2003'te ABD'nin çuval geçirdiği komutan konuştu! 'Ateş emri verseydim...'
4 Temmuz 2003'te ABD'nin Irak işgali sırasında Süleymaniye'de Türk askerlerinin başına çuval geçirmesi hadisesini anlatan bir özel kuvvetler komutanı, timde görevli bir yüzbaşının sözlerini aktardı.


ABD'nin 'El Kaide' bahanesiyle Batı Asya'yı kana bulama stratejisinin en acımasız operasyonlarından olan Irak'ın işgali sırasında Türk askerlerinin başına çuval geçirilmesi hâlâ milli hafızalardaki yerini koruyor.
Bugün bile Türkiye Gençlik Birliği (TGB) üyesi vatansever gençlerin başlattığı "ABD askerlerinin başına çuval geçirme" eylemi dalgası kararlılıkla sürdürülüyor.
Son olarak dönemin yakın tanığı bir özel kuvvetler komutanının anlattıkları, başına çuval geçirilen Türk askerlerinin yaşadıklarına dair çarpıcı örnekler sunuyor.
Sözcü yazarı Saygı Öztürk, bugünkü köşesinde, 4 Temmuz 2003’te Irak’ın Süleymaniye kentinde Türk özel kuvvetlerine yapılan ve askerlerin başına çuval geçirilerek alıkonuldukları olayı hatırlatırken, dönemin bir Özel Kuvvetler Komutanı’nın doğrudan ifadelerine yer vererek, olayın arka planını, o dönemde yaşanan askeri-siyasi gelişmeleri ve ABD ile yaşanan gerilim sürecinde alınan kararları aktardı. Özel Kuvvetler Komutanı, o günle ilgili detayları şöyle anlattı:
'TALABANİ'NİN OĞLU DA VARDI'
"Tarih, 4 Temmuz 2003’te, Süleymaniye’de özel kuvvet askerlerimizin başına ABD askerlerinin çuval geçirdiği bilgisi geldi. 4 Temmuz, ABD’lilerin kuruluş bayramı olduğu için onu ara-bunu ara ama kimseye ulaşamıyorum. Çuval geçirme olayından önce ABD askerleri, Talabani’nin oğlunun da bulunduğu en az 200 kişilik grup karargahımıza yaklaşıyor.
Bizimkiler hemen pencerede, balkonda mevzi alıyor. Yüzbaşının, daha önce Amerikalılarla görüşmesi, çay içmişliği, sohbet etmişliği var. Bu gelişlerini o şekilde düşünerek, yüzbaşı aşağıya iniyor, mevzide olanlara da, ‘Durun bir anlayalım’ diyor. Bu arada yüzbaşı, ABD timinin başındaki komutana, ‘Hayırdır’ deyip elini uzatınca üstüne çullanıyorlar. O da, arkadaşlarına, ‘Ateş etmeyin’ talimatını veriyor. ABD askerleri içeri giriyor toplam 11 askerin başına çuval geçirip götürüyorlar.
'EN AZ 80-90 KİŞİYİ TEMİZLERDİK'
Neticede kıyameti kopardık. Görüşmek için ya ABD’den ya da ABD’nin Avrupa Kuvvetlerinden bir komutan gelmesini istedik. Avrupa Kuvvetleri Kurmay Başkanı olan korgeneral geldi. ‘Evet çok kötü bir şey olmuş. Ama bir devlet çıkıp, ‘Türkiye’den özür diliyoruz’ demez. Aynı durumda Türkiye de olsa bunu söyleyemezdi. Ben Amerikan ordusu adına sizden özür diliyorum’ dedi.
ABD’li Korgeneral ‘Ben görüşmelerden önce bir Kuzey Irak’a gideyim yerinde öğreneyim dönüşümde görüşürüz’ dedi. Kuzey Irak’a gitti, tim Komutanımız olan yüzbaşıya, ‘Bunlar gelirken siz ne durumdaydınız?’ diye soruyor. Yüzbaşı, timin mevzide olduğunu söyleyince, ABD’li komutan, ‘Siz neden ateş emri vermediniz?’ diye soruyor. Yüzbaşı şu karşılığı veriyor:
'BÖYLE BİR KALLEŞLİK YAPACAKLARINI DÜŞÜNEMEDİM'
‘Ateş emri verseydim en az 80- 90 kişiyi temizlerdik. Ama Amerika’yla Türkiye arasında öyle bir yara açılırdı ki kolay kolay kapanmazdı. Ateş emri vermememin esas sebebi de şu: Amerikalılarla oturuyoruz, konuşuyoruz, böyle bir kalleşlik yapacaklarını düşünemedim. Düşünsem yine ateş emri verirdim. Bizim ölümden korkumuz yok. ‘
ABD'Lİ KORGENERAL EMEKLİYE AYRILDI
ABD’li Korgeneral, Genelkurmay’a geldiğinde, olup bitenleri anlattı, ‘Tim Komutanı yüzbaşıyı dinledim. Ben de neredeyse çocuğun alnından öpecektim’ dedi. Bu duygusal bir şey adamın yaşadığı olaydı. Komutanla görüşmelerimiz bir yere kadar sürdü. Basın açıklaması yapacağımı söylediğimde, ‘Bizimkiler bana tepki gösterir. Beni mahvedersiniz’ dedi. Gerçekten de o açıklamadan kısa süre sonra korgenerali emekliye ayırdılar."