Bir gencin lise son sınıftaki bilinç altı kaygıları

Akın Çavdarlı ile Karikatür Hareketi

Bir gencin lise son sınıftaki bilinç altı kaygıları

Yazar: Bu karikatürde dev gibi enerji kaynaklarına ihtiyacı olan bilişsel makinaların bilinç altımıza yerleştirdiği kaygılara değinelim istedim.
Çizer: Bunu zavallı bir lise son öğrencisinin üzerinden değinmen?
Yazar: Kızımız haklı, geçmiş dünya ihtiyaçlarına göre istiflenmiş meslek dalları üniversitelerde okutulmakta. Amma ve lakin; işlevlerini bir sonraki nesillerde yitirerek, basit uygulama programlarıyla halledilecek işleri günümüzde kıraat ettirmek? Bu biraz da çaresizliğin ve hantal sistemin değişememe engelinden kaynaklanıyor.
Çizer: Peki koca, koca sistemlerin beceremediğini Asuman ablayla çözüvermek de bir Türk pratiği midir hocam?
Yazar: Bravo sana! Beni kendi yazdığım espriyle güldüren ilk çizer olma ödülünü can-ı gönülden sana takdim ediyorum..
Çizer: Bunu dediğiniz iyi oldu! Benim kredi kart borcumu ödeyebilmem için kuru ödülden ziyade canlıyı ateşlemeniz lazım hocam?
Yazar: Bu kullandığın yerel dil çok şık olmadı canım Çizerim. Demem o ki; esprimi canlandırdığın şu mekan çizimine bakar mısın: Asuman abla kızımızla koltuğa oturuvermişler sadece. Ne bir detay var ne bir ev aksesuarı? İnsan şurda iki kahve çay koyar Asuman’ın önüne. Bir sehpan da mı yok fakir?
Çizer: Lafları tam da kredi kartımdan söz etmişken boca etmeniz?
Yazar: Ayağını yorganına göre uzatsaydın yiğidim aslanım, bana mı sordun o gereksiz güneş gözlüğünü alırken, çok mu lazımdı kablolu kulaklığın varken kablosuz entel küpesi gibi bılutut kulaklık? Daha saydırma bana mübarek günde!..
Çizer: Madem dini yaklaşımla beni eziklemeye çalışıyorsunuz, bari Hz Ömer’in şefaatiyle yaklaşın bu fakir çizere..
Yazar: Al sana bir Hz. Ömer ( R.a ) sözü; “ Dünyaya az meylet ki, hür yaşayasın.”
Çizer: Bunu elinizdeki gugıl hazretlerine sormadan deseydiniz etkilenebilirdim. Canınız sağolsun ne diyeyim, çünkü hür değilim.