HDP’de ne oluyor?

“Açılım” sürecinde HDP’nin havası yerindeydi. Hükümetle ilişkiler iyiydi. Hatta hükümet ortağı gibiydiler. Bakanlarla sık sık bir araya geliyorlardı. Toplantılarda bacak bacak üstünde atıyorlardı. Kebap partileri yapıyorlardı.
Meclis’te yürüyüşleri bile değişmişti. Etrafa küçümseyen bir edayla bakıyorlardı. Burunlarından kıl aldırmıyorlardı.

PEŞ PEŞE DARBELER

Ama bir anda işler tersine döndü. “Açılım”süreci bitti. “Müzakere”değil, “mücadele”dönemine geçildi. ABD’nin “Durmak yok, yola devam”talimatıyla başlatılan şehir savaşı yenilgiyle sonuçlandı.

BARZANİ REFERANDUMU

PKK’nın kalkışması fiyasko ile sonuçlanınca, Irak’ta “Bağımsız Kürdistan”hamlesi geldi. Barzani tüm uyarılara rağmen halk oylamasını yaptı. Ama sonrası tam bir felakete dönüştü. Bölge ülkeleri bir araya gelerek harekete geçti. 1. Körfez Savaşı sonrasında elde edilen tüm kazanımlar(!) heba oldu.
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi memurların maaşlarını bile ödeyemez hale geldi. Halk Barzani’nin partisinin bürolarını yağmalamaya başladı.

HALK UZAKLAŞTI

Yaşanan gelişmelerin HDP’yi etkilememesi de düşünülemezdi. Öyle de oldu. Bölgede psikolojik üstünlüğü tamamen kaybetti. Örgüt uzun süredir içe dönmüş durumda.
Halk HDP’den uzaklaştı. Şu anda baraj sorunu var. Bunu HDP’liler de tespit ediyor. “HDP’den ayrıldılar, ama başka bir yere gitmediler, yeniden kazanabiliriz” diyerek teselli buluyorlar.

HDP KONGREYE GİDİYOR

Yöneticilerinin çoğu hapiste. HDP bu koşullarda kongreye gidiyor. 11 Şubat’ta yeni yönetimini seçecek.
Kongre öncesinde partide gerilim yüksek. Hapisteki Eş Genel Başkan Selahattin Demirtaş aday olmayacağını açıkladı. Demirtaş’ın yerine kim geçecek? Önümüzdeki dönemde hangi politikalar izlenecek? Bunlar tartışılıyor.
Hasip Kaplan’ın sosyal medyada paylaştığı, “Demirtaş’ın yerine sakın bir Türk göz dikmesin, benim naçizane önerim, herkes haddini bilecek..!”mesajı bir anda ortalığı karıştırdı.
Gelen tepkiler büyüyünce Kaplan pes etti.

HDP’DEKİ TARTIŞMA KONULARI

Kaplan’ın çıkışı ve ardından yaşananlar, partideki tartışmaların boyutunu göstermesi açısından önemli. Birçok konuda kırılganlık öne çıkmış durumda.
Artık HDP kulislerinde, “Sorumlular hesap versin”, “Özeleştiri şart”, “Kandil partiden elini çeksin”, “HDP Türkiye’den idare edilsin”,... gibi sözler duyuluyor.
HDP’lilerle yaptığım görüşmelerde partideki fikir ayrılıklarını anlamaya çalıştım. Öne çıkan tartışma konularından bazıları şöyle:
-Kandil’le ilişkiler
-Avrupa’daki örgüt-Türkiye ilişkileri
-ABD’ye karşı tavır
-AB ile ilişkiler
-Hendek savaşları kararı
-Halk bizden niye uzaklaştı
-Demirtaş’ın Eş Başkanlığı
-Hapisteki HDP’lilerin durumu
-Silahlı mücadele
***
TARTIŞMA SÜRECİ

Peki tartışma süreci nasıl gidiyor? Sağlıklı bir tartışma yapılabiliyor mu?
Pek sanmıyorum. Görüştüğüm HDP’liler gidişattan pek memnun değil. Partideki tartışmaların sağlıklı yapılmadığı düşüncesi hakim. HDP’de de troller var. Bazı tartışmaların öne çıkmasını engellemek için her yol deneniyor. Özellikle “ABD ile ilişkiler”sorgulanmaya kalkınca hemen devreye girdikleri konuşuluyor.
Bazı HDP’liler de “örgüt disiplini”gerekçesiyle, “yenilgiyi” konuşturmak istemeyenler olduğuna vurgu yapıyor.

BASINÇ ARTIYOR

Partide etkili bir HDP’li yaşananları, “Hatalarımızı masaya yatırmakta zorlanıyoruz. Bu da doğru politikalar izlememizi engelliyor. Parti hareketsiz halde. Politika üretemez hale geldik. Hatalarımızı konuşsak, özeleştiri yapsak rahatlayacağız. Bu olmayınca örgütlerde basınç artıyor” diye özetledi.
Son dönemlerde parti içi gerilimin arttığını da gizlemedi.

ABD SÜRECİ DOĞRUDAN İZLİYOR

Bu arada, ABD’li diplomatlar(!) da HDP’deki gelişmeleri yakından takip ediyor. Özellikle ABD Adana Konsolosluğu elemanları sahada.
Diyarbakırlı bir HDP’linin, “ABD’li diplomatlar bizi bizden daha iyi biliyor. Partideki her konuya vakıflar” sözleri her şeyi anlatıyor.
ABD’lilerin, HDP tabanında ABD ile ilişkilerin sorgulanmaya başlamasından rahatsız oldukları anlaşılıyor.
Anlayacağınız HDP’de de taşlar yerinden oynamaya başlamış durumda..!
İzliyoruz..!