‘Yaylalarımızı korumazsak göç başlar’

Kışları soğuk geçen Göle’de en büyük geçim kaynağı hayvancılık. Büyükbaş hayvancılığın ve türlü türlü peynirin üretim üssü…4 köyün tam ortasına kurulmak istenen maden ocağı ise köylüleri endişelendiriyor.

Tarım ve hayvancılığın önemli merkezlerinden Ardahan’ın Göle ilçesi Büyük Altunbulak köyünde Koza Holding tarafından açılmak istenen maden ocağına köylüler tepkili. ‘Hayvancılığımız yok olmasın’ diyen köyüler, meraların ve yaylaların korunması çağrısı yaptılar. Maden ocağının açılmak istendiği Gevrik dağında toplanan dernek başkanları, muhtarlar ve köylüler adına açıklamayı, Göle Doğa ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Ömer Turan yaptı. Dört köyün tam orta noktasında ÇED raporu hazırlamadan açık ocak usulü ile altın ve bakır çıkarılmak istendiğini belirten Turan, “Şirketin yaptığı başvuru, halen sonuçlanmadı. Bizler bu tip bir madencilik faaliyetinin bölgemize vereceği zararları gözeterek, köylerimizde bu projeyi istemediğimizi resmi başvurularla ilgili kurumlara bildirdik. Bu süreçte öğrendik ki tehlike daha büyük. Göle’mizin büyük bir bölümü maden ruhsatına açılmış.” dedi.

KAFKAS ARI IRKININ GEN MERKEZİ

Doğu Anadolu Bölgesi’nin yüksek platolarına sahip Göle’de organik hayvancılığın yapıldığını belirten Turan, bölgeyle ilgili şu bilgileri verdi:

“Ülkemizin et ve kurbanlık hayvan ihtiyacının büyük bir kısmı buralardan karşılanmaktadır. Yine bölgemiz yaklaşık olarak 2 bin 700 endemik bitki türü ve florasıyla zengin bir bitki örtüsüne sahiptir. Doğal çayırlarımız, koruma altına alınan bitki türleriyle kaplı ve yapısını bozmak yasaktır. Bu sebeple yoğun bir şekilde arıcılık faaliyeti yapılmaktadır. İlimiz Kafkas Arı ırkının da gen merkezidir.

KAVILCA BUĞDAYI BURADA

“Yine İlçemiz verimli ve kimyasalların bulaşmadığı toprak yapısıyla sadece Ardahan ve Kars'a özgü Kavılca buğdayının yetiştirildiği bir alandır. Coğrafi işareti alınarak tescil edilmiştir.

“Yoğun şekilde sulak alanlara sahip olan ilçemiz göçmen kuşların uğrak alanı ve göç yollarının üzerinde bulunmaktadır. Akarsularımız ve derelerimizde nesli tükenme tehlikesinde olan ve koruma altında olan balık türleri yaşamaktadır. Maden sahasından geçmekte olan Şimşimik Deresi, Göle Ovası’nı sulayarak Kura Nehri’ne akmaktadır.

“Son yayınlanan Türkiye deprem haritasında bugün Koza Holdingin açmak istediği maden sahasında aktif bir fay hattı olduğu görülmektedir. Proje dosyasında fay hattı görmezden gelinmiştir.”

15 KÖY TEHLİKEDE

Ömer Turan, madencilik faaliyetleriyle doğanın ve bölge ekonomisinin can damarı olan hayvancılığın biteceğini belirterek, şöyle devam etti:

“Endemik bitki örtüsü yok edilecek, çayır ve tarlalar zarar görecek, mera alanları yok edilecek, insan ve canlı sağlığına zarar verecek, doğal yaşam alanları yok edilecek, tek geçim kaynağı hayvancılık olan ve hayvancılıkta elde edilen kaşar peyniri, diğer peynir çeşitleri, tereyağı, et ve süt üretimi faaliyetleri durma noktasına gelecektir. Arıcılık bitecek, bölge çölleşecek ve metropollere akın akın göçler başlayacaktır.

“Farklı ruhsat alanlarının olduğunu da öğrendik. Koyunlu, Küçük Altunbulak ve Çullu köylerimizi kapsayan alanın bir seramik firmasına ruhsatlandırıldığını, Göle Ovası’nın tamamının 4.grup maden olarak ruhsatlandırıldığını ve 15 köyün maden ruhsat alanı içinde kaldığını, madencilik tehdidi altında olduğunu öğrendik, dehşete düştük.

GÖLE DÖNMESİN ÇÖLE

“Bugün burada bir kez daha tepkimizi dile getirerek köylerimizde meralarımızda, yaylalarımızda, madencilik faaliyetlerini istemediğimizi, ilçemizin maden şirketlerine karşı koruma altına alınmasını ve bu yönde kanunlar çıkarılmasını, Koza Holding’in başvurusunun sonlandırılmasını ve maden şirketlerinin ruhsatlarının iptal edilmesini bir kez daha çiftçilerimiz, köylülerimiz, esnafımız ve halkımız adına talep ediyoruz. Göle dönmesin çöle.”

Sonraki Haber