele tutuşabilirsin, bu iyi dokunuştur. Büyükanne, büyükbaba gelince sarılır kucaklaşırız, bu iyi dokunuştur. Tanıdığın tanımadığın birileri senin özel bölgene dokunuyor ve bunu kendisi için senden istiyorsa bu kötü dokunuştur. Kimse kimsenin özel bölgesine dokunamaz!” gibi örnekler verebiliriz.
YARDIM İSTEMEYİ ÖĞRETİN
Çocuğa, arkadaşlarından ya da büyüklerinden biri, onlara kötü rahatsız edici bir şey yaparsa yardım istemeyi öğretin. Onlara, sizinle her türlü sorunu paylaşabileceği inancını yerleştirin; Etkili aile içi iletişim, işinizi kolaylaştıracaktır.
Çocuklar cinsel istismarı kafalarında yaratabilir mi?
Hayır! Çocuklar istismar hakkında yalan söylemezler. Bu konuda hikâye uyduranlara çok az raslanır. Çocukların görünüşü ya da davranışı istismara sebep olamaz, anlamını dahi bilmedikleri olayları provake etmekten dolayı hiçbir çocuk asla suçlanamaz.
n Çocuklar cinsel istismara uğradıklarını neden söylemez?
Bir çok sebebi olabilir bunlardan başlıcaları:
- Kendilerine inanılmayacağını düşünebilirler.
- Nasıl anlatacağını bilemeyebilirler.
- Anne, baba ve diğer yakınları tarafından, kendisine yapılan kötülüğe karşı koyamadığı için suçlamalarından, ağır şekilde cezalandırılmaktan korkabilirler.
Son olarak dijital ortamda çocukların istismar edildiğini duyuyoruz. Bununla ilgili ne gibi tedbirler uygulanmalı?
Çocukların çıplak ve giyinik fotoğrafları herkese açık erişim alanlarında kullanılmamalı. Çocukların dijital izleri bırakılmamalı. Sanal ortamda oyunlar dahil kurulan ilişkilerin tümü, ebeveyn kontrolünde olmalı.
Ebeveyn kontrollü erişimin olduğu uygulamalar tercih edilmeli ve mutlaka denetlenmelidir. Tüm bu tedbirler çocuğu korkutmadan, doğal iletişim beden dili kullanılarak gerçekleştirilmelidir...
Çok teşekkür ederiz.