02 Mayıs 2024 Perşembe
İstanbul 13°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Ekonomi krizde! Ama farkında değiliz

Mustafa Pamukoğlu

Mustafa Pamukoğlu

Eski Yazar

A+ A-

Hemen hemen her gün ulusal ve uluslararası bir ekonomik veri açıklanıyor. Açıklanan bu veriler sıkıntıda olduğumuzu, CHP’nin ekonomiden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek’in vurguladığı gibi iktisat tanımıyla kriz yaşadığımızı gösteriyor. Ama sanki herşey gül gülistanlık gibi bir hava var.

SELİN SAYEK’İN GÖRÜŞLERİ

Selin Sayek, Sözcü Gazetesi’ne verdiği söyleşide şu tespitleri yapıyor:

- Artan döviz kuru enflasyona baskı yapıyor. Yani Türk lirasında her yüzde 10 değer kaybı, enflasyonu yüzde 1.5 artırıyor.

- Şirketlerin durumu iç açıcı değil. 179 milyar dolar açık pozisyonu var. Dövizde her artış şirket varlıklarının azalması demek.

- Reel sektörün borç yükü fazla.

- Türkiye büyüyemiyor. Bu nedenle döviz kuruna baskı var.

PETROL FİYATLARININ AVANTAJI NEREDE?

Dünyada ham petrol fiyatlarının yüzde 50 ucuzlaması cari açığı azalmasına olumlu etkisi dışında iç fiyatlara bire bir yansımadı. Ancak yüzde 15 yansıtılabildi. Bunun nedeni olarak bütçemizin vergi gelirlerinin yüzde 70’inin dolaylı vergilerden olması ve bunun içinde yüzde 20-25 oranında petrol ürünlerinden alınan vergiler olduğunu ve bu gelirden hükümetin vazgeçmediğini söyleyebiliriz.

Taraf yazarı Süleyman Yaşar’ın yaptığı tespite göre iç fiyatlara yansıtılmayan petrol fiyat düşüşleri Türkiye’yi iç fiyatlara yansıtan ülkelere göre ihraç fiyatları bakımından rekabet gücünü azaltmaktadır.

Süleyman Yaşar bu kaybı istihdam verileri ile açıklıyor: Sanayi sektöründe Mayıs 2014’de 5 milyon 364 kişi istihdam edilirken Kasım 2014’de 5 milyon 273 bin kişi istihdam edildi. Bu azalış emek verimliliği artmadığına göre üretimin azaldığının göstergesi. Rekabet gücü azalan sanayi üretimini azaltıyor.

24 ŞUBAT SENDROMU

Merkez Bankası 24 Şubat faiz indirimini görüşmek üzere toplanıyor. Gıda fiyatları, döviz kurlarının durumu enflasyonun düşmesi bakımından beklentileri ortadan kaldırıyor. Böyle bir durumda faiz indiriminin yapılmayacağı bekleniyor.

Petrol fiyatlarının düşüşünün durması ve artışa geçmesi faiz indirim kararlarını etkileyecek.

Öte yandan birçok ülkede de faiz indirimi yapılıyor. Bu da Türkiye’de de faiz indirimi yapılması gerektiğini söyleyenlere bir dayanak oluyor.

Doların 2.51’e varması ve ardından gelen günlerde 2.44 seviyesine inmesi faiz indirimi yapılmaması için bir koz olarak kullanılıyor.

Yani bu konuda oldukça belirsizlik var.Ama bizim kanaatimiz; MB’nin politika faizinde mutlaka bir indirim yapacak.

DÖVİZ AÇIĞIMIZ YÜKSELDİ!

2014 sonunda net uluslar arası yatırım pozisyonu açığı (Türkiye’nin yurt dışına döviz borçları-yurt dışından döviz alacakları) 431.2 milyar dolar. 2002 yılında bu açık 85.5 milyar dolardı. 12 yılda ki artış çok önemli.

2014 sonunda dolar bazında dış yükümlülüğümüz 661.3 milyar, döviz varlığımız da 230 milyar dolar.

Bu neyi gösteriyor:

n İç tasarruflarımız yetersiz

n Ara malı ithalatımız gereksiz bir şekilde yüksek. Oysa ülkemizde ara malı ve hammadde üretimini artırmak mümkün.

n İthalata dayalı çılgın tüketime fren koymak.Yerli malına dönmek.

FED TUTANAKLARI FİYATLANIYOR

Bu tutanaklara göre FED üyeleri faizleri çok yakın zamanda artırmaktan endişe ediyorlar. FED üyeleri Ocak ayındaki FOMC toplantısında faiz oranlarını çok yakın zamanda artırmanın ABD’nin ekonomik toparlanması üzerine soğuk su dökme olacağı endişelerini ortaya koymuşlar.

FOMC tutanakları ayrıca FED’in faiz artırımına ilişkin açıklamasından ‘sabırlı’ ifadesinin çıkarılması halinde piyasanın faiz artırımı konusunda beklentilerinin gereksiz yere belirsiz hale getireceğinden kaygı duymuşlar. Bu da bizim için kötü. Dolara baskı devam edecek. 18 Mart’ta ki FED toplantısı için bulmaca çözmeye devam.