Üreticilerden paslanmaz uyarısı: Binlerce KOBİ ve istihdam riske girer

Çin ve Endonezya menşeli ithal paslanmaz çelik için başlatılan anti-damping soruşturması ile ilgili açıklama yapan iş dünyası temsilcileri, Türkiye’de tam entegre paslanmaz çelik üretimi bulunmadığını ve olası yeni verginin kamu yararına hizmet etmeyeceğini belirtti

Paslanmaz çelik kullanıcısı sektörlerin sivil toplum kuruluşları, Ticaret Bakanlığı tarafından Posco Assan’ın başvurusu üzerine ithal paslanmaz çelik için başlatılan anti-damping soruşturması ile ilgili ortak bir açıklama yayınladı.

Ev ve Mutfak Eşyaları Federasyonu (EVFED), Ev ve Mutfak Eşyaları Sanayicileri ve İhracatçıları Derneği (EVSİD), Gelişen Ev ve Yaşam Eşyası Markaları Derneği (GEEM), Paslanmaz Sanayici ve İş İnsanları Derneği (PASİD), Paslanmaz Çelik Derneği (PASDER), Endüstriyel Mutfak, Çamaşırhane, Servis ve Ekipmanları Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TUSİD) ve Züccaciyeciler Derneği (ZÜCDER)’nin ortak açıklamasında, Türkiye’de tam entegre paslanmaz çelik üretiminin bulunmadığı, Posco Assan’ın ithal edilen paslanmaz yassı çeliğe soğuk indirgeme işlemi yapan bir haddeleme tesisi olduğu iddia edildi. Şirketin kapasitesinin ise ülke ihtiyacının yalnızca üçte birini karşılayabildiği, dolayısıyla ithalatın zorunlu olduğu ifade edildi.

İSTİHDAMIN ALEYHİNE SONUÇ

Açıklamada, “Anti-damping önlemleri üretim açığını kapatmayacak, yalnızca ithalata bağımlı tek bir haddehanenin lehine; binlerce sanayicinin, KOBİ’nin, ihracatçı sektörün ve toplam istihdamın ise aleyhine sonuç doğuracak.” denildi.

Alınacak bir önlemin, arz açığını kapatmak yerine ürün çeşitliliğini azaltacağı, kullanıcı sanayilerin ihtiyaçlarını karşılamayı daha da zorlaştıracağı kaydedildi.

Paslanmaz çelikte mevcut gümrük vergisinin halihazırda yüzde 12 olduğu hatırlatılan açıklamada, bu oranın ithalat maliyetini ciddi şekilde artırdığı ve zaten oldukça yüksek bir koruma sağladığı vurgulandı. Açıklamada, “Soğuk haddeleme işlemi yapan firma nihai ürün maliyetinde yalnızca yüzde 8 değer yaratırken, servis merkezleri kesme, dilme, parlatma gibi işlemlerle yüzde 12-30 arasında katma değer sağlıyor. Dolayısıyla asıl değer zinciri haddelemeden değil, servis merkezlerinden kaynaklanıyor.” ifadeleri kullandı.

‘DİĞER TESİSLERDEN PAHALI’

Çin ve Endonezya menşeli ürünlerin uluslararası piyasa fiyatlarıyla uyumlu olduğu, dampingli fiyatlara rastlanmadığı dile getirilen ortak açıklamada, ayrıca Posco Assan’ın firma maliyetinin yüzde 90’ını oluşturan sıcak haddelenmiş sacı dünya piyasalarından en uygun fiyatla temin etmek yerine ana ortağı Posco Holding’in Kore ve Çin’deki tesislerinden pahalıya aldığı ve böylece ülke kaynaklarını Güney Kore’ye aktardığı dile getirildi. Açıklamada şunlar belirtildi:

“Şikayetçi Posco Assan’ın zarar iddiaları incelendiğinde, büyük ölçüde kendi grup içi ham madde ithalatında ödediği yüksek fiyatlar (transfer fiyatlaması), entegre olmayan yapıdan kaynaklı verimsizlik, dünyada çelik fiyatlarının gerilemesi ve stok değer kaybıyla ilişkili bulunuyor.

Posco Assan’ın kendi yöneticileri rekabet edemediklerini bizzat kabul ederken, aynı dönemde bağımsız yerli üretici Trinox’un ise satışları artış gösterdi. Bu durum, sorunun ithalat değil, firmanın kendi rekabetçi olmayan iş modeli olduğunu gösteriyor. Diğer bir ifadeyle, şirketin iddia ettiği zararın ithalat ile bir ilişkisi bulunmadığı için önlem alınması yerinde olmayacağı gibi, ülke kaynaklarının Güney Koreli Posco Holding’e aktarılması sonucunu doğuracaktır.”

MİLYARLARCA DOLARLIK İHRACATA ZARAR

Ortak açıklamada, olası bir anti-damping vergisinin, mevcutta zaten yüksek olan girdi maliyetlerini daha da artırıp Türkiye’nin milyarlarca dolarlık ihracatına zarar vereceği uyarısı yapılarak şöyle devam edildi: “Dahilde İşleme Rejimi paslanmaz çelikte yalnızca yüzde 20 oranında kullanılabiliyor. Konulacak her anti-damping vergisi yüzde 80 oranında doğrudan ihracat maliyetlerine yansıyacak, milyarlarca dolar kayba yol açacak. İthalatı tamamen zorunlu olan bir ürün üzerinde ek vergi uygulanmasında kamu yararı bulunmamakta olup, binlerce KOBİ ve istihdam risk altına girecek.”

Benzer bir soruşturmanın 2015 yılında da aynı gerekçelerle önlemsiz kapatıldığı, bugün ise durumun daha da ağırlaştığına dikkat çekilen açıklama, şöyle sonlandı:

“Çelik, çok temel bir ham madde niteliği taşıdığından, her getirilen ek vergi zincirleme şekilde tüm mamul ürünlerde fiyat artışına yol açacak. Bu durum yalnızca kullanıcı sanayilerin rekabet gücünü azaltmakla kalmayacak, aynı zamanda tüketici fiyatlarını da doğrudan yukarı çekecek ve enflasyonist baskıyı artıracak. Bu nedenle başlatılan anti-damping soruşturmasının önlemsiz kapatılması tamamen ülke menfaatinedir.”

Sonraki Haber