Anketlerle psikolojik harekat

Seçimler yaklaşırken anket savaşları hız kazandı. Kamuoyuna sunulan sonuçlar bilgi değil, yönlendirme amaçlı.

Anketlerle seçmen belli partilerde havuzlanmaya çalışılıyor. AKP, tabandaki çözülmeyi önlemek için “yeniden iktidardayız” algısı oluşturma peşinde. Bu nedenle yöneticiler sürekli “53-56 bandındayız” açıklaması yapıyor.

AKP adına kamuoyu araştırması yapan kuruluşlara verilen talimat da bu. Gerçek sonuçlar gizleniyor. İstenilen sonuçlar piyasaya sürülüyor.

ANKETLERLE HDP’YE YÖNLENDİRME

Şu aralar “birilerinin” üzerinde en çok çalıştığı konu HDP. HDP’ye baraj aşırtmak için fazla mesai içinde olanlar var. Şimdi de anketler devrede. Anketlerle HDP’ye baraj aşırtılmaya çalışılıyor.

HDP yüzde 10’a çok yakın gösterilerek özellikle CHP’den HDP’ye oy kaydırılması planlanıyor.

PSİKOLOJİK HAREKAT MALZEMESİ

Anketler, 24 Haziran seçimleri için psikolojik harekat malzemesi. Seçmen programlar ve projelerle değil, anketlerle istenilen partiye yönlendirilmek isteniyor.

Vatan Partisi ve Cumhurbaşkanı Adayı Doğu Perinçek ise yok sayılarak etkisi azaltılmaya gayret ediliyor.

7 HAZİRAN’A DÖNÜŞ!

Bu arada, gerçek anketler de gizlenemiyor. En son Orta Anadolu’yu kapsayan bir anketin gerçek sonuçlarına ulaştım. Sahada çalışanların deyimi ile AKP açısından “7 Haziran’a dönüş” yaşanıyor. “Metal yorgunluğu”nun devam ettiği görülüyor.

İstanbul için yürütülen, ancak henüz tam sonuçlanmayan araştırma da AKP için olumsuz. Genelde ise, 16 Nisan referandumunda kıyılardan içe doğru esen rüzgar devam ediyor.

SEÇİM KUMARI

AKP yöneticileri de durumun farkında. Sadece yöneticiler değil, sahadaki tüm AKP’liler durumu görüyor. Erken seçim kararının parti kulislerinde giderek daha fazla tartışılması da bundan.

Bir AKP yöneticisinin dost sohbetinde, seçim kararı ile ilgili olarak,”Bize soran olmadı ki” diye sitem ettiği biliniyor. Hükümet üyeleri ise kendilerini, “Biz sürecin tamamen dışındaydık” diye savunuyorlar.

24 Haziran yaklaştıkça seçimler için “kumar” diyen AKP’lilerin sayısı giderek artıyor.

MUHALEFETİN SEÇİM STRATEJİSİ

Bu arada, bütün olumsuzluklara rağmen AKP hâlâ birinci parti. Dünyada başka bir örneği yok. Kendi yaptıklarına karşı muhalefet ederek oy alıyor.

Bunun sorumlusu da muhalefet. Sadece birkaç tanesini sayalım:

PKK:

PKK’yı AKP’nin “açılım” politikası büyüttü. Habur’da kurulan “çadır mahkemelerle” başlayan süreçle, PKK gücüne güç kattı. Halk tepki gösterince AKP tutumunu değiştirdi. PKK ile mücadele ederek tekrar oy topladı.

Muhalefet ise PKK ile mücadeleye sahip çıkacağına, AKP’nin yanlışlarını devraldı.

FETÖ:

FETÖ için de aynı durum sözkonusu. FETÖ ne istediyse verdi. İktidara ortak etti. FETÖ iktidarın tamamını isteyince iş değişti. FETÖ ile mücadeleye başladı. Halktan destek aldı.

Muhalefet ise FETÖ’ye sahip çıktı. Onun için adalet istedi.

SURİYE:

Suriye’de yaşananların sorumlusu AKP. ABD ile birlikte teröristlerin Türkiye üzerinden Suriye’ye geçişine izin verdi. İzin vermekle de yetinmedi, destek de verdi. 6 ayda Esad’ın işinin biteceğini sandı. PYD liderini Türkiye’de ağırladı.

Türkiye’nin mecburiyetleri dayattı. AKP 180 derece dönüş yaptı. “ABD-İsrail Koridoru”nun kesilmesi için iki kritik hareket gerçekleştirildi. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Hareketleri. AKP 2011’den beri izlediği yanlış Suriye politikasına yine kendisi muhalefet ederek oylarını arttırdı.

Muhalefet ise yine yanlış yerde durdu. “Afrin’e girmeyin” dedi. PKK/PYD’nin Afrin’de direnemeyeceğini bile göremedi. Esad’a diktatör demeyi sürdürdü.

BU STRATEJİ AKP’YE YARAR

Meclis’te temsil edilen muhalefetin FETÖ ve PKK ile mücadele diye bir derdi yok. Hatta tam tersi bir tavır içinde. Günlerdir apolet tartışması yapıyor. Ekonomi konusunda halkı ikna eden bir program ortaya koyabilmiş değil.

AKP ne yapıyorsa tersini söyleyerek sonuç alabileceğini sanıyor.

Daha önceki seçimlerde de aynısını yaptı. Sonuç ortada.

Bu strateji yine AKP’ye yarar.

Muhalefet PKK/HDP ve FETÖ ile yan yana durursa, ABD’den yapılacak örtülü operasyonlara bel bağlarsa, kazanan yine Erdoğan ve AKP olur.

Tarih tekerrür etmemeli..!