İstiklâl’deki bomba, IŞİD ve Gladyo B (2)

Gelelim Sibel Edmonds’un açıklamalarının ayrıntılarına.
Önceki yazının kısa bir özetini verelim.
Edmonds kimdir? Türk asıllı ABD vatandaşı.
Bir süre ABD iç güvenlik örgütü FBI’da çalışmış. “Karşı-istihbarat”ta.
***
Temel iddiaları Gladyo üzerine.
Bizde “Kontrgerilla” diye bilinir daha çok.
Malum: 1950’lerin başında NATO ülkelerinde kuruldu.
Devletlerin merkezine yerleştirildi.
Görev tanımı: Komünizmle mücadele etmek.
***
Sibel Hanım’ın iddiaları özetle şöyle:
Gladyo 1990’ların ortalarında dönüştürüldü.
Görev tanımı değişti: İslamcı hareketlere odaklandı.
Artık: Radikal/selefi örgütler yaratıyor, kullanıyor.
El Kaide ve IŞİD: Gladyo örgütlenmeleridir.
***
Edmonds son olarak Global Research’e konuşmuş (11.9.2015).
Küreselleşme karşıtı bir araştırma merkezine.
Başında Kanadalı Prof. Michel Chossudovsky bulunuyor.
Prof. Chossudovsky, ABD politikalarını sorgulayan bir isim.
***
Edmonds’un söylediklerini kendi ifadeleriyle aktaralım.
Gladyo’nun I. Dönemi: “CIA ve NATO tarafından finanse edilen, yönetilen, yönlendirilen, silahlandırılan bu paramiliter birimlerin rolü, Avrupa’da ve başka yerlerde terör eylemleri düzenlemekti.”
***
Türkiye’nin yeri özel: “Pentagon’da da bir ofisi olan en büyük birimlerin olduğu ülke Türkiye’ydi, yani benim geldiğim ülke.”
***
Edmonds’a göre, Gladyo’nun görev sahası 1995-96’larda genişliyor:
“Bu paramiliter NATO ve CIA birimleri Orta Asya’da, Kafkaslar’da, Ortadoğu’da ve Kuzey Afrika’da aktiftiler.”
“Radikal İslam adı altında bu paramiliter birimleri oluşturdular... Terör eylemleri gerçekleştirdiler.”
Örnek veriyor: “Gladio Operasyonu B kapsamında Çeçen ağları vardı ve bu birimler Türkiye’de eğitildi.”
***
Peki bu tabloda IŞİD’in rolü ne? Edmons’un tespitleri iddialı.
Diyor ki: “IŞİD’in eğitilmesi ve ortaya çıkması süreci böyle başladı.”
“Bu, tamamen bir tasarımın ürünüydü: Bu örgüt yaratıldı...”
“Üyeleri titizlikle seçildi. Türkiye’deki ABD-NATO üssüne getirildi ve Suriye’ye götürüldü...”
***
Edmonds’un bir de “marka yenileme” teorisi var.
“El Kaide, 20 yıl sonra bir marka olarak cazibesini kaybetmeye başlamıştı.”
“Eski marka El Kaide’nin yerini alacak yeni marka (IŞİD) yarattılar.”
“Bu, Gladio Operasyonu B’nin ayırt edici özelliğidir.”
***
Edmonds, “örgüt pazarlama stratejisi”ni anlatıyor.
İşin teorisini koyuyor: “Bu, pazarlama stratejisinden farksız.”
“Şirketlerin tüketicileri heyecanlandırmak için aynı ürünü farklı bir marka adıyla, farklı bir ambalajla sunduğunu görürsünüz.”
“Burada da aynısı oldu... Sentetik terör markaları oluşturup Batı’daki tüketicilere pazarlamak, yarım asrın deneyiminin sonucudur.”
***
CIA/NATO, terör örgütlerine niçin ihtiyaç duyuyor?
Edmonds, üç maddede özetliyor.
Bir: Batılı kamuoylarını ABD operasyonlarına ikna ediyor.
“Terörist gruplar yaratırsanız, ‘bu insanların ellerinde nükleer, biyolojik ve kimyasal silahlar var. İçlerinden bazıları da mavi gözlü. Belli etmeden ABD’ye gelip Iowa’daki okulu havaya uçurabilirler’ derseniz, bu kamuoyunda büyük ilgi görür.”
“İnsanlar, insansız uçakların oraya gidip bombalamasına ve ülkeleri ele geçirmesine rıza gösterirler.”
***
İki: Trilyonluk savaş harcamalarını meşrûlaştırıyor.
Üç: ABD müdahalesine bahane yaratıyor.
“Sentetik olarak yaratılmış terör birimlerinin yarattığı kaos NATO, CIA, ve ABD ordusunun bugün Ortadoğu’ya askeri müdahalede bulunması için bahane oluşturuyor...”
***
El Kaide “marka”sının eskidiği tezi düşünülmeye değer.
El Kaide’ci “abi”lerden biriyle sohbet etmiştim.
Resmen yakınmıştı: “IŞİD yanında sivil toplum örgütü gibi kaldık.”
***
IŞİD’in Avrupa eylemleri ne anlama geliyor?
Amaç: Bu ülkeleri ABD’nin arkasında hizalanmaya zorluyor.
Yani: Ortadoğuda ABD ile birlikte hareket etmeye.
Devam edeceğim...