Karınca Çatlatan!

Akın Çavdarlı ile Karikatür Hareketi

Karınca Çatlatan!

Yazar: Çalışkanlığıyla insana örnek gösterilen bu canlı benim için baş tacıdır, ama öyle tezgahın üstüne sıra sıra çıkmasınlar. Mümkünse evin dışında yuvalanıp çoğalsınlar isterim. Yedikleri yiyecekleri iki kırıntıda gözüm yok ama küçük de olsalar antenli mantenli gözü olan siyah mahlukat beni oldum olası tedirgin etmiştir. Bu teyakkuz halimde, minik canlıların durduk yere kulağıma ağzıma ve benzeri deliklere girip seyahat özgürlüklerini kullanma ihtimalleri rol oynar.
Çizer: Hocam sizin de işiniz zor mübarek. Her gün bünyenize gündemdeki abuk subuk bir sürü çer çöp bilgi giriyor; yok "falan devlet başganı çok pis geğirdi." yok efenim " filan futbolcu çoh böyüh takıma imza atmak için özel jet ilen getirtildi!" yetmedi, "milli fenomenlerimizden Busesu, Paris'teki kırmızı halıyı sallarken orasını ve ayrıca burasını göstertti!..
Yazar: Aman yeter! Karıncaya razı ettin beni an itibarıyla haklısın. Sendeki çalışkanlık da "karınca çatlatan" diye bir lafa ilham verdi teşekkürler kardeşim. Baksana dün dijital gazetemizin bıçkın delikanlıları memleketlerinden kopup binamıza çalıştaya gelmişler sen de kalabalığa karışıp takılmışsın onlarla?
Çizer: Sağolsunlar her biri laptopuyla ormanda 10 kaplan gücünde tıkır, tıkır çalışarak karınca çatlattılar. Düşman da çatladı maşallah.. Bi'ara baktım metroların kapanmasına mikro zaman kalmış, arkadaş tıkır tıkır o an -Endonezya sallanmış- haberini giriyor! Duygulandım o an ama belli etmedim pek..
Yazar: Vay Çizerime bak! O arada " bak ben de o saatte çalışıyodum" algısıyla nasıl da prim kasıyo, yürü be prim çatlatan karıncam benim..
Çizer: Hocam faul var! Niyet okuma günaha girer. Neyse günahınızı alayım; arada, Gaassaray'ımızın 2025 model milyar öroya koşan değeriyle ve de İlkay, İkardi, Sane'li kadrosuynan Almanlara 5-1 döküldüğü maçı izleyerek haşmetli bir çöküşüm de oldu.
Yazar: Bence karikatürün son dakkaya yetişmesiyle ilgili detaylara dalmam şart oldu; özene bezene kurduğum " karıncaya şaşıran lakin ondan altta kalmayan halimizi anlatan" espirim biraz aceleye gelmiş gibi.. Arka plan da boyalı değil mesela?
Çizer: Yok hocam arka planı özellikle boyamadım. Vatandaşın sırt yükündeki dökümü ayrı ayrı renklerle anlatarak vermem lazımdı, bir de arkayı boyasam ortalık renk cümbüşüyle raks edecekti. İzin vermedim o yüzden.
Yazar: Peki o zaman ilk karenin ev dekoru niye boyalı değil, orası gayet sade üstelik?
Çizer: Kusura bakmayın ama, iki kare arasındaki görsel birlikteliği sağlamak için öyle uygun gördüm. Siz aslında daha keyifli detaylar yakalıyordunuz ? Tarzımı da artık sorgulamayın hocam..
Yazar: Anladım sen yorgunsun epey.. Ama laf sokmadan da duramayan bir bünyem var yapacahbi'şeyyogh; O çocuk diye çizdiğin nedir kardeşim uzaylı mı, hilkat garibesi mi nedir öyle? Evlat olsa sevilmez kardeşim!
Çizer: Bence hırsınızı çocuktan çıkarmayın pek münevver hocam, onun günahı yok! Zaten babası da ağırlığının on katını taşıya, taşıya Kafka'nın hamam böceğine dönmüş. Kısmetse yeni espiri hikayenizde buluşmak isterim.
Yazar: Herkesin önünde böyle coşarak şov yapman pek şık olmadı. Seni evrensel zırzoplara yem ettirmem bilirsin ama kızılötesi çizgilerime çok dokunma bence..
Çizer: Haklısınız hocam, hadsizlerin olmadığı bir dünyaya adıyorum bu karikatürümüzü o halde.
Yazar: Aferim!