Turizm büyüyor, yük emekçiye biniyor! ‘Yılkı atı gibi bir sistem olmaz’
Turizm büyürken emekçi küçülüyor. Milyonlarca turist hedefi koyanlar, milyonlarca işçiyi güvencesizliğe mahkûm etti. Sektörde kayıt dışı istihdam ve hak gaspları almış başını gidiyor. Turizm Çalışanları Derneği Genel Başkanı Mustafa Yahyaoğlu ile konuştuk.
Turizm sektörü büyümeye devam ederken, bu büyümenin yükünü çeken turizm emekçilerinin sorunları da giderek derinleşiyor. Sektördeki güvencesizlik, kayıt dışı istihdam, düşük ücret ve ağır çalışma koşulları yaygınlaşıyor. Turizm Çalışanları Derneği Genel Başkanı Mustafa Yahyaoğlu, sektörün görmezden gelinen bu yönünü gözler önüne serdi. Yahyaoğlu, kayıt dışılıktan gençlerin sektörden kaçışına, haftalık izin haklarının budanmasından ücret yetersizliğine kadar birçok başlıkta çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
‘1 MİLYON TURİZM İŞÇİSİ SİGORTASIZ’
Turizm Çalışanları Derneği’nin verilerine göre; yalnızca Antalya’da 1 milyon turizm işçisi sigortasız çalışıyor. Sektörde 1 milyon 350 binin üzerinde turizm işçisi bulunduğunu hatırlatan Yahyaoğlu, mevcut kayıtların bunu yansıtmadığını belirterek şöyle konuştu:
“4 bine yakın otel var. Fakat kayıtlara baktığımızda ne otel görünüyor ne işçi görünüyor. 300-350 bin civarında Antalya’da çalışan turizm işçisi görünüyor. Yasal düzenlemelerle işçilerin sigortalı olmasını sağlama yönünde bir çaba da göstermiyorlar.
‘KASİYERLİK OTELDEN DAHA CAZİP HALE GELİYOR’
“Turizm eğitimi almış gençler sektörde kalmak istemiyor. Turizm okulundan mezun olan gençlere sunulan koşullar onları kısa süre içerisinde sektörden uzaklaştırıyor. Yapılan araştırmalarda, turizm meslek yüksekokullarından mezun olan çocukların iki yıl içerisinde sektörü bıraktıkları görülüyor. 3 harfli marketin kasiyerliği, 5 yıldızlı otelde çalışmaktan daha cazip hale geliyor. Neden? Çünkü 6 ay çalıştırıp 6 ay işsiz bıraktırıyorsunuz. Asgari ücretin bir tık üstünde ücret veriyorsunuz. 6 ay çalışıp 6 ay yediğinde bu paranın yıllık ortalaması 15 bin liraya geliyor. Turizm işçisinin böyle yılkı atı bir sistemi olmaz. Sezon bitince gönder, gelecek sezon doluluk çoğaldıkça işçi bulamayacaksın. Vicdani de hukuki de değil bu uygulama. Bu kafa yapısının turizm içinde olmaması lazım.”
‘HAFTALIK İZİN TARTIŞILIYOR’
Yahyaoğlu’nun bir diğer tepkisi ise işçilerin haftalık izin hakkına yönelik değişiklik girişimlerine oldu. Yahyaoğlu şöyle devam etti:
“Hükûmet’ten ücretlerin daha gerçekçi, çalışma koşullarının daha insani olmasını beklerken, hafta tatilini 6 günde bir mi kullanılacak, 7 günde bir mi kullanılacak, hafta 6 gün müdür 11 gün müdür; bunu tartışma noktasına geldik. 10 yıllık kazanılmış hak 8 saatlik iş günü ve ücretli hafta tatili... Adı üstünde ücretli hafta tatili... İşçi 24 saat dinlenme hakkına sahip. Şimdi iş yoğunluğundan dolayı biz bu izni 7. gün kullandırmayıp 11. gün mü kullandıralım?
‘AYDA 3 DEFA İZİN YAPILABİLECEK’
“Bu tür düzenlemeler hem hukuki hem de vicdani olarak kabul edilemez. İşçi mağdur ediliyor. Ayda 4-5 gün izin hak edecek olan işçinin haftalık izin sayısı 3’e düşecek. Siz iş yoğunluğunu bahane ediyorsunuz. Yüksek sezonlarda daha fazla paraya sattığınız odalara hizmet eden işçilerinize; hafta tatillerini, ücretini ödemekten imtina ediyorsunuz. Meclis’ten nasıl geçiyor? 100 yıllık kazanılmış bir hak bir torbanın içine nasıl konuyor? Hayret verici.”
‘ÖNCE İŞÇİNİN HAKKI TESLİM EDİLSİN’
Turizmde büyüme hedeflerinin ancak emekçinin hakkı verilerek sürdürülebilir olacağını vurgulayan Yahyaoğlu, sözlerini şöyle noktaladı:
“Milyonlarca turist hedefi koyanlar önce işçilerin haklarını teslim etsin. Turizm Bakanı diyor ki 2028’de 120 milyon turist ağırlayacağız. 120 milyar dolar gelirimiz olacak turizmde. Eğer öyle olacaksa bugünkü 3,5 milyon olan turizm işçimiz, o zaman 6-7 milyon olmak zorunda. Bugün 10 milyon işsizi olan bir ülkenin neredeyse üçte birinden fazlasını tek başına istihdama katan, işsizliğe belki de çözüm olacak bir sektör. Ama bakanlık sadece turizm patronlarının pazar günü ödeyecekleri fazla mesaileri ödemekten kaçınıyor. Görevini yapmamış oluyor. Turizm önümüzdeki günlerde yine parlayan yıldız olmaya devam edecek ama bu yanlışların yapılmaması dileğimizdir.”