27 Nisan 2024 Cumartesi
İstanbul 14°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Fernandes’i yoldan kimler çıkardı?

Metin Tükenmez

Metin Tükenmez

Eski Yazar

A+ A-

Beşiktaş ile bağlarının tamamen koptuğu anlaşılan Manuel Fernandes’in boğazda bir mekanda fotoğrafını gördüğünüzde nasıl bir algıya kapılırsınız? Büyük olasılıkla, Fernandes yine felekten bir gün çalıp keyfine bakıyordur... Ancak öyle değil! Portekizli futbolcu arkadaşlarıyla kahvaltı etmektedir. Adınız Fernandes ise, Türkiye’deki adınız oynadığınız futbol ile değil de gecelerle anılıyor, gece alemlerinin elebaşı olarak algılanıyorsanız fotoğraftaki ayrıntıya bakmadan ön yargılı düşünebilirsiniz. Ancak bu önyargıyı yaratanın Fernandes’in kendisinin oluğunu hepimiz biliyoruz.

Türkiye’nin en köklü, bir zamanlar öz kaynak düzeni ile herkese örnek kulüplerinden biri olan Beşiktaş’ın defalarca ayağına gelen ikincilik olasılığını tepmesini salt bir futbolcunun omuzlarına yükleyecek değilim. Ama o futbolcu Beşiktaş’taki düzenin bozulmasının baş aktörlerinden biri ise durumu değerlendirip, yaşanılanların altını çizmeliyiz.

Sözüne güvenilir kaynaklardan aldığım bilgiye göre Fernandes Türkiye’ye geldiği ilk yılında Avrupalıların geneli gibi profesyonel futbolcu yaşamının dışına çıkmıyor. Ne zaman ki, Quaresma’nın gölgesinden kurtulur, orta alanın beyni konumuna gelir, işte o günlerde Fernandes tatlı hayat ile tanışır. Fernandes’in ününden yararlanıp İstanbul’un gece aleminde kendine yer arayan Beşiktaş yöneticilerinden bazıları gecenin bir vaktinde Fernandes’i boğazdaki mekanlara çağırırlar, böylece kurbağa örneğinde olduğu gibi yaşayacağı farklı sıcaklıktaki suya alıştırırlar. O günlerde el üstünde tutulan Portekizli kısa zamanda Türkiye’de işlerin nasıl yürüdüğünü kavrar.

Sabahlara değin eğlenip, ertesi gün antrenmanda ağzından çıkan alkollü nefese bir kibrit çaksanız Nevzat Demir Tesisleri’ni yangın yerine çevirebilirdi Fernandes. Eh, hafta sonu oynanacak maçta da iki çalım birkaç şutun Türkiye için yeterli olacağını anlayacak denli zeki olan Portekizli, yöneticilerin başı çektiği bir yaşamdan neden geri dursun ki...

Bir profesyonel futbolcuya yakışmayacak denli bedenini hor kullanan Fernandes sakatlanmadığı sürece forma giydiği Beşiktaş’ta Olcay Şahan neden kendini parçalasın? Olcay’ın bu sezon tepetaklak gitmesinin, Gökhan Töre’nin gece aleminde kurşun yemesinin, Ersan Gülüm ve Oğuzhan Özyakup’un yoldan çıkmasının nedenleri arasında Fernandes’in aykırı özel yaşamının ne denli rolü vardır? Portekizliyi gece hayatına alıştıran Beşiktaşlı yöneticilerin Kartalı kanatlarından astıklarına inanmak ne kadar gerçekçi olu?

OLCAY ŞAHAN ALTIN KARMADA!

Sağlığımızı korumak için Türkiye’deki futbol izlencelerinden uzak durmanın gerektiğini öğreneli beri(epey zaman oldu) televizyonun karşısına oturmuyorum. Yaşımız ilerledikçe sorumluluklar daha da artıyor ama zaman da daralıyor. Bu yüzden futbol programlarına zaman ayırmak biraz lükse kaçıyor. Ancak yüzlerce üniversite öğrencisi ile haftanın her günü yüz yüze kalınca haberler bir şekilde bana ulaşıyor.

NTV Spor’da Mehmet Demirkol, Bülent Korkmaz ve Metin Tekin sezon sonu değerlendirmesi yapmışlar. Oy birliğiyle Olcay Şahan’ı altın karmaya seçmişler. Benim de Ulusal Kanal’da alçak gönüllü bir televizyon programım var. Be nedenle, üniversitede futbol okumuş bir uzman gözüyle üç büyüklerin bütün maçlarını izledim. Olcay Şahan’ın ligin ikinci yarısında tel tel döküldüğünü, bu sezon sadece Gökhan Gönül’e attığı çalım sonucunda takımına kazandırdığı penaltının dışında belleklerimizde iz bırakmayan Olcay nasıl ödüllendirilir? Olcay Şahan çok iyi bir futbolcudur ama bu sezonun ikinci yarısında giydiği formanın hakkını hiçbir maçta vermemiştir. Eğer değerlendirme geçen sezon için yapılacaksa Olcay’ı yıldızlı altın karmaya koyarım.

Peki, Mehmet’in Egemen’i karmaya almasına ne demeli. Egemen bu sene 20 maç forma giymedi, nasıl olabilir? Mehmet’i anlayabilirim, gazetecilik yapmaya çalışıyor. Ya, Türkiye Cumhuriyet’i tarihinin en kariyerli futbolcusu Bülent Korkmaz’a, Beşiktaş ve Ulusal takımımızın sarı fırtınası Metin Tekin’e ne demeli? Olcay’ı altın karmaya koyuyorsanız Veli Kavlak ve Atiba’ya nerede yer bulacaksınız, Tolga Seyhan’ı ne yapacaksınız? Egemen stoper ise, takıma girdikten sonra Beşiktaş savunmasını toparlayan Franko hangi karmada yer alacak? Aklım erdikten beri futbol oynamak ile futboldan anlamak, futbolu anlatmak başka şeylerdir deyip dururum ama derdimi kimselere anlatamam...

ATLETİCO MADRİD ÖRNEK OLUR MU?

Arda Turan’ın da formasını giydiği Atletico Madrid İspanya Ligi’ni şampiyon olarak bitirdi. Arda Turan’ı genç, ucuz ve dolayısıyla karlı bir yatırım olarak transfer eden Madrid takımı bu düşüncesinin ödülünü şampiyon olarak aldı. Real Madrid ve Barcelona’nın neredeyse onda bir bütçesiyle şampiyonluk ipini göğüsledi. Bilindiği gibi Real Madrid’in bütçesi 3,44 milyar, Barcelona’nın ise 3,2 milyar dolardır. Atletico Madrid’in bu yılki bütçesi 328 milyon dolardır.

Doğru ve ekonomik bir planlama ile bir araya getirilen oyunculardan kurulan takımların başarısına örnektir Atletico Madrid. Beşiktaş’ın kadrosunda doğru ve ekonomik oyuncu sayısı fazladır. Yeni sezonda birkaç iyi transferle Beşiktaş başarılı olur. Yeter ki oyuncular tatlı hayata kendilerini kaptırmayıp profesyonel gibi yaşasınlar. Tamtakır edilmiş kasalarla edinilen başarılar kısa dönemde gönenç(mutluluk) getirse de, uzun erimde ağır bedeller ödetir...