02 Mayıs 2024 Perşembe
İstanbul 13°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Erdoğan’ın Mehmet Şimşek çıkışı!

İsmet Özçelik

İsmet Özçelik

Gazete Yazarı

A+ A-

Cumhurbaşkanı Erdoğan cuma günü sürpriz bir çıkış yaptı. İsim vermeden Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’i hedef aldı.

Önce, “Partide kendi ayağımıza kurşun sıkanlar var. İnanmıyorsan kusura bakma arkadaş. Biz bu işe inananlarla yolumuza devam ederiz” dedi.

FİNANS LOBİSİNİN ADAMI İMASI

Arkasından cumartesi günü eleştiri tonunu daha da sertleştirerek Şimşek’in uluslararası finans lobisi ile birlikte hareket ettiği imasında bulundu. Erdoğan özetle şunları söyledi:

“... Birileri çıkıp garip garip konuşuyor, ‘Ekonomi şöyle, dikkatli olmak lazım’ falan... Tabii dikkatli olacaksın. Ama kendi ayağına da kurşun sıkamazsın. Enflasyonun anası da babası da faizdir. Bunu bilmeyenler bilsin. Bunun aksini yapmaya kalkanlar da kusura bakmasın karşılarında beni bulur. Ekonomide her kötülüğün anası faizdir. Bunun da lobisi finans kuruluşlarıdır. Açık söylüyorum, devletin bankaları da bunun içindedir. Bunu er geç çözeceğiz.”

SESSİZ BEKLEYİŞ

Erdoğan’ın açıklamaları basında büyütülmese de ekonomi ve finans çevrelerinde gündemin ilk sırasına yerleşti. Herkes yüzde 7,4’lük büyümeyi değil, Erdoğan’ın Şimşek’le ilgili sözlerini konuşuyor. Pazartesi günü piyasaların nasıl tepki vereceğini ve bu işin nereye kadar gideceğini tartışıyor.

FAİZLERİ YÜKSELT BASKISI

Uluslararası finans kuruluşları uzun süredir Türkiye’ye “faizleri yükselt” baskısını sürdürüyor. Hükümetin çaresizliğini bildikleri için “Türkiye piyasasından çekilme” tehdidini gündeme getiriyorlar. Türkiye’ye, “Ya faizleri yükselt ya da biz çıkıyoruz” ikilemini dayatıyorlar.

Hükümet başından beri üretime dayalı değil, ranta dayalı bir politika izlediği için zorda. Ekonomi yönetimi ne yapacağını şaşırmış görünüyor.

KİM BU ŞİMŞEK?

Erdoğan’ın açıkça “istifa et” dediği Mehmet Şimşek kim? Bunca yıldır ekonominin başında nasıl duruyor?

Bu soruların yanıtı merak ediliyor.

Gerçekten de hiçbir özelliği yok. Tek özelliği mafyalaşmış uluslararası finans tekelleriyle ilişkisi. Merrill Lynch’in Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Bölgesi Ekonomik ve Stratejik Araştırmalar Bölümü Başkanıydı. 2007’de AKP’ye transfer edildi ve hazinenin başına bakan olarak atandı. O gün bu gündür ekonominin patronu.

“Uluslararası finans kuruluşları kontenjanından” bakan olduğu iddiaları hep konuşuldu. Bir anlamda AKP’nin Kemal Derviş’i.

ERDOĞAN’IN ÇIKIŞI

Peki, Erdoğan’ın Mehmet Şimşek çıkışı ne anlama geliyor?

Bu konuda iddia çok. “Ekonomi kötüye gidiyor. Erdoğan suçu ekonomi yönetimine ve kamu bankalarına atıp kendini temize çıkarmaya çalışıyor” diyenlere bile rastlanıyor.

Ama genel kabul gören tespit şöyle:

Türkiye bölge ülkeleriyle işbirliği politikasına başladı. Eşzamanlı olarak ekonomi üzerinde baskılar arttı. Sırada ABD’de 11 Nisan günü kararı beklenen Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla davası var. Arkasından Türk bankalarına yönelik para cezalarının gündeme gelmesi bekleniyor.

Mafyalaşmış uluslararası finans kuruluşları Türkiye’nin içinde bulunduğu durumdan yararlanmaya çalışıyor. Erdoğan önümüzdeki günlerde baskıların daha da artacağını hissetti. Seçim öncesinde yaşayabileceği “sürprizlere” karşı ön alma yolunu seçti.

GEREĞİ YAPILMALI

Yıllardır Batı ne isterse yapıldı. Siyasi partiler Batı’nın isteklerini yerine getirerek iktidarda kalma yolunu seçti. Ama Türkiye Cumhuriyeti’nin mecburiyetleri bölge ülkeleriyle işbirliğini zorunlu kıldı. Avrasya’ya yöneldi.

Türkiye’nin ihtiyacı da buydu. Ama hâlâ ayak sürümekten vazgeçilmiş değil. Türkiye bölge ülkeleriyle işbirliği yapacaksa, kaderini Avrasya ile birleştirdiyse buna uygun davranmalı. İlk yapılacak iş de belli. Suriye’de Esad yönetimiyle doğrudan ve açık işbirliği.

Bir işi yarım yapmak çok tehlikelidir. Türkiye’nin artık lüzumsuz çıkışlara tahammülü yok.

EKONOMİ İÇİN DE AYNI

Siyaset için geçerli olanlar ekonomi için de geçerli. Mafyalaşmış uluslararası finans kuruluşlarının dayattığı politikaları terk edeceksen gereğini yapacaksın. Vakit kaybetmeden üretime dayalı ekonomi politikasına geçeceksin.

Bunlar yapılmazsa bir “ucube” ortaya çıkar.

Birileri yüksek faizden şikâyet ederken, bir başkası da kapalı kapılar arkasında uluslararası finans şirketlerine “faizlerin yükseltileceği” mesajı verir.

Olan da halka olur. Türkiye halkı çalışır, Coni, Hans kazanır.