Galileo Venüs’ün evrelerini çaldı mı?

Galileo Venüs’ün evrelerini çaldı mı?  

'Venüs akşam gökyüzünde görünmeye başladığında, onu gözlemeye başladım ve çok küçük olmasına karşın yuvarlak bir biçimde olduğunu gördüm. Daha sonra, yuvarlak görüntüsünü koruyarak parlaklığının önemli ölçüde arttığını gördüm. Giderek yarım daire görünümüne büründü, Güneş’e doğru devinmeye başlayıncaya dek bu şeklini korudu... Akşam gökyüzünde kaldığı sürece daha da küçülecek' 

1985 yılında Richard S. Westfall [1] daha önce ileri sürdüğü bir tezi yineledi. Bu teze göre Galileo, Venüs’ün evreler gösterdiğini öğrencisi Benedetto Castelli’den “çalmış”! Paolo Palimieri Galileo and the Discovery of the Phases of Venus başlıklı yazısında [2] Westfall’ın tezini ‘şerefsizlik tezi’ (dishonesty thesis) olarak betimliyor. Şerefsizlik tezine göre Venüs’ün evrelerinin bulgusuna götüren olaylar dizisi şöyle: Venüs’ün evreler göstermesi gerektiğine ilişkin öngörüyü Castelli, Galileo’nun eline 11 Aralık 1610 yılında geçtiği ileri sürülen mektubunda dile getirmiş. Palmieri Galileo’nun 11 Aralık 1610 yılında Castelli’den bir mektup aldığına ilişkin kanıtın bulunmadığını ve bu iddianın da “şerefsizlik tezi”ne yakıştığını söylüyor.  

ŞİFRELİ BİR İLETİ  

Castelli mektubunda Kopernik gökbilimi doğruysa Venüs’ün evreler göstermesi gerektiğini yazmış ve Galileo’ya Venüs evrelerini gözleyip gözlemediğini sormuş. Galileo o tarihe dek Venüs’ü gözlememiş ancak öğrencisinin öngörüsünün önemini kavramış ve anında Kepler’e şifreli bir ileti göndererek Venüs’ün evrelerinin bulgusunu yaptığını bildirip bu konudaki öncülüğü garanti altına almak istemiş.  

Palmieri “şerefsizlik tezi”nin çürük olduğunu savunmuş ve bu teze karşı iki sav ileri sürmüştür: birinci sav, 1610 yılı yaz aylarından başlayıp kış aylarına dek geçen sürede Venüs’ün gösterdiği evrelerin matematiksel olarak yeniden oluşturulması temelinde, ikinci sav da gökyüzü ışığının önemi temelinde oluşturulmuştur.  

“Galileo 30 Aralık 1610 yılında Castelli ve Clavius’a Venüs’ün evrelerini bulduğunu iletiyor. Heriki mektubun içeriği de Venüs evreleri açısından incelendiğinde tamamen aynı. Galileo’nun Clavius’a yazdığı mektubun bir bölümü şöyle: ‘Venüs akşam gökyüzünde görünmeye başladığında (nel principio della sua apparizione vespertina), onu gözlemeye başladım ve çok küçük olmasına karşın yuvarlak bir biçimde olduğunu gördüm. Daha sonra, (Venüs’ün) yuvarlak görüntüsünü koruyarak parlaklığının önemli ölçüde arttığını gördüm. Maksimum uzanıma (digressione) ulaştığında Güneş’e uzak tarafının yuvarlak şeklini yitirdiğini gördüm ve birkaç gün içinde de yarım daire görünümüne büründü. Daha doğru olmak gerekirse, (bu şeklini) Güneş’e doğru devinmeye başlayıncaya dek korudu, ve yarım daire görünümü giderek ortadan kalktı. Artık belirgin bir şekilde boynuza benziyor. Kısacası, akşam gökyüzünde kaldığı sürece daha da küçülecek’ ” [2].  

O DA DİĞER GEZEGENLER GİBİ 

Palmieri, Galileo Venüs’ün Evrelerini Çalmadı, Westfall’a Karşı Sav başlıklı bildirisinde durumu şöyle özetliyor: “Galileo Venüs’ün evreler sergileyeceğine ilişkin öngörüyü ve daha sonra evreler bulgusunu öğrencisi Benedetto Castelli’den aşırmadı. Yine Westfall’ın savının tersine Galileo teleskobunu büyüklük taslama (patronage) amaçlı değil gökbilim amaçlı kullanmıştır. Galileo Venüs gözlemlerinin Batlamyus modeli için ne denli önemli olduğunu zamanının en saygıdeğer gökbilimcisi olan Christoph Clavius’a dolaylı ancak net bir biçimde dile getirdi: ‘Venüs’ün, tüm diğer gezegenler gibi Güneş’in çevresinde dolandığından emin olabiliriz’”. Galileo Venüs gözlemlerinin Kopernik dizgesinin doğruluğunun kanıtı olmadığını biliyordu. Bu nedenle, Clavius’a yazdığı mektupta Yer’in devindiğinden sözetmedi, yalnızca tüm gezegenlerin Güneş’in çevresinde dolandığı gerçeğiyle yetindi.  

[1] Westfall, R.S., (1985), “Science and patronage: Galileo and the telescope”,  

Isis, lxxvi, 11–30.  

[2] Palmieri, P., (2001), “Galileo and the Discovery of the Phases of Venus”,  

JHA, xxxii.